ÖMER CEYLAN- Çocuk istismarına karşı çalışan uluslararası bir organizasyon olan Çocuklara Yönelik Ticari Cinsel Sömürüye Son Derneği'nin (ECPAT) İzmir Şubesi Başkanı Uzman Psikolog Mehtap Tamer, İstanbul Bağcılar’da yaşanan olayın çok üzücü olduğunu, bu olayın çocuk istismarıyla mücadeledeki yetersizlikleri bir kez daha gösterdiğini ifade etti.
"Elimdeki araştırma verileri, cinsel istismarın travmatik etkisinin enkaz altında kalmaktan daha fazla olduğunu gösteriyor." diyen Tamer, psikolojik ve sosyal destek sunan kurumların yeterli olmamasının çocukların yaşadığı travmalarla baş etmelerini zorlaştırdığını belirtti.
Çocukların sorunlarını açıkça ifade etmekte zorlandıklarına işaret eden Tamer, acil yardım hatlarının, çocuklar için önemli bir destek kaynağı olabileceğini ifade etti.
Cinsel Eğitim Seferberliği Yapılmalı
Çocuklarda cinsel eğitimin önemine vurgu yapan Tamer, ebeveynlerin de bu konu hakkında kendilerini geliştirmesi gerektiğini söyledi.
Tamer, "Anaokulundan başlayarak iyi ve kötü dokunuşların öğretilmesi gerekiyor. Ancak bunun için öncelikle anne babaların eğitilmesi gerekiyor. Türkiye'de bu konuda verilen eğitimler yetersiz. Acil bir eğitim seferberliğine ihtiyaç var" ifadelerini kullandı.
Tamer, ailelerin yakın çevrelerine karşı da dikkatli olmaları gerektiğini belirterek, çocuk istismarı olaylarının genellikle ailenin tanıdığı kişiler tarafından gerçekleştiğine dikkat çekti. Dijital dünyada da çocuk istismarında artış yaşandığını anlatan ailelerin çocuklarını iyi gözlemlemesinin önemine işaret etti.
Alt ıslatmaya dikkat
Cinsel istismar yaşayan bir çocukta fark edilebilecek belirtilere işaret eden Tamer, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Aileler, çocuklarında altını ıslatma, kaçırma gibi işaretlere dikkat etmelidir. Bu belirtiler büyük ya da küçük olabilir, kaka ya da çiş fark etmeksizin. Çocuklar yaşadıkları travmatik durumları anlatırken, erken ve zorla evliliklerin yaygın olduğunu belirtmek isterim. Toplumumuzda bu tür durumlarda çocuğun yaşını belirtmek için bazı terimler kullanmıyoruz. Son zamanlarda yapılan uluslararası araştırmalarda cinsel istismara maruz kalma yaşının çok küçük yaşlarda başladığını görüyoruz. Küçük çocukların kendilerini ifade etmeleri daha zor. Bu nedenle küçük yaştan itibaren ailelerin çocukları eğitmesi ve çocuğu sürekli gözlemlemesi önemli.”
En yüksek ceza beklentisi
Olay hukuki açıdan değerlendiren İzmir Barosu Başkan Yardımcısı ve Çocuk Hakları Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi Zöhre Dalkıran da 4 çocuğa karşı işlediği suçlar nedeniyle 128 yıl 9 aydan 331 yıl 6 aya kadar hapisle cezalandırılması istenen sanığın yasanın öngördüğü en yüksek cezayı almasını umut ettiklerini söyledi.
Sadece yasal düzenlemeler değil sosyal devletin bir gereği olarak çocuğa karşı istismara karşı daha geniş önlemler alınması gerektiğini dile getiren Dalkıran, bu alanda uluslararası sözleşmelerin uygulanmasının önemine dikkat çekti.
İstismar edilen çocuk sayısı 3 kat arttı!
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, 2022 yılında cinsel suç mağduru çocuk sayısı 31 bin 890 olarak kayıtlara geçti. Elde edilen veriyle, 2014 yılında 11 bin 95 olan cinsel suç mağduru çocuk sayısının neredeyse 3 kat arttığı gözlemlendi. Güvenlik birimlerine gelen veya getirilen çocukların karıştığı olay sayısı 2022 yılında 601 bin 754 oldu. Suç mağduru olarak gelen veya getirilen 232 bin 739 çocuğun yüzde 13,7'si, cinsel suç mağduru çocuklar. Geçen yıl cinsel suç mağduru çocuk sayısı 4 bin 151'i erkek, 27 bin 739'u kadın olmak üzere 31 bin 890 olarak kayıtlara geçti.
Geçtiğimiz günlerde yayımlanan Jandarma Genel Komutanlığı 2022 raporuna göre ise 25 bin 994 çocuk suça sürüklenerek, 55 bin 439 çocuk ise suç mağduru oldu. İstismar ve reşit olmayanla cinsel ilişki suçları da çok sayıda dosyaya konu oldu. Rapora göre bin 755 defa cinsel istismar ve bin 766 defa da reşit olmayanla cinsel ilişki suçu gerçekleşti.
