Cumhuriyet Halk Partisi, İstanbul İl Başkanlığı’na mahkeme kararıyla kayyum olarak atanan Gürsel Tekin hakkında yeni bir adım attı. Partiden edinilen bilgilere göre, Tekin’e resmi yazı gönderilerek savunma vermesi istendi.
Kararın ardından Tekin’in, 15 gün içinde yazılı savunmasını CHP’ye sunması gerekiyor. Sürecin işleyişine göre, bu süre sonunda disiplin kurulu konuyu karara bağlayacak.
Özel: "Kayyumluğu kabul eden baba ocağında kalamaz"
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, dün akşam katıldığı bir televizyon programında yaptığı açıklamada Gürsel Tekin’in partiyle ilişiğinin kesildiğini duyurmuştu. Özel açıklamasında şu sözleri kullanmıştı:
“Gürsel Tekin CHP’den ihraç edilmiştir. Ne genel merkeze, ne de il başkanlığına Cumhuriyet Halk Partililerin seçmediği biri giremez. Baba ocağında hiç kimse Saray’ın atadığı kayyum görevini kabul edemez. Kim ederse karşılaşacağı muamele budur.”
Bu açıklamayla birlikte kamuoyunda Tekin’in ihraç edildiği algısı oluşsa da, parti tüzüğü gereği disiplin süreci yazılı savunmayla başlatılıyor. Bu kapsamda Tekin’in beyanı da dikkate alınacak.
Gürsel Tekin'den sert çıkış: “Beni savunmasız ihraç edemezsiniz”
Gelişmelere sosyal medya hesabından yanıt veren Gürsel Tekin, kararı tanımadığını ifade etti. Tekin açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“Bu kararı kabul etmiyorum. Bana sormadan, ifademi almadan, bir savunma bile yapmadan beni ihraç edemezsiniz. AK Parti yargısı diye bağırıyorsunuz ama siz daha beter durumdasınız.”
Tekin, karara karşı hukuki yollara başvurabileceğinin sinyalini verirken, yaşananları “keyfiyet” olarak nitelendirdi.
Partideki iç gerilim büyüyor
CHP’de son günlerde yaşanan gelişmeler, parti içi bölünme ve yetki krizini yeniden gündeme taşıdı. Mahkeme tarafından atanan geçici il yönetiminin başında bulunan Tekin’in üyelik durumu, il örgütünde görev yapma yeterliliğiyle doğrudan bağlantılı hale geldi.
Tekin’in daha önce yaptığı “partiden istifa ettim” yönündeki açıklamasına rağmen, kısa süre önce üyelik aidatını yatırdığı ve kaydını güncellediği de ortaya çıkmıştı. Bu durum, süreci daha da karmaşık hale getirdi.
Gözler şimdi Parti Disiplin Kurulu’nda
Parti tüzüğüne göre, bir üye hakkında tedbirli ihraç işlemi başlatıldığında, yazılı savunma süreci başlar ve konu disiplin kuruluna taşınır. Gürsel Tekin’e de bu doğrultuda resmi bir yazı gönderildi ve 15 gün içinde yanıt vermesi istendi.
Disiplin Kurulu'nun, Tekin’in savunmasını aldıktan sonra dosyayı karara bağlaması bekleniyor. Ancak parti içindeki bazı kaynaklara göre, sürecin hızlandırılması da mümkün. Tekin’in savunma vermemesi ya da geç vermesi durumunda ise dosya mevcut deliller ışığında sonuçlandırılacak.
Mahkeme kararındaki kritik ifade tartışma başlatmıştı
İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin CHP İstanbul İl Kongresi’nin iptaline yönelik aldığı kararda yer alan “tedbir kararı verilmesi halinde kayyum olarak atanması için sunulan liste ektedir” ifadesi dikkat çekmişti.
Bu ifadeye dayanılarak oluşturulan geçici yönetimin başında Gürsel Tekin’in bulunması, partinin merkeziyle il yönetimi arasında hukuki ve siyasi bir ikilik yarattı.
CHP'nin tavrı net: "Kabul edilemez"
CHP Merkez Yürütme Kurulu üyeleri ve genel merkez yetkilileri, Gürsel Tekin’in kayyumluk görevini kabul etmesini “parti ilkeleriyle bağdaşmaz” olarak değerlendiriyor. Parti kurmaylarına göre, parti üyeliğini sürdüren bir kişinin, yargı kararlarıyla belirlenen bir pozisyona oturması kabul edilemez.
Bu yaklaşım, Özgür Özel’in açıklamalarıyla da paralel bir çizgide ilerliyor. Parti içi hukukçular ise, disiplin sürecinin tamamlanmasının ardından yaşanacak gelişmelere göre ilave tedbirlerin alınabileceğini ifade ediyor.
Tekin’e destek veren sesler de var
Parti içinden bazı isimler, yaşanan süreci “fazla sert” buldu. Bazı milletvekilleri ve eski yöneticiler, Gürsel Tekin’in yıllardır partiye hizmet etmiş bir isim olduğunu hatırlatarak, bu tarz ihraç süreçlerinin “daha itidalli” yönetilmesi gerektiğini savundu.
Bu açıklamalar, partide fikir ayrılıklarının su yüzüne çıkmasına neden olurken, Özgür Özel’in liderliği üzerindeki baskıyı da artırmış durumda.
Süreç sadece CHP’yi değil siyaseti de etkileyebilir
Gürsel Tekin’in ihraç süreci sadece Cumhuriyet Halk Partisi iç dinamiklerini değil, muhalefetin genel yapısını da etkileyebilecek potansiyele sahip. Tekin’in olası bağımsız bir çizgiye yönelmesi ya da başka bir siyasi hamle yapması, önümüzdeki dönemde siyasi dengelerde yeni tartışmalara kapı aralayabilir.
Tüm bu gelişmelerin gölgesinde CHP’nin yerel seçimlere nasıl bir stratejiyle ilerleyeceği, parti içi birlikteliğin ne ölçüde sağlanacağı da merak konusu.