CHP'de 'kayyım' isyanı: Özel, 'kararı tanımıyoruz' dedi
CHP'de 'kayyım' isyanı: Özel, 'kararı tanımıyoruz' dedi
İçeriği Görüntüle

Cumhuriyet Halk Partisi'nin en büyük il örgütünü hedef alan mahkeme kararı, ana muhalefet partisinde bir deprem etkisi yaratırken, parti içinden ve dışından tepkiler de art arda gelmeye devam ediyor. İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin, seçilmiş il başkanı ve yönetimini görevden alarak yerine partinin eski genel sekreteri Gürsel Tekin'in de aralarında bulunduğu bir heyeti ataması, siyasi kulislerde "yargı eliyle dizayn" tartışmalarını alevlendirdi. Bu sıcak gündeme ilişkin en net ve kapsamlı değerlendirmelerden biri, CHP'nin en güçlü olduğu kentlerden biri olan İzmir'in Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay'dan geldi.

Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Tugay, kararı hukuki boyutunun ötesinde, Türkiye'nin genel demokrasi iklimi açısından değerlendirdi. Kararın "sonuçları itibariyle demokrasimiz açısından oldukça sıkıntılı" olduğunu belirten Tugay, dava sürecinin devam etmesi nedeniyle böyle bir riskin farkında olduklarını ancak kararın yine de ani olduğunu ifade etti. Tugay'a göre bu hamle, sadece bir il örgütünü hedef almıyor, aynı zamanda partinin kendi iç dinamikleriyle başlattığı kongre ve yenilenme sürecini de sekteye uğratma potansiyeli taşıyor. Bu durumun partide endişe yarattığını gizlemeyen Tugay, "Hangi gerekçelerle tam olarak İstanbul kongresinin yürütmesinin durdurulması kararının alındığını bilmiyorum ama bu, o sürecin durmasına neden olacak bir karar," diyerek müdahalenin zamanlamasına dikkat çekti.

Bu tür müdahaleler bizi yıldıramaz

Başkan Tugay, konuşmasında karamsar bir tablo çizmek yerine, partinin bu tür müdahaleler karşısındaki tarihsel direncine ve kararlılığına vurgu yaptı. Yaşananları CHP'nin siyasi yolculuğunda karşılaştığı engellerden biri olarak gördüğünü belirten Tugay, bu durumun partinin ana hedeflerinden ve mücadelesinden sapmasına neden olmayacağının altını çizdi. "Bu tür müdahalelere maruz kalıyoruz, kalabileceğimizi biliyoruz. Ama ne olursa olsun çizgimiz, siyaset yapış amacımız, ilkelerimiz belli," diyen Tugay, partinin köklü geleneğine ve kurumsal kimliğine güvendiğini gösterdi.

Bizim liderimiz Atatürk’tür, parti kimsenin malı değildir

Cemil Tugay, değerlendirmesinin devamında CHP'nin parti felsefesine ve yapısal karakterine ilişkin önemli bir hatırlatmada bulundu. Mahkeme kararıyla bir il yönetiminin değiştirilmesinin, partinin uzun vadeli rotasını ve hakimiyetini değiştiremeyeceğini savunan Tugay, CHP'nin diğer partilerden ayrılan temel bir özelliğine dikkat çekti. "CHP lider partisi değildir," diyerek başlayan Tugay, partinin gücünü tek bir kişiden veya konjonktürel bir liderlikten almadığını vurguladı. "Bizim liderimiz Mustafa Kemal Atatürk’tür. Böyle bir demokrasi dışı yolla il yönetiminin olması, uzun vadeli olarak CHP’de hakimiyet kuracak, çizgisini değiştirecek bir şey olamaz," diyerek partinin kurucu ilkelerine ve sarsılmaz temellerine atıfta bulundu.

Gürsel Tekin'e açık ve net çağrı: Tarihi ve etiği hatırla

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, konuşmasının en çarpıcı bölümünü ise mahkeme kararıyla İstanbul İl Yönetimi'ne atanan isimlerden biri olan Gürsel Tekin'e ayırdı. Genel ve siyasi değerlendirmelerin ardından doğrudan Tekin'e seslenen Tugay, meselenin hukuki boyutundan çok ahlaki ve etik yönüne odaklandı. Partinin uzun yıllar çeşitli kademelerinde görev yapmış bir ismin, seçilmiş bir yönetimin yerine yargı kararıyla gelmesini sert bir dille eleştiren Tugay, bunun CHP'nin gelenekleriyle ve siyasi ahlakıyla bağdaşmadığını söyledi.

Tugay, Tekin'e yönelik çağrısını kişisel bir sitemin ötesinde, partinin ortak değerlerine bir gönderme olarak sundu. "Kendisinden bir kez daha CHP’nin tarihini ve etik değerlerini gözden geçirmesini dilerim," diyen Tugay, bu sözleriyle Tekin'i bir vicdan muhasebesine davet etti.

Siyasi fırsatçılık eleştirisi: Biz böyle insanlar değiliz

Cemil Tugay'ın Gürsel Tekin'e yönelik eleştirilerinin temelinde "fırsatçılık" suçlaması yatıyordu. Partinin dışarıdan bir müdahaleyle zor bir duruma düşürüldüğü bir anda, bu durumdan kişisel bir siyasi pozisyon devşirme çabasının kabul edilemez olduğunu vurguladı. Bu noktada kullandığı dil, oldukça kişisel ve bir o kadar da partinin kolektif kimliğini sahiplenir nitelikteydi. "Herhangi bir CHP’liye böyle bir durumdan kendisine bir fırsat çıkarmak yakışmaz. Biz böyle insanlar değiliz. CHP, böyle bir parti değil," diyen Tugay, bu eylemi sadece Gürsel Tekin'in kişisel bir tercihi olarak değil, aynı zamanda mensubu olduğu siyasi kültürün temel değerlerine bir ihanet olarak gördüğünü ortaya koydu.

Kaynak: HABER MERKEZİ