Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Erhan Irmak, aslan balığının Türkiye sularında ilk kez 2014 yılında görüldüğünü ve o tarihten beri hızla çoğaldığını belirtiyor. Dr. Irmak, aslan balığının batıya doğru yayılmaya devam ettiğini ve Ege Denizi'nin güneyine ulaştığını ifade ediyor.

Irmak, aslan balığının yayılmasını engelleyen en büyük faktörün sıcaklık bariyeri olduğunu, ancak yaz aylarında Kuzey Ege'de esen rüzgarların denizdeki soğuk dip suyunun yüzeye çıkmasına neden olduğunu ve bu durumun aslan balığının Kuzey Ege'de de yayılmasına olanak sağladığını söylüyor.

Aslan Balığı Zehirli Dikenlere Sahip

Aslan balığının gövdesinin hemen hemen her yerinde keskin dikenler olduğunu ve özellikle sırtındaki yüzgeç dikenlerinin çok zehirli, sivri ve büyük boyutta olduğunu belirten Dr. Irmak, bu dikenlerin yüzücüler ve su altı dalıcıları için risk oluşturabileceğini ifade ediyor. Irmak, aslan balığının zehirli dikenleri olduğunun bilincinde olduğu için korkmadığını ve risk olduğunda bütün dikenlerini açtığını söylüyor.

Aslan Balığı Yerli Türleri Tehdit Ediyor

Dr. Erhan Irmak, aslan balığının Meksika Körfezi ve Karayipler'de uygun ortam bulduğu için miktarlarının çok yüksek rakamlara ulaştığını ve bu bölgelerde resif bölgesinde yem olabilecek balık popülasyonlarının yüzde 48'ini tükettiğini belirtiyor. Irmak, aslan balığının Ege Denizi'nde de yerli balık türleri için tehdit oluşturabileceğini ve bazı yerli türler üzerinde baskı oluşturabileceğini ifade ediyor.

Irmak, Türkiye sularındaki yerli balık popülasyonlarının aşırı av baskısı nedeniyle çok zayıf olduğunu ve bu durumun da aslan balığı gibi istilacı türlerin artmasına neden olduğunu vurguluyor.

4.4 büyüklüğünde korkutan deprem! 4.4 büyüklüğünde korkutan deprem!

Aslan Balığına Karşı Önlem Alınması Gerekiyor

Aslan balığının Ege Denizi'nde hızla yayılması ve yerli türler için oluşturduğu tehdit göz önüne alındığında, bu istilacı türle mücadele için acil önlemler alınması gerekiyor. Yetkililer, aslan balığının avlanması ve yayılmasının önlenmesi için gerekli çalışmaları yapmalıdır.

Ege Denizi'nde yüzücüler ve su altı dalıcıları da aslan balığına karşı dikkatli olmalı ve bu balığa temas etmekten kaçınmalıdır. Aslan balığı göründüğünde yetkililere haber verilmelidir.

Editör: Kazim Bozkurt