Gazeteci Furkan Karabay, tutuklu bulunduğu Silivri Marmara Cezaevi’nden dikkat çekici bir paylaşım yaptı. Karabay, sosyal medya hesabı X üzerinden yaptığı açıklamada, iş insanı Ali Koç’un Silivri 9 No’lu Cezaevi’nde tutuklu bulunan Atilla Ciner’i ziyaret ettiğini yazdı.
Karabay paylaşımında, “Silivri 9 Nolu Cezaevi dört duvarların arasında bazı sürprizleri de barındırıyor. Duvarlar; görmek isteyen gözlerin görmesine, duymak isteyen kulakların duymasına engel olamıyor. Bugün saat 11.00-12.00 aralığında Ali Y. Koç, cezaevinin önemli konuklarından Atilla Ciner’i ziyaret etti” ifadelerini kullandı.
Fenerbahçe Başkanlığı’nı kısa süre önce devreden Ali Koç’un, kara para aklama ve nitelikli dolandırıcılık iddialarıyla tutuklanan iş insanı Atilla Ciner’le bir araya gelmesi, iş dünyasında da büyük yankı uyandırdı. Henüz Ali Koç cephesinden konuya ilişkin bir açıklama yapılmadı.
Ciner Holding’e uzanan soruşturmanın perde arkası
Ali Koç’un ziyaret ettiği Atilla Ciner, Ciner Holding’in sahibi Turgay Ciner’in oğlu. 1 Ekim 2025 tarihinde çıkarıldığı mahkemece tutuklanan Ciner, kara para aklama ve vergi kaçakçılığı suçlamalarıyla yürütülen soruşturmanın merkezinde yer alıyor.
Soruşturmanın fitili, Can Holding bünyesindeki şirketler hakkında yürütülen finansal suç dosyasıyla ateşlendi.
Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü dosyada, Can Holding şirketleri üzerinden suç işlemek amacıyla örgüt kurulduğu, bu yapı aracılığıyla nitelikli dolandırıcılık, vergi kaçakçılığı ve suçtan elde edilen gelirlerin aklanması gibi eylemlerin gerçekleştirildiği öne sürülmüştü.
Soruşturma derinleştikçe, dosyanın Ciner Holding’e kadar uzandığı ortaya çıktı. Özellikle Ciner Medya Grubu’nun 575 milyon dolara Can Holding’e satışı, kara para aklama iddialarının merkezine oturdu. Bu satış kapsamında, 350 milyon dolarlık kısmın kaynağı belirsiz şekilde Doğal Yaşam İnşaat A.Ş. üzerinden Ciner Holding hesaplarına aktarıldığı belirlendi.
Savcılık, paranın iki işlemle –300 milyon ve 50 milyon dolar– transfer edildiğini, sürecin kayıt dışı yöntemlerle yürütüldüğünü tespit etti.
“Bir devlet büyüğü istedi” iddiası ve genişleyen operasyon
Can Holding Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Can, savcılıkta verdiği ifadede, medya sektörüne giriş kararının “bir devlet büyüğünün talebiyle” gerçekleştiğini iddia etti. Can, 2024 civarında hükümete yakın bazı üst düzey yetkililerin kendilerini medya alanına yönlendirdiğini, hatta başlangıçta muhalif bir televizyon kanalı olan KRT’nin alınmasının istendiğini ancak sonradan bu planın değiştiğini söyledi.
Savcılığın, bu ifadede geçen “devlet büyüğünün kim olduğu” yönünde soru yöneltmemesi ise dikkat çekti.
Soruşturmanın derinleşmesiyle birlikte, Ciner Holding ve Park Holding hakkında TMSF kayyum atanması kararı verildi.
Ayrıca, yurt dışında olduğu belirtilen Turgay Ciner hakkında uluslararası yakalama kararı çıkarıldı.
Oğlu Atilla Ciner, Ciner Glass CEO’su Gökhan Şen ve bazı üst düzey yöneticiler ise tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Savcılık, Can Holding ve Ciner Holding arasında tespit edilen mali bağların, “suçtan elde edilen gelirlerin aklanması” faaliyetinde kullanıldığını öne sürdü.
Bu kapsamda, Park Elektrik ve Park Holding bünyesindeki şirketlere de el konuldu.
Karabay 150 gündür Silivri’de
Ziyareti duyuran gazeteci Furkan Karabay, “terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek” ve “Cumhurbaşkanına hakaret” suçlamalarıyla tutuklu bulunuyor. 150 gündür Silivri 9 No’lu Cezaevi’nde kalan Karabay, zaman zaman içeriden yaptığı paylaşımlarla dikkat çekici bilgileri kamuoyuna aktarıyor.
Karabay’ın son paylaşımı, hem Ali Koç’un cezaevine yaptığı ziyaret hem de Ciner Holding soruşturmasının kapsamı açısından yeni tartışmalar başlattı.
Henüz Ali Koç, Koç Holding veya Ciner Grubu’ndan resmi bir açıklama yapılmazken, cezaevi ziyaretinin “özel görüşme” kapsamında gerçekleştiği ileri sürüldü.