Türkiye genelinde okullarda yaşanan akran zorbalığı ve şiddet olaylarında belirgin bir artış gözleniyor. Son olarak Sivas’taki Necip Fazıl Kısakürek Kız Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde 9. sınıf öğrencisi Elif T.Ç.’nin, yedi kız öğrenci tarafından sınıfta darp edilmesi ve olayın cep telefonu ile kaydedilip sosyal medyada paylaşılması, akran zorbalığının ulaştığı boyutu bir kez daha gözler önüne serdi. Olay sonrası saldırgan öğrencilere okuldan uzaklaştırma cezası verildi.
Zorbalık mağdurları sessiz kalıyor, psikolojik izler derinleşiyor
Uzmanlar, zorbalığa uğrayan çocukların çoğu zaman yaşadıklarını aileleriyle paylaşmaktan çekindiğini belirtiyor. Depresif belirtiler, okula gitmek istememe, derslerden kopma ve içe kapanma, akran zorbalığının en yaygın sonuçları arasında yer alıyor. Psikiyatri uzmanları, mağdur çocukların uzun vadede özgüven kaybı ve sosyal fobi gibi sorunlarla karşılaşabileceği konusunda uyarıyor.
Çözümün anahtarı eğitimde, cezada değil
Türkiye Çocuk ve Genç Psikiyatrisi Derneği Başkanı Prof. Dr. Neslihan İnal, akran zorbalığının kökenine inmenin ve kalıcı çözüm üretmenin yolunun eğitimden geçtiğini savunuyor. “Çözüm cezada değil, eğitimde” diyen İnal, sadece disiplin ve ceza uygulamalarının sorunu ortadan kaldırmadığını, aksine çocukların eğitimden kopmasına yol açabileceğini vurguluyor.
Zorbalığın hedefinde kimler var?
Prof. Dr. İnal, zorba çocukların genellikle sosyal kaygıları olan, içe kapanık, özel gereksinimli, akademik açıdan başarısız ya da çok başarılı akranlarını hedef aldığını ifade ediyor. Zorbalık yapan çocukların çoğu, kendisinden daha zayıf veya farklı olanları seçiyor. Bu durum, okul ortamında dışlanma, yalnızlaşma ve psikolojik travmaların önünü açıyor.
Aile ve öğretmen iş birliği şart
Uzmanlar, akran zorbalığıyla mücadelede aile ve öğretmenlerin iş birliğinin kritik rol oynadığını belirtiyor. Ailelerin, çocuklarını “Neden kendini koruyamadın?” diyerek suçlamak yerine, destekleyici bir tutum sergilemesi gerektiği vurgulanıyor. Çocuğun ailesinden alacağı güç ve okul rehberlik servislerinin desteğiyle, zorbalıkla baş etme becerileri gelişiyor.
Sert ceza ters tepebilir, sosyal yaptırımlar etkili olabilir
Prof. Dr. İnal’a göre, sert disiplin cezaları çocukların eğitimden kopmasına ve sorunun daha da derinleşmesine neden olabilir. Bunun yerine, sosyal hizmet temelli yaptırımlar – örneğin yaşlılara yardım etme gibi toplumsal sorumluluk projeleri – zorbalık yapan çocukların empati geliştirmesine ve davranışlarını değiştirmesine yardımcı olabilir. Rehber öğretmenlerin ve toplum ruh sağlığı politikalarının sürece dahil edilmesi gerektiği de altı çiziliyor.
Okullarda rehberlik ve psikolojik destek güçlendirilmeli
Akran zorbalığının önlenmesinde okulların rehberlik servislerine ve psikolojik danışmanlara büyük görev düşüyor. Uzmanlar, her okulda düzenli olarak zorbalıkla mücadele eğitimlerinin verilmesi, öğrenciler arasında empati ve iletişim becerilerinin geliştirilmesi gerektiğini belirtiyor. Ayrıca, mağdur öğrencilerin yaşadıklarını güvenle paylaşabilecekleri bir ortam oluşturulması önem taşıyor.
Dijital çağda zorbalık sosyal medyaya taşındı
Günümüzde akran zorbalığı sadece okul koridorlarında değil, sosyal medya platformlarında da devam ediyor. Olayların cep telefonuyla kaydedilip paylaşılması, mağdurların yaşadığı travmayı artırıyor ve zorbalığın etkisini geniş kitlelere yayıyor. Uzmanlar, dijital okuryazarlık ve siber zorbalıkla mücadele eğitimlerinin de müfredata eklenmesi gerektiğini savunuyor.
Toplumda farkındalık ve önleyici adımlar
Akran zorbalığıyla mücadelede toplumun tüm kesimlerine sorumluluk düştüğünün altını çizen uzmanlar, okullarda, ailelerde ve sosyal çevrede farkındalık kampanyalarının artırılması gerektiğini belirtiyor. Öğrencilerin birbirine destek olduğu, empati ve dayanışmanın ön planda tutulduğu bir okul iklimi oluşturulması, uzun vadede zorbalığın azalmasına katkı sağlayacak.
Yasal düzenlemeler ve eğitim politikaları güncellenmeli
Son yıllarda artan akran zorbalığı vakaları, eğitim politikalarının ve yasal düzenlemelerin de gözden geçirilmesini zorunlu kılıyor. Uzmanlar, okullarda caydırıcı ama eğitici önlemlerin hayata geçirilmesi, mağdur ve zorba çocuklara yönelik psikososyal destek programlarının yaygınlaştırılması gerektiğini vurguluyor.
Son söz: çözüm empati ve eğitimde
Akran zorbalığının önlenmesi için sadece cezai yaptırımların değil, eğitici ve önleyici politikaların hayata geçirilmesi şart. Uzmanlar, çocuklara empati, iletişim ve problem çözme becerilerinin kazandırılmasının, sağlıklı bir okul ortamı ve toplumsal barış için vazgeçilmez olduğunu hatırlatıyor.