CHP'nin "amiral gemisi" olarak nitelendirilen İzmir'de, bugün yapılacak 39. Olağan İl Kongresi, beklenmedik bir boykot kararı geldi. Partinin İzmir milletvekillerinden Sevda Erdan Kılıç, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamayla, 1999 yılından bu yana aralıksız katıldığı il kongrelerine bu kez katılmayacağını duyurdu.
Mevcut İl Başkanı Şenol Aslanoğlu'nun ev hapsi kararının ardından adaylıktan çekilmesi ve yerine Genel Merkez tarafından İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Çağatay Güç'ün aday olarak gösterilmesi, parti tabanında ve örgüt içinde ciddi rahatsızlıklara neden olmuştu. Bu rahatsızlığı en net şekilde dile getiren isim olan Kılıç, İzmir'de emeğin, alın terinin ve yılların mücadelesinin karşılık bulamadığı bir tabloyla karşı karşıya olunduğunu belirtti. Kılıç, "Ancak bugün ne yazık ki emeğin sesi değil, kulislerin sesi daha gür çıkıyor," diyerek, aday belirleme sürecinin tabanın iradesi hiçe sayılarak, Ankara'daki kulis faaliyetleriyle şekillendirildiğini ima etti.
"Vicdanım gereği sessiz kalamam"
Milletvekili Kılıç, açıklamasında kongreye katılmama kararının partisine olan bağlılığının bir ölçüsü olarak görülmemesi gerektiğini, aksine bu tavrının anti-demokratik uygulamalara karşı bir duruş olduğunu vurguladı. Bu çıkışıyla, parti içi demokrasi ve örgütün sesine kulak verilmesi gerektiği mesajını güçlü bir şekilde veren Kılıç, "Bugün kongreye katılmıyor olmam, partime olan bağlılığımın ölçüsü değil; anti-demokratik uygulamalara sessiz kalamayan vicdanımın bir gereğidir," ifadelerini kullandı. Bu sözler, sadece bir milletvekilinin kişisel tepkisi olarak değil, aynı zamanda parti içinde genel merkezin "atama" veya "işaret etme" yoluyla aday belirleme yöntemlerinden rahatsız olan geniş bir kesimin sesi olarak yorumlandı. Kılıç, bu tavrıyla parti disiplinini ihlal etme riskini göze alarak, siyasi bir duruş sergilemeyi tercih etti.
Parti emekçilerinden ve yurttaşlardan 'af' diledi
Yıllardır omuz omuza mücadele ettiği parti örgütüne ve CHP'ye gönülden bağlı olan İzmirlilere seslenen Sevda Erdan Kılıç, yaşanan süreçten duyduğu derin üzüntüyü dile getirdi. Kılıç, "Yıllardır omuz omuza yürüdüğümüz, partimizin gücünü var eden emekçilere ve bu kente gönülden bağlı yurttaşlara içtenlikle sesleniyorum: Affedin! Bu sürecin parçası olmayı içime sindiremedim," diyerek, yaşananların parti vicdanında açtığı yaraya dikkat çekti.
