Yaklaşık 18 milyon öğrenci uzun bir tatilin ardından ders başı yapmaya hazırlanıyor. 17 Eylül'de başlayacak yeni eğitim-öğretim yılı öncesinde uzmanlar, velileri ve eğitimcileri akran şiddetine karşı uyardı

sinannBirleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) tarafından geçtiğimiz günlerde açıklanan rapora göre dünyada 13-15 yaş grubundaki çocukların yarısı okul içinde ya da çevresinde akranlarından şiddet görmekte. Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü’nün (OECD) 2017 yılı ‘okullarda zorbalık' raporuna göre ise Türkiye’de 15 yaş düzeyindeki öğrencilerin yüzde 19’u ayda en az birkaç kez akranları tarafından fiziksel ya da sözel şiddete maruz kalmakta.

Anlaşmazlığa çözüm bulunmalı


Yeni eğitim öğretim yılının başlamasına birkaç gün kala okullarda şiddetin, üzerinde durulması, çözüm üretilmesi gereken bir konu olarak öne çıktığını dile getiren Müzakereci Arabulucular Derneği Başkanı Eğitimci Feridun Balcı, ülkemizde her 5 öğrenciden birinin şiddete maruz kaldığını söyledi. Şiddetin varoluş neden ve koşullarının iyi araştırılıp kalıcı çözümler üretilmesi gerektiğinin altını çizen Balcı, “Temelde şiddeti doğuran ortak neden 'anlaşmazlıklar' olarak karşımıza çıkmakta. Okul gibi yüzlerce farklı bireyin bir arada olduğu bir ortamda bireylerin anlaşmazlık yaşamaması olanaksızdır. Anlaşmazlık doğal ve kaçınılmazdır. Önemli olan ortaya çıktıktan sonra tarafların seçtiği çözüm yolunun yapıcı ya da yıkıcı olmasıdır. Okullarda verdiğimiz akran-arabuluculuk eğitimleriyle öğrencilere akranlarıyla yaşadıkları sorunları müzakere ve arabuluculuk yaparak çözebilmelerinin fırsatlarını yaratmaya çalışıyoruz” dedi.


Barış eğitimleri yaygınlaşmalı


Dernek olarak 2006 yılından bu yana okullarda “barış eğitimleri” verdiklerini ve bu eğitimlerle öğrencilerin eğitim ortamında yaşadıkları anlaşmazlıklara yapıcı-barışçıl çözümler üretebilme becerilerini geliştirmelerine katkı sağladıklarını vurgulayan Balcı, sözlerine şöyle devam etti: “Şiddetin alternatifi eğitimdir, vermediğiniz bir şey için karşılık bekleyemezsiniz. Ekmediğiniz tarlayı biçemezsiniz. Şiddetsiz bir toplum istiyorsanız barış eğitimleri vermelisiniz. Bunun için bir sivil toplum örgütü olarak bizim önerimiz örgün eğitim kurumlarında 'barış eğitimleri'ni yaygınlaştırmaktır.”
Okulların çocuklar için gerçek bir mucize olduğuna dikkat çeken Psikolog Şenel Karaman da, bu gerçeğe uygun güvenli okul politikası geliştirmek gerektiğini ifade etti. Karaman, eğer okulda bir öğrencide sorun varsa, arkadaşlarına zorbalık yapıyorsa, öğretmenleriyle çatışıyorsa, sonraki faciaları önlemek için katı kurallar konulmasının doğru olacağını belirtti; “Şiddet uygulayan çocuğun, zorbalığı ile değil, okulun kurallarıyla kendisini güvende hissetmesini sağlamak şiddetin artmasını önler” dedi.

Zorbalığa uğrayan çocuk uyum sorunu yaşayabilir


Şenel Karaman, şiddet uyguladığı için hüküm giymiş kişilerin tamamında çocukluk dönemi travmalarının etkisi olduğunu belirterek, “Çocuklukta yaşanan, fiziksel ya da duygusal şiddetin ciddi sonuçları oluyor. Bu çocuklar ileriki yıllarda stres yaratan bir durumu tolere edemiyorlar. Yaşanılan travmatik olay sayısı arttıkça kişinin uyumu daha da zorlaşıyor. Çocukluğunda 4 ve daha fazla travmatik olaya maruz kalmış birisinin uyuşturucu kullanma riski hiç travmatik deneyimi olmayana göre 4 bin 500 kat artıyor. Bu kişilerin depresyon geçirme riski ise yüzde 500” şeklinde konuştu.