SEDEFNAZ YAŞAR

Bu yaz hepimiz için farklı bir yaz oldu, değil mi? Pandemi sebebiyle çoğumuz evlerimizde çok daha fazla vakit geçiriyor, mutfağımıza daha çok vakit ayırıyor, dışarıda yiyemediğimiz bazı yiyecekleri evimizde kendimiz yapmayı deniyoruz. Sıcak havalarda içimizi ferahlatacak ve tatlı ihtiyacımızı karşılayacak, özellikle meyveli, hafif ve soğuk servis edilen tatlılar yaz aylarına çok yakışıyor. Pastanelerde gördüğümüz ve çok severek yediğimiz bazı tarifleri evde de kolayca yapmak mümkün! 2 nefis yaz tatlısından bahsedeceğim size. Yaparken de çok yorulmayacağınıza söz veriyorum. Hikayesi en özel olanından başlayalım: Güzeller güzeli “Pavlova”.

Pavlova, yani bu süslü ve güzel kızımız adını dünyaca ünlü Rus balerin Anna Matveyevna Pavlova'dan alıyormuş. Kendisi klasik bale tarihinin en iyi balerinleri arasında gösterilirmiş ve hatta kendi ekibiyle dünya turnesine çıkan ilk balerinmiş! 1926 yılında Yeni Zelanda-Avusturalya turnesine çıkmış, bu Yeni Zelanda'da yılın olayı sayılmış. Rivayete göre, kaldığı otelin şefi Pavlova'nın şerefine bir tatlı hazırlamak istemiş. 'Dans etmiyor, adeta uçuyor' diye adından bahsedilen balerinin bembeyaz kıyafetinden etkilenen şef; onun kadar hafif, kırılgan ve narin bir tatlı yapmaya karar vermiş. Gerçekten de güzelliğinin yanı sıra narin ve kırılgan olmuş ama! Yapınca anlayacaksınız. Pavlova kesilmeden önce çok güzel bir balerin, insan bakmaya kıyamıyor. Ancak kestikten sonra pek fotoğraf vermek istemeyebilir. Tadı ise gerçekten nefis, ayrıca yaz günleri için meyveli, hafif bir tatlı. Tatlının tabanını oluşturan beze kısmı balerinin tütüsünü, kreması tütüsünün üzerindeki ince kumaşı, süslemesinde kullanılan meyveler ise tütü üzerindeki yaprakları simgeliyormuş. Tatlı o kadar çok beğenilmiş ki; hem Yeni Zelanda'da, hem de Avustralya'da özel günlerde mutlaka yapılırmış.

Pavlova’nın yapılışı ile ilgili bir kaç önemli noktadan bahsedeceğim. Pavlovanın tabanının iyi bir kıvamda olması için yumurta aklarının kar gibi olana dek uzun süre çırpılması gerekiyor, mikserler ısınacak yani söyleyeyim. Kremanın iyi kıvam alması için de kremasını çırpmadan hemen önce buzdolabından çıkartmak gerekli, mutlaka soğuk olmalı ki o güzel kıvamı yakalayabilelim. Üzerini süslemek ise ayrı bir keyif. İsterseniz benim yaptığım gibi sadece çilek ve nane ayapraklarıyla süsleyebilir, isterseniz çilek, ahududu, böğürtlen gibi farklı orman meyveleriyle çok şık bir pavlova elde edebilirsiniz.

PAVLOVA

(Pavlova fotoğrafı)

Malzemeler:

Tabanı:

6 adet yumurta beyazı

1,5 su bardağı toz şeker

1 çimdik tuz

3 çay kaşığı nişasta

1 çay kaşığı sirke

Kreması:

1 kutu soğuk süt kreması

1 tatlı kaşığı pudra şekeri

Üzeri İçin:

300 gram çilek

8-10 adet nane yaprağı

1 tatlı kaşığı pudra şekeri

Yapılışı:

Yumurta beyazları ve tuzu önce düşük devirde başlayarak mikser yardımı ile kar gibi olana dek köpürtün. Köpüren yumurtalara azar azar şekeri ekleyin, şeker tamamen eriyip parlak ve sıkı bir hal alana kadar çırpma işlemine devam edin. Sirke ve nişastayı da ekleyip çok söndürmeden spatula ile karıştırın. Yağlı kağıt serilmiş tepsiye karışımı alın ve spatula yardımı ile yuvarlak ve kalın bir şekil verin. Karışımın ortasını hafifçe çukur ve kenarlarını da kaşık yardımı ile aşağıdan yukarıya doğru çizgiler çekerek tütü gibi şekillendirin. Fırını 15-20 dakika önceden 150 dereceye ısıtın (Fan değil alt üst programda kullanın). Pavlovayı fırına vermeden önce sıcaklığı 120 dereceye düşürün. 1 saat piştikten sonra fırın sıcaklığını 100 dereceye düşürün ve 30 dakika daha pişirin. Geçen 90 dakikanın ardından fırını kapatın ve kapağını hafifçe açık bırakarak fırının içinde pavlovayı bir saat bekletin. (Bu bekletme işlemi çatlamasını önlüyor) Pavlovayı fırından çıkardıktan sonra da oda sıcaklığında en az 1 saat beklettikten sonra artık kremasını ekleyip süslemesini yaparak servis edebilirsiniz. Servis öncesinde soğuk kremayı pudra şekeri ile çırpıp köpürtün ve pavlovanın çukur kısmına doldurun. Çilekleri büyük parçalar halinde kremanın üstüne koyun, aralara nane yaprakları koyarak süsleyin. Son olarak da dilerseniz bir süzgeç ile üzerine pudra şekeri serperek servis edebilirsiniz. Servisten hemen önce kremayı eklemenizi ve hemen yemenizi tavsiye ederim, çünkü pavlova bekletilirse taban kısmı yumuşayabiliyor. Güzel günlerde, afiyetle yemeniz dileğiyle!

(Orijinal tarif yemek.com’dan alınmıştır, Sedefnaz Yaşar tarafından uyarlanmıştır.)

Sakızlı Alaçatı Muhallebisi

Haydi şimdi de o begonvillerle süslü güzel sokakları mis gibi sakızlı lezzetler kokan Alaçatı’ya doğru uzanalım. Alaçatı’nın Türkiye’de damla sakızının yetiştiği tek bölge olduğunu biliyor muydunuz? Bu değerli ağaçlar koruma altına alınmış durumda, o nedenle Alaçatı’ya gidince damla sakızlı birbirinden güzel lezzetleri yememek neredeyse imkansız: Sakız macunu, sakızlı dondurma, sakızlı kurabiye, sakızlı Türk kahvesi, sakızlı muhallebi… Alaçatı’nın meşhur pastanelerindeki o nefis kıvamlı sakızlı muhallebiyi seviyorsanız bu tarifle sizi Alaçatı sokaklarına götüreceğim. Henüz denemediyseniz de Alaçatı’nın meşhur muhallebisini evinizde keyifle yiyebilirsiniz. Muhallebiyi yaparken topaklanma olursa hiç üzülmeyin,çünkü piştikten sonra 5 dakika mikserle çırparak harika bir kıvam elde edeceğiz. Muhallebiyi pişirirken en başından itibaren malzemeleri çırpma teli ile karıştırırsanız da daha az topak oluşacaktır, ama harika bir kıvam için üstü göz göz olana kadar yani yaklaşık 5 dakika mutlaka çırpmanızı da tavsiye ederim!

Sakızlı Alaçatı Muhallebisi

(Alaçatı muhallebisi fotoğrafı)

Malzemeler:

125 gr tereyağı

1/2 su bardağı un

9 yemek kaşığı toz şeker (silme)

1 kg süt (kaynatılmış soğutulmuş günlük süt kullanmanızı tavsiye ederim)

1 paket toz vanilya

6-7 parça damla sakızı (dövülmüş)

Yapılışı:

Yağı derince bir tencerede eritin. Eriyince içerisine unu ekleyip çırpma teli ile karıştırarak rengi değişmeyecek şekilde birkaç dakika kavurun (kokusu çıkıncaya kadar). Yapıştığı yerden çok ayrılmamaya başladığında yeterli demektir. Rengi sararmasın ki beyaz bir muhallebi elde edelim. Sonra çırpma teli ile karıştırarak yavaş yavaş soğuk sütü ekleyin. Sütten sonra şekeri de ekleyin ve karıştırarak pişirin. Muhallebi fokurdadıktan sonra vanilya ve damla sakızını ekleyin, dövülmüş damla sakızını da çay süzgeci yardımıyla ekleyebilirsiniz. 1 dakika daha pişirdikten sonra ocaktan alın. Yaklaşık 5 dakika kadar, üzeri göz göz oluncaya ve pütür kalmayıncaya kadar mikser yardımı ile çırpın. Kaselere muhallebiyi sıcakken alın. Oda sıcaklığına geldikten sonra streç film ile üzerini kapatıp 2-3 saat buzdolabında bekletin. Üzerine tarçın serperek ya da dondurma ile servis edebilirsiniz. Afiyetle!

Sedefnaz Yaşar Kimdir?

1985 yılında İstanbul’da doğdu. İstanbul (Erkek) Lisesi’nin ardından İstanbul Teknik Üniversitesi Kimya Mühendisliği Bölümü’nü bitirdi. 2008’de mezun olur olmaz plaza insanı oldu, ilaç sektöründe pazarlama alanında çalışmaya başladı. 2015 yılında instagramda @plaza.insani.mutfakta hesabını açtı. 9 yıl ürün müdürü pozisyonunda farklı şirketlerde çalıştıktan sonra 2017 yılında çalışma hayatına bir mola verip İzmir’e yerleşti. Hikayesi plazada geçen, aynı zamanda plaza insanlarına yönelik hızlı ve pratik tarifler içeren ilk kitabı “Plaza İnsanı Mutfakta” 2019 Ekim ayında raflarda yerini aldı.