Yağmur KARADAĞ/Gazetecilik mesleğine başladığında henüz 18 yaşında olan, 30 yıl boyunca mesleğini bir gün bile pişmanlık duymadan yapan, habercilik ruhunu sonuna dek taşıyan Zişan Akar’ın Buca Kaynaklar’da açtığı Ahşaphane’yi 9 Eylül okurları için sabahın ilk ışıklarında keşif yolculuğuna çıktık.

D S C 1015

Yağmur Karadağ - Zişan Akar

“AĞACIN BÜYÜLÜ VE SAMİMİ DÜNYASINI TANIMAK İSTEDİM”

Ahşap sevdasını ve Ahşaphane’nin doğuş fikrini anlatan Zişan Akar, “‘Gazetecilikten emekli olunmaz’ diye bir tabir vardır bizde.  O ruh, ben var oldukça hep yaşayacak bunu biliyorum. Habercilik yaptığım dönemde, dile kolay çeyrek asrı aşkın bir zaman sayısız insana dokundum. Sayısız insanın hikayesini haberleştirdim. Eğitim/sağlık muhabirliği zor bir alandır her yaptığım haberi adeta yaşadım. Emeklilik zamanım geldiğinde ise insandan sonra sevdiğim ikinci organizmanın ne olduğunu düşünmeye başladım. O da tıpkı insan gibi yaşayan bir varlık olmalıydı, duyguları, ruhu olmalıydı işte o materyalin ahşap olduğuna karar verdim. Bir bakıma; 30 yıl elimde tuttuğum, iyiden güzelden, doğrudan yana oynattığım kalemin özüne döndüm. El oyması ahşapla yapılan ürünleri çok seviyor ve kendi yaşam alanımda çok fazla kullanıyordum. Ağacın o büyülü, sıcak, samimi dünyasına girmeye onu daha yakından tanımaya karar verdim. Ahşaphane’nin doğuş hikayesi aslında böyle başladı diyebiliriz” dedi.

D S C 0974-1

PİYASADA BULUNAMAYACAK TASARIM ÜRÜNLER

Ahşaphane’ye gelen tüm misafirlerin öncelikle samimiyetle karşılandığını ifade eden Akar, “Ahşabın tüm sıcaklığını mekanın ruhuna tek tek işlemeye gayret ettik. Gazetecilikten emekli olduktan sonra son sekiz aydır sadece Ahşaphane’nin dekorasyon çalışmalarını yürütüyorum. Üç katlı showroomumuzdaki tüm ürünler el oyması ahşaptan imal edilmiş. Salon konseptinden tutun da yatak odası konseptine kadar her alan titizlikle düşünüldü ve tasarlandı. Ahşaphane’deki tüm ürünler pisayasada bulamayacağınız tasarım ürünler. El oyması kapılar, masalar, aynalar, tablolalar, konsollar, sandalyeler, dresuarlar” diye konuştu.

D S C 0970

BAŞKA BİR DÜNYAYA GİRİŞ YAPIYORLAR

Misafirlerin daha bahçe kapısından adım atar atmaz başka bir dünyaya giriş yaptıklarını hissettiklerini söyleyen Akar, “Kimisi ‘Bu tel dolaptan babaannemde vardı hatırladım’ deyip mutfağa koşturuyor, kimisi de ‘Bu düveni kitaplığa çevirmek nasıl aklınıza geldi?’ diye hayretler içinde ürünün doğal taşlarını okşuyor. Aslında bana da en büyük gücü, şevki veren işte bu yorumlar. İnsanları bulundukları hengamenin içinden alıp zaman içinde ufak da olsa bir yolculuğa çıkarmak anlatılması zor bir mutluluk” ifadelerini kullandı.

D S C 0960

İnciraltı’nda neler oluyor.... Şimdi de ‘bilirkişi’ krizi patlak verdi İnciraltı’nda neler oluyor.... Şimdi de ‘bilirkişi’ krizi patlak verdi

DOĞAL ORTAMDA NEFİS LEZZETLER

Ahşaphane’de şu an ikisi Kaynaklar Köyü’nde ikamet eden kadın ve bir ulaşım görevlisinin çalıştığını dile getiren Akar, “Toplamda 3 arkadaşımız vardiyalı olarak çalışıyor. Benim de 7 gün 24 saat izinsiz çalıştığımı düşünürsek 4 kişi, mekana gelen kişilerin gülümseyerek ayrılması adına büyük bir çaba harcıyoruz. Asıl işimiz el oyması ahşap olmasına karşın showroomu gezen misafirlerimiz, dere kenarında konuşlanmış bahçemizdeki doğal ortamı ve yine bahçenin dört bir yanına yansıtılan oyma eserleri görünce illaki bu alanda biraz daha fazla zaman geçirmek istiyor. Biz bu ihtiyacı sezinleyince bir de kafeterya dizayn ettik. Şehrin gürültüsünden, keşmekeşinden kaçanlar bu alanda soluklanırken, kadın çalışanlarımızın hazırladığı nefis lezzetleri tadıp, kaliteli kahve içebiliyorlar” dedi.

D S C 1024

HER GELENİN YENİDEN GELMEK İSTEYECEĞİ MEKAN

 Ahşaphane’nin kurumsal toplantı ve organizasyonlara da açık bir mekan olduğunu söyleyen Akar, “Konuklarımızı rezervasyon sistemi ile ağırladığımız için memnuniyet de her zaman üst seviyede oluyor. Amacımız kaliteden asla ödün vermeden her gelenin bir kez daha gelmek isteyeceği bir mekan olmak. Şimdiye kadar aldığımız geri bildirimlerde de bunu başardığımızı büyük bir mutlulukla görüyoruz” diye konuştu.

D S C 1069

AHŞABI KILCAL DAMARLARINA KADAR ÖĞRENİYOR

Yıllardır yaşam alanında el oyması ahşabı dekorasyon amaçlı kullanmasına rağmen bu konuda bir eğitim almak için hiç vakti olmadığını söyleyen Akar, “Emeklilik buna da fırsat tanıdı. Ahşaphane fikri doğduğundan bu yana ben de el oyması ahşap yapabilmek için özel ders alıyorum. Çünkü benim anlayışımda ‘Bilmediğin iş senin işin değildir.’ O yüzden ahşabı bütün detaylarına, kılcal damarlarına kadar öğrenmeye çalışıyorum, bu konuda epey de bir yol aldım. Şimdi hangi ürünün hangi ağaçtan yapıldığını, oymada kullandığımız alet olan ıskarpelayı ne tarafa vurursam nasıl bir sonuç alacağımı biliyorum. ‘Ahşabın suyuna gitmek’ diye bir tabir var hocamın bana ilk öğrettiği, tıpkı insanın suyuna gitmek gibi. Eğer suyun gittiği yöne değil farklı bir yöne doğru vurursanız tokmağı, ahşap sizi itiyor. Yaşayan bir organizma olan ahşabın insana öğreteceği ne çok şeyin olduğunu öğrendim aslında bu süreçte. Bir de beni tanıyanlar bilir inanılmaz bir koku hassasiyetim vardır. Ahşabın kokusu beni çok dinlendiriyor ve Ahşaphane’ye gelen herkes şöyle bir derin nefes alıp ‘Çok güzel ahşap kokuyor’ diyor. İşte bu tepkiyi aldığım herkesle aslında aynı dili konuştuğumu anlıyorum” ifadelerini kullandı.

Ekran Görüntüsü 2025 05 19 115952

KÖYDEKİ KADINLARIN EMEKLERİ DE GÖRÜNÜR OLDU

Ahşaphane’nin aynı zamanda bir sosyal sorumluluk projesi olduğuna da dikkat çeken Akar, “Ben insan emeğinin ama özellikle de kadın emeğinin çok değerli olduğuna inanıyorum. Kadınların kendilerini geliştirmesi, ayakları üstünde durabilmeleri, kabuklarını çatlatabilmeleri için bir şeyler yapmak istedim. Köyde kadınlarımız aslında çok kıymetli işler yapıyorlar ama pazarlayabilecekleri bir alanları yok. Ben onlar için de bir pazar oldum. Ahşaphane’nin bir odası kadın üreticilerimize ait. Özellikle köylü kadınlarımız yaptıkları çantaları, kıyafetleri, tekstil malzemelerini satılmak üzere buraya bırakıyorlar. Bu oda gelen ziyaretçilerimizin çok dikkatini çekiyor ve bu emeğe katkı koymak adına hazırlanan ürünlerden mutlaka almayı tercih ediyorlar” dedi.

D S C 1000

FARKLI ALANLARDA ATÖLYE VE WORKSHOPLAR

Ahşaphane atölyelerinin birisinin de yine kadınların spor yapması için dizayn edildiğinin altını çizen Akar, “Şimdilik haftanın iki günü köylü kadınlarımız eğitmen eşliğinde pilates yapıyorlar. Ahşaphane’de ayrıca farklı alanlarda atölyeler ve workshoplar yapılıyor. Kimi zaman çocuklarımız öğretmen eşliğinde robotik kitler hazırlarken, kimi zaman da misafirlerimiz yine eğitmen eşliğinde epoksi eğitimi alabiliyorlar. Anlayacağınız Ahşaphane bilgiye, eğitime, öğrenmeye, paylaşmaya doymayan bir mekan. O yüzden biz gelen misafirlerimize ‘Bu daha küçük bir başlangıç’ diyoruz" ifadelerini kullandı.

Ahşaphane önümüzdeki günlerde İzmir basını, kentin iç mimarları, ahşapla ilgili odalar başta olmak üzere farklı grupları tanıtım günlerinde ağırlayacak.

Muhabir: Yağmur Karadağ