Sınavın belirli bir konuda ve sürede kazanılmış bilgilerin ölçümü olduğunun unutulmaması gerektiğini vurgulayan Psikolog Deniz Bağdaş, "Öğrenciler bu sınavı bilgi ölçümünden çıkarıp benlik değeri ölçümü anlamı yerleştirebilir. Bu anlamlandırma hatası ise sınav puanının düşük gelmesi halinde kötü veya başarısız bir öğrenci olarak etiketlenme ile sonuçlanır. Bu yüzden pazar günü sınava girerek benlik değerinin sınanacağını düşünen binlerce gencimize buradan son tavsiyelerde bulunmak istedim. Sınav sadece bilginizi ölçer, kişilik değerinizi değil!"

Sınavın öğrencilerin performansı, becerisi, potansiyeli ve değerleri hakkında bir genelleyici sonuç çıkarmayacağını da belirten Psikolog Bağdaş, sınav öncesinde ve esnasında ortalama kaygı seviyesinin üzerine çıkanlar içinde şu uyarılarda bulundu:

"Önünüzde bulunan su şişenizden bir yudum su için ve ağız kuruluğunuzu giderin. Oturduğunuz sırada rahat bir pozisyonda olduğunuzdan emin olmak için bedeninizi tarayın. Sırtınızın dik durduğundan, omuzlarınızın havada asılı olmadığından, bacaklarınızın yere olduğunca paralel uzandığından emin olun. Daha önce öğrendiğiniz nefes alma-verme egzersizini birkaç kez deneyin. Burnunuzdan alarak diyafram kasınızı şişirin ve ağzınızdan nefesinizi tamamen verin. Üç saniye kuralını uygulayın ve bunu 3 kez tekrarlayın. Hala kaygı düzeyiniz katlanacağınızın çok üzerindeyse bildiğiniz kas germe-gevşetme hareketlerini diğer öğrencilerin dikkatini bozmayacak şekilde uygulayın. Omuz başlarınızı, kollarınızı, ellerinizi, karnınızı, kalçalarınızı, bacak ve ayaklarınızı sırayla sakin bir şekilde gerin ve gevşetin."