5 Haziran sabahı, Akın ailesi hayatlarının en ağır haberini aldı. 10 yaşındaki Yaman Akın’a akut lenfoblastik lösemi (ALL) teşhisi konuldu. O güne kadar sapasağlam görünen Yaman, sabah kahvaltı sırasında baş dönmesi yaşadı ve bayıldı. Hastaneye kaldırıldığında yapılan kan testinde yüksek lökosit seviyeleri görüldü ve kısa sürede akut lenfoblastik lösemi (ALL) teşhisi konuldu. O andan itibaren Yaman’ın yaşamı, hastane odasında ilaçlar, kan tahlilleri ve tedavi süreçleriyle geçiyor.
Anne Özge Akın, o gün yaşadıklarını şöyle anlattı: “İlk duyduğumda inanmadım. ‘Yanlış olmalı’ dedim, testlerin tekrarlanmasını istedim. Ama sonuç değişmedi. O an sanki nefesim kesildi. Hayat bir daha asla eskisi gibi olmayacaktı.”
Şu an Yaman, tedavisinin ikinci protokol aşamasında ve Kasım-Aralık aylarında yapılması planlanan kök hücre nakli için uygun bir donör bekliyor. Eşleşme bulunamazsa nakil ertelenecek, bu da Yaman için riskin artması demek.
Yaman’ın Hayali
Yaman, şu anda yüksek riskli B-ALL (B hücreli akut lenfoblastik lösemi) protokolüyle ağır bir tedavi sürecinden geçiyor. Bağışıklık sistemi çökük olduğu için steril bir odada, dış dünyadan izole yaşıyor. Onun için tek şans, bağışıklık sisteminden uygun bir eşleşmenin bulunması.
Anne Özge Akın, “İçinde bulunduğumuz duruma baktıkça, bir savaş alanında ne olursa olsun her zorluğa göğüs geren iki yorgun ama umutlu savaşçı görüyorum. Ancak bütün bu zor koşullar içinde, Yaman’ın aklında tek bir hayal var iyileşince balon uçurmak. Futbol tutkusuyla tribünlerde tezahürat yapmayı, maçlara gitmeyi hayal ediyor. Yaman’ın hayalleri çok küçük ama bizim için çok değerli. O balonları uçurması için sadece üç tüp kan gerekiyor” ifadeleri yle Yaman’ın hayallerini aktarıyor ve ekliyor: “Bu hastalık sadece Yaman’ın değil, hepimizin meselesi. Bugün kök hücre bağışı yapmak, yarına umut olmak demek.
Yaman Gibi Binlercesi Var
Türkiye’de her yıl yaklaşık 1500 çocuk lösemi tanısı alıyor. Çoğunun ailesinde uygun donör bulunmuyor. Onlar için tek umut, TÜRKÖK sistemine bağlı gönüllü bağışçılar. Hastane koridorlarında Yaman gibi sayısız çocuk var; kimisi saçlarını kaybetmiş, kimisi maskesinin ardında gülümsemeye çalışıyor. Hepsinin ortak bir isteği var, ‘yaşama tutunmak.’ Ama hâlâ yeterince gönüllü bağışçı yok. En büyük sebep, kök hücre bağışıyla ilgili yanlış inanışlar.
Özge Akın, kök hücre bağışı konusundaki bilgi eksikliğine dikkat çekerek, “İnsanlar kök hücre bağışını, kemik iliğiyle karıştırıyor, ağrılı sanıyor. Oysa çoğu zaman kan yoluyla, çok basit bir işlemle yapılıyor. Sadece Kızılay’a gidip üç tüp kan veriyorsunuz. Eşleşme olursa yetkililer size ulaşıyor. Bu kadar basit bir şey bir çocuğun hayatını kurtarabiliyor” açıklamasında bulundu.
Sadece 10 dakikada hayat kurtarabilirsin
Kök hücre bağışçısı olmak için gerekenler şunlar:
- 18–35 yaş arası olmak
- Kronik hastalık taşımamak
- En yakın Kızılay Kan Merkezi’ne giderek 3 tüp kan vermek ve form doldurmak
Bilgileriniz TÜRKÖK (Türkiye Kök Hücre Koordinasyon Merkezi) sistemine kaydedildikten sonra eşleşme sağlanan hasta olursa Sağlık Bakanlığı aracılığıyla süreç yürütülüyor. Tüm bu işlemler ücretsiz gerçekleştiriliyor.
Lösemi Nedir, Neden Bu Kadar Kritik?
Lösemi, halk arasında kan kanseri olarak bilinir ama aslında "kanı üreten fabrika" olan kemik iliğinin bozulmasıyla başlar. Sağlıklı kan hücreleri üretilemez, bağışıklık sistemi çöker, çocuklar enfeksiyonlara açık hale gelir. Kök hücre nakli, birçok hasta için yeniden yaşama tutunmanın tek yolu. Ancak en büyük engel: Uygun eşleşme bulunamaması.
Detaylı bilgi ve bağış için: www.kanver.org – En yakın Kızılay Kan Bağış Merkezi – TÜRKÖK Bilgilendirme Hattı