Amerikan televizyon dünyasının sevilen isimlerinden Ananda Lewis, 4. evre meme kanseriyle verdiği uzun mücadeleyi kaybederek hayata veda etti. Lewis’in ölüm haberi, başta ailesi ve yakınları olmak üzere, onu ekranlardan tanıyan milyonlarca insanı yasa boğdu. Ünlü sunucunun vefatının ardından ortaya çıkan son mesajı ise, arkasında bıraktığı en dokunaklı veda olarak hafızalara kazındı.
Lewis’in kız kardeşi, 11 Haziran Çarşamba günü Facebook üzerinden yaptığı duygusal bir paylaşımla acı haberi duyurdu. Paylaşımda, “Artık özgür ve O’nun cennetteki kollarında. Rabbim ruhunu huzura erdirsin,” ifadeleri yer aldı. Bu açıklama, Lewis’in yaşamı boyunca gösterdiği güçlü duruşun ve inancının bir yansıması olarak görüldü.
CNN muhabiri Stephanie Elam, Perşembe günü Sara Sidner’ın sunduğu canlı yayında, Ananda Lewis’in vefatından hemen önce kendisine gönderdiği son mesajı kamuoyuyla paylaştı. Elam, Lewis’in şu sözlerini aktardı:
“Bu bedenler bize emanet, zamanı gelince geri verilir. Sevgiyle geldik, sevgiyle ayrılmayı seçiyoruz.”
Lewis’in bu cümleleri, hayata ve ölüme bakışındaki derinliği gözler önüne sererken, sevenlerinin kalbinde unutulmaz bir iz bıraktı.
Kanserle mücadele, alınmayan ameliyat ve bilinçlendirme çabası
Ananda Lewis, ilk olarak 2020 yılında meme kanseri teşhisi aldığını ve hastalığın 3. evreye ulaştığını sosyal medya hesabından paylaşmıştı. Yıllarca radyasyon korkusu nedeniyle mamografi yaptırmaktan kaçındığını açıklayan Lewis, kadınlara düzenli kontrollerin önemini vurgulamış ve bu konuda farkındalık yaratmaya çalışmıştı. Ekim 2024’te katıldığı bir CNN programında, hastalığın 4. evreye ilerlediğini ve doktorların önerdiği çift mastektomi ameliyatını kabul etmediğini açıklamıştı.
CNN muhabiri Elam, Lewis’in doktorların tavsiyesine rağmen ameliyatı reddetmesinin ardında barışçıl bir kabulleniş olduğunu belirtti. “Herkesin bilmesini istediğim bir şey var: O, bu kararıyla barış içindeydi, kabullenmişti. Ancak sağlık durumu beklenenden hızlı kötüye gitti. Haftalarımız var sanıyorduk, sonra günlere indi, ardından sadece saatler kaldı,” sözleriyle sürecin ne kadar hızlı ilerlediğini anlattı.
