İzmir’in Çeşme ve Urla ilçelerinde, doğal sit alanlarının koruma statüsünü düşürerek yapılaşmaya zemin hazırlayan “38. Grup (Karaköy-Zeytineli Etabı)” tescil kararına karşı açılan dava çevrecilerin lehine sonuçlandı. Çeşme Çevre Derneği’nin de davacılar arasında yer aldığı süreçte, İzmir 2. İdare Mahkemesi koruma statüsünün düşürülmesinin hukuka aykırı olduğuna hükmetti.
Mahkeme kararında, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından “Sürdürülebilir Koruma ve Kontrollü Kullanım Alanı” olarak belirlenen S1, S2, S3 ve S4 numaralı poligonların aslında “Nitelikli Doğal Koruma Alanı” özellikleri taşıdığına dikkat çekildi. Aynı zamanda karar, bakanlığın bilimsel raporlarının yeterli ve usule uygun olmadığını, yatırım projelerine zemin hazırlamak amacıyla hazırlandığını da ortaya koydu.
Bakanlıklar kararı istinafa taşıdı, ancak İzmir Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesi de 2025/1652 sayılı kararıyla itirazı reddetti. Böylece karar kesinleşmiş oldu ve Çeşme’nin zeytinlikleri, ormanları, endemik türleri ile kıyı alanlarını tehdit eden “Talan Kanal Projesi” hukuken durdurulmuş oldu.
Konuyla ilgili açıklama yapan Çeşme Çevre Derneği, “Bu zafer sadece bir dava kazanımı değil, yaşamı ve doğayı savunma kararlılığımızın sonucudur. Çeşme’de talana geçit yok” mesajı verdi.
Tarihi bir zaferle sonuçlandı
Çevre Çevre Derneği açıklamasında şu ifadeler kullanıldı:
“Bizler, Çeşme Çevre Derneği’nin de davacılar arasında yer aldığı çevre ve yaşam savunucuları olarak; doğamızı, kıyılarımızı, ormanlarımızı ve çocuklarımıza bırakacağımız yaşam alanlarını korumak için verdiğimiz mücadelenin tarihi bir zaferle sonuçlandığını kamuoyuna gururla duyuruyoruz.
Bu zafer sadece bir dava kazanımı değil, aynı zamanda yaşamı, doğayı ve geleceğimizi savunma kararlılığımızın bir sonucudur. Davanın açılmasına katkı sunan tüm kurumlara, sivil toplum kuruluşlarına, meslek odalarına, bilim insanlarına ve hukukçularımıza yürekten teşekkür ediyoruz. Çeşme’de Ranta ve Talan Projelerine Geçit Yok! Doğayı Savunmaya Devam Edeceğiz!”