Dünya genelinde binlerce öğrencinin katıldığı eleme aşamalarını geçerek Barselona’daki finale davet edilen Atlas ve Sidar Cem, STEM (Bilim, Teknoloji, Mühendislik, Matematik) disiplinlerinin öne çıktığı yarışmada matematikte üstün performanslarıyla öne çıktı. Uluslararası jüri tarafından değerlendirilen sınavlarda, problem çözme, hızlı düşünme ve analitik zeka alanlarında tam puan aldılar.
Atlas Haser’den istikrarlı bir başarı öyküsü
Henüz 12 yaşında olan Atlas Haser, sadece STEM Olimpiyatları’nda değil, bu yılın başında Dubai’de düzenlenen FISO (Future Intelligence Students Olympiad) finallerinde de matematikte dünya birinciliği elde etmişti. Barselona’daki başarıyla adeta zirveyi pekiştiren Atlas, aynı yarışmada bilim kategorisinde de Gümüş Madalya alarak çift madalyayla döndü.
Atlas’ın öğretmenleri, onun özellikle matematiksel modelleme ve mantık yürütme alanlarında yaşıtlarının çok önünde olduğunu belirtiyor.
Sidar Cem Kılagöz: 10 yaşında bir bilim şampiyonu
Daha 10 yaşında olan Sidar Cem Kılagöz, 4. sınıf kategorisinde matematik dalında birinci, bilim dalında ise Altın Madalya sahibi oldu. Sidar Cem’in ismi aslında yarışma dünyası için hiç de yeni değil. Daha önce Türkiye Ulusal Matematik Şampiyonası’nda birincilik, FISO olimpiyatlarında da hem matematik hem IQ kategorisinde altın madalya kazanmıştı.
Ailesi, Sidar Cem’in günde 3-4 saatini matematik problemleri çözmeye ayırdığını, kitap okuma alışkanlığı ve keşfetme merakı sayesinde başarısını sürekli artırdığını söylüyor.
Tayland ve Japonya’da da yarışacaklar
Atlas Haser ve Sidar Cem Kılagöz, bu ay içinde Tayland ve Japonya’da düzenlenecek olan uluslararası matematik yarışmalarına da katılacak. Öğrenciler, STEM Olimpiyatları’ndan aldıkları ivmeyle yeni başarılar için hazırlanıyor. Eğitim koçları, iki öğrencinin de uluslararası matematik olimpiyatlarına kalıcı şekilde damga vurabilecek yetenekteolduğunu ifade ediyor.
Türkiye'de eğitim sistemine ilham olabilir
Uzmanlara göre, Atlas ve Sidar Cem’in bu tür platformlardaki başarısı yalnızca bireysel değil, aynı zamanda ülkenin bilim ve teknoloji alanındaki potansiyeline dair umut veren bir tablo ortaya koyuyor. Genç yaşta yakalanan bu başarılar, hem eğitim sistemine ilham olabilir hem de yeni kuşakların bilimsel düşünmeye yönelmesini sağlayabilir.
