Mahkeme, Kayserilioğlu hakkında daha önce verilen mahkumiyet kararını kaldırarak, sanığın beraatine hükmetti. Kamuoyunun da takip ettiği davanın başlangıcı, Kayserilioğlu'nun röportajdaki ifadeleri sonrası hakkında başlatılan soruşturmaya dayanıyordu.
Soruşturma ve tutuklama süreci
Hukuki süreç, Dilruba Kayserilioğlu'nun İzmir'de bir sokak röportajına katılarak güncel konulara ilişkin görüşlerini belirtmesiyle başladı. Röportajın sosyal medyada yayınlanmasının ardından Kayserilioğlu'nun ifadeleriyle ilgili olarak "Cumhurbaşkanına hakaret" suçlamasıyla soruşturma açıldı. Soruşturma kapsamında polis tarafından gözaltına alınan Kayserilioğlu, sevk edildiği adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi. Kayserilioğlu'nun bir sokak röportajı sonrasında tutuklama tedbiriyle karşı karşıya kalması, çeşitli sivil toplum kuruluşları ve hukukçular tarafından ele alındı. Bu süreçte yapılan hukuki itirazlar neticesinde, Kayserilioğlu bir süre sonra tahliye edilerek davanın tutuksuz olarak devam etmesine karar verildi.
Yargılama ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması
Dilruba Kayserilioğlu'nun tutuksuz yargılandığı dava, İzmir'deki ilgili Asliye Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Türk Ceza Kanunu'nun 299. maddesinde düzenlenen Cumhurbaşkanına hakaret suçu kapsamında yapılan yargılama neticesinde mahkeme, Kayserilioğlu'nu 11 ay 20 gün hapis cezasına çarptırdı. Ancak mahkeme heyeti, verilen bu ceza için hükmün açıklanmasının geri bırakılması (HAGB) kararı uyguladı. HAGB kararı, sanığın belirli bir denetim süresi (5 yıl) boyunca kasıtlı yeni bir suç işlememesi durumunda, hakkındaki davanın düşmesi ve kararın adli sicil kaydına işlenmemesi anlamına gelmektedir. Kayserilioğlu ve avukatı Hüseyin Yıldız, bu kararın bir beraat olmadığını ve hukuki olarak tam bir aklanma sağlamadığını belirterek, karara itiraz etti ve dosyayı bir üst mahkemeye taşıdı.
Avukatın açıklamaları ve dava takibi
Dava sürecinin başından itibaren Dilruba Kayserilioğlu'nun avukatlığını üstlenen Hüseyin Yıldız, soruşturma ve kovuşturmanın tüm aşamalarını sosyal medya hesabı üzerinden kamuoyuyla paylaştı. Yıldız, müvekkilinin gözaltına alınmasından başlayarak tutukluluğuna, HAGB kararına ve son olarak beraat sürecine kadar olan tüm gelişmeleri düzenli olarak aktardı. Yaptığı paylaşımlarda, davanın hukuki boyutlarını ve atılan adımları takipçilerine bildirdi. Bu paylaşımlar, davanın kamuoyu tarafından daha yakından takip edilmesine olanak sağladı. Avukat Yıldız, özellikle itiraz süreçleri ve mahkeme günlerine ilişkin bilgileri paylaşarak şeffaf bir bilgilendirme yürüttü.
İtiraz sonucu gelen beraat kararı
İlk derece mahkemesinin verdiği hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına yapılan itiraz, bir üst mahkeme tarafından değerlendirildi. Dosyayı yeniden ele alan mahkeme, önceki kararı kaldırarak davayı esastan karara bağladı. Yapılan son duruşmada mahkeme, Dilruba Kayserilioğlu'nun üzerine atılı "Cumhurbaşkanına hakaret" suçunun yasal unsurlarının oluşmadığına hükmederek, sanığın beraat etmesine karar verdi. Bu kararla birlikte, daha önce verilen 11 ay 20 günlük hapis cezası ve HAGB kararı da ortadan kalkmış oldu. Avukat Hüseyin Yıldız, beraat kararını sosyal medya hesabından şu ifadelerle duyurdu: "Geçen yıl başlamıştı mücadelemiz. Önce tutukluluğu kaldırmıştık, şimdi ise BERAAT kararı… Müvekkilim, Dilruba Kayserilioğlu Cumhurbaşkanına Hakaret nedeniyle hakkında verilen mahkumiyet kararı kaldırılarak BERAAT kararı verilmiştir. Umarım tüm hukuksuzluklar son bulur.”
