MERT YASİN ALPDÜNDAR - Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Nisan ayı olağan meclis toplantısı, İzmir Ticaret Odası Meclis Salonu’nda gerçekleştirildi. EBSO Meclis Toplantısını EBSO Meclis Başkanı İbrahim Gökçüoğlu yönetti. 
EBSO Meclisi, Türkiye’nin önemli kadın girişimcilerinden olan Begüm Özdoğularlı, kurduğu eğitim kurumunda uyguladıkları eğitim modeli hakkındaki sunumuyla başladı. Sunumun ardından Özdoğularlı, EBSO meclis üyelerinin sorularını cevapladı. Ardından Et, Balık ve Su Ürünleri Sanayi Meslek Komitesi Başkanı Grubu Musa Nedim Anbar ve 52 Çok Amaçlı Bina ve İnşaat Faaliyetleri Sanayi Meslek Komitesi Başkanı Tuğrul Özbaş sektörleriyle alakalı sunumlar yaptı. Sunumların ardından ise EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar, konuşmasını gerçekleştirdi. 

‘SEÇİMİN İKİNCİ TURA KALMASI, SANAYİDEKİ BELİRSİZLİĞİ SÜRDÜRECEK’

Başkan Ender Yorgancılar, Türkiye’nin 2023 yılına seçim gündemiyle girdiğini söylerken, “2023 yılına seçim gündemiyle girdik. Herhalde dünyada bu kadar çok sanayi üretim endeksinin zikzak çeken başka bir ülkesi yoktur. Eğer bu seçimler ikinci tura kalırsa bu belirsizlik sürecek. Başkanlık seçiminde biliyorsunuz ki bütün atanmış üst düzey valiler, büyükelçilerin görev süresi bitiyor ve yerine yenilerinin atanması gerekiyor. Aynı zamanda bakanlarımızın atanması, onların alacağı kararlar ve uygulamaları gibi ülkemizi bir süreç bekliyor. O zaman bu zikzak hangi boyutta nereye doğru gideceğinin takdirini size bırakıyorum.” dedi. 

 

‘BU ŞARTLARDA ÜRETİM YAPANI ALKIŞLAMAK GEREKİR’

Elektrik ve doğalgaz fiyatlarındaki artışın üretimin önündeki en büyük engellerden biri olduğunu ifade eden Yorgancılar, “Üretimde en önemli girdi kalemlerimizden biri enerji. Küresel sürecin de tetiklemesi ile elektrik ve doğalgaz fiyatlarındaki artış üretimin önündeki en büyük engellerden biri. Nisan ayında doğalgaza konut ve sanayi için yüzde 20 indirim geldi. Bu hali ile sanayi özelinde kademe 1 fiyat tarifesi için 2022 yılı Nisan dönemine göre doğalgazda artış oranı yüzde 123, 2021 yılına göre yüzde 473’tür. Benzer şekilde, elektrik artışındaki oranlar da yüzde 26’ya yüzde 367’dir. 2021 Nisan Dolar/TL ortalaması 8 iken, 2023 Nisan ortalaması 19’dur. Üretici fiyat endeksi 2021 aynı döneminde yüzde 35 iken 2023’de yüzde 62’dir. Bu şartlarda üretim yapanı alkışlamak, takdir etmek, eksiklerini tamamlamak gerekir. Üstündeki yükleri artırmak amaç olmamalıdır.” diye söyledi. 

‘ACİLEN DAR BOĞAZ GİDERİLMELİ’

Finansman konusundaki sorunlarıda dile getiren Yorgancılar, “Ticari kredilerin mevduat içindeki payı yüzde 10,7 ile son yılların en düşük seviyesinde. Faizler ise 8,5 olan politika faizin 4 katına ulaşmış durumda. Bankalar artık kredi vermek istemiyor. Verse de çok maliyetli ve istenilen miktarda ve vadede almak imkansız. Piyasadaki nakit sıkışıklığı her geçen gün artmaya devam ediyor. Şubat ayında Sayın Nebati Bakana da yaşanan sorunları açık ve net bir şekilde ifade etmiştim. Ancak, sorunlar artarak devam ediyor.İşletme sermayesi ihtiyaçlarını dahi karşılayamaz bir noktada, krediye ulaşamama devam ederse, dar boğazdan kaçınmak çok zor. KOBİ’lerin kredi olmaksızın yoluna devam etmesi mümkün görünmüyor. Seçimlere kadar kimse iş yapmasın mı isteniyor? Üretimi durduralım, ödemeleri yapmayalım mı? Net ihracatçı değilseniz Eximbank kredisi de kullanamıyorsunuz. Hatırlatmak isterim ki, ihracatımızın %80’i ara malı ithalatına bağımlı.Türkiye gerçeklerinden kopulduğu zaman, ne yazık ki olan üreticiye oluyor. Acilen yaşanan bu dar boğaz giderilmeli ve ihtiyacı olan krediyi alabilmelidir” diye belirtti. 

‘İHRACAT, PAZAR KAYBIYLA KARŞI KARŞIYA’

Üretimde sürdürülebilirliğin önündeki en büyük engellerden birinin de finansmana erişim ve döviz işlemlerinde serbest piyasa, serbest kur ve serbest kambiyo rejimine uygun olmayan uygulamalar olduğunu vurgulayan Yorgancılar, düzenlemelerin ihracatçıların önünü tıkadığının altını çizerken, “ Ancak, bir de verilerle ihracatçımızın haklı isyanını detaylandıralım. Türk Lirasının döviz karşısında aşırı değerlenmesi de, eksik değerlenmesi de sanayimize ve ekonomimize zarar verdiğinin altını sürekli çiziyoruz. Bu nedenle, para ve kur politikalarımızın Türk Lirasının değerini; ihracatı veya ithalatı geçici olarak artırmasına neden olmayacak düzeyde yani gerçekçi değerde tutması gerekmektedir. Bakınız Dolar/TL Eylül 2022’de 18.28.  Nisan 2023’de ise 19,26 yani yüzde 5,4 artış söz konusu. EURO’daki artış ise yüzde 16’dır. Benzer şekilde, Eylül-Mart döneminde TÜFE yüzde 22,7, ÜFE yüzde 19 artmıştır. Aylardır artarak devam eden Dolar üzerindeki baskı, ihracatçıları zor durumda bırakmaktadır. Uzun bir süredir Dolar/TL 18-19 bandında tutulmaya çalışılırken, bugün aslında en az 22-23 TL bandında olması gerekirdi. Öyle olmadığı için de, ihracatçılarımız maliyetten dolayı pazar kaybı ile karşı karşıyadır” diye konuştu. 

’TÜRKİYE CUMHURİYETİ VATANDAŞLARINA YAKIŞAN BİR SEÇİM OLMALI’

Seçim konusunadaki temennilerine de değinen Ender Yorgancılar, ”Seçim süreci yaklaşıyor. Tek temennim, ülkemize yakışan güzel bir seçimin olması. Kim kazanırsa kazansın, Türkiye Cumhuriyeti kazanacaktır. Halkın tercihine hiç kimsenin müdahale etme hakkı yoktur. Verilen karara saygı duymak mecburiyetindeyiz. Bütün liderler bugün, kendilerini, projelerini, beklentirini halka anlatıyorlar. Ama netice itibariyle oyu atacak olan bizleriz. Herkes oyunu gidip, atacak. Güzel bir seçim nasıl olur? Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına yakışan bir şekilde, birbirini proveke etmeden. Birbirimizi kutuplaştırmadan. Herkesin en önemli beklentisi bu. Sayın Kılıçdaroğlu, deprem bölgesini ziyaret ederken ‘bu adam dua okumasını bilmiyor’ dendi. Bu provakasyondan başka bir şey değil. Bunlar bizi bölmek için yapılan şeyler. Biz bunları aştık. Aşmış olmamız lazım.” ifadelerini kullandı. 

‘ET FİYATLARI DAHA DA ARTABİLİR’

02 Et, Balık ve Su Ürünleri Sanayi Meslek Komitesi Başkanı Grubu Musa Nedim Anbar ise, sektörüyle alakalı olarak sunum yaptı. Dünyada et tüketiminin 43 kilogram olduğu bilgisini veren Ambar, Türkiye’de bu oranın dünya ortalamasının altında kaldığını dile getirdi.  Et fiyatlarının da yerine oturmadığını dile getiren Ambar, önümüzdeki günlerde fiyatlarda artış beklediklerini söyledi. Toplumun en küçük noktasına kadar proteini ulaştırmak gerektiğini vurgulayan Ambar, bunun sağlanabilmesi için yem fiyatlarında destek sağlanması, yerli türlere verilen önemin arttırılması, Toprak Mahsulleri Odası’nın yem satışı faliyetlerinde bulunması ve meyve-sebze artıklarından yararlanılması gerektiğini belirtti. 

‘TÜRKİYE’DE YETİŞTİRİCİLİK, AVCILIĞI GEÇTİ’

Su ürünleri konusuna da değinen Anbar, ”Maalesef aşırı avcılık nedeniyle su ürünleri arzu edilen miktarda temin edilemiyor. Çevresel kirlilik inanılmaz boyutlarda. Atık adacıkları oluşmaya başladı. Aşırı bilinçsiz avcılık stokları azaltıp, bazı türlerin yok olmasına neden oluyor. O nedenle su ürünleri üretiminin yaygınlaşması gerekiyor.” diye konuştu. Türkiye’de yetiştiricilikten elde edilen balık miktarının, avcılıkta elde edilen balık miktarını geçtiği bilgisini veren Anbar,  “Doğaya özen göstererek su ürünleri üretimi mutlaka yapılmak zorundadır. Türkiye yetiştiricilikten elde edilen balık, avcılıktan elde edileni geçti. 2021 yılı itibariyle avcılıkta 328 bin ton, üreticilikte ise 471 bin ton su ürünü elde edildi. Şu anda 1 milyar 400 bin civarında ihracatımız var ve bu giderek artıyor.” ifadelerini kullandı. 

Editör: Mert Alpdündar