İsmail Küçükkaya Halk TV'den ayrıldı mı?
İsmail Küçükkaya Halk TV'den ayrıldı mı?
İçeriği Görüntüle

Türkçe rap sahnesinin "Psikopat Yazar" lakaplı efsanevi ismi Sansar Salvo (Ekincan Arslan), dün gece sosyal medyanın en çok konuşulan ve endişe yaratan konusu haline geldi. Özellikle X (eski adıyla Twitter) ve Instagram platformlarında hızla yayılan ve kaynağı belirsiz olan "Sansar Salvo intihar etti" şeklindeki iddialar, sanatçının on binlerce hayranını derin bir üzüntüye ve paniğe sevk etti. Kısa süre içinde sanatçının adıyla açılan etiketler, on binlerce paylaşımla Türkiye gündeminin üst sıralarına tırmandı. Bu asılsız haber dalgası, bilgi kirliliğinin ve sosyal medyanın gücünün ne denli tehlikeli olabileceğini bir kez daha gözler önüne serdi. Hayranları, sanatçının geçmişte yaşadığı zorlu sağlık sorunlarını da hatırlayarak, endişe dolu mesajlarla bilgi almaya çalıştı.

Avukatı ve menajerinden jet hızında yalanlama

Hayranları arasında büyüyen endişe ve bilgi kaosunun ardından, Sansar Salvo'nun ekibinden beklenen resmi açıklama gecikmedi. Sanatçının avukatı ve menajeri tarafından yapılan ortak yazılı bir açıklama ile sosyal medyada dolaşan iddiaların tamamının asılsız olduğu net bir dille ifade edildi. Açıklamada, "Müvekkilimiz Ekincan Arslan hakkında bazı basın ve sosyal medya mecralarında yer alan 'intihar ettiğine' dair haberler gerçeği yansıtmamaktadır. Müvekkilimiz sağlıklıdır ve söz konusu iddialar tamamen asılsızdır. Kamuoyunun yanlış yönlendirmesini önlemek adına bu açıklamanın yapılması zaruri olmuştur" denildi. Bu açıklama, derin bir nefes alan hayranlarını rahatlatırken, aynı zamanda bu tür yalan haberleri yayanlara karşı yasal yollara başvurulabileceğinin de sinyalini verdi. Açıklama, sanatçının sağlık durumunun iyi olduğunu teyit ederek, saatler süren belirsizliğe son noktayı koydu.

Kadıköy Acil'den çıkan 'Psikopat Yazar': Sansar Salvo kimdir?

Bu üzücü olayla bir kez daha gündeme gelen Sansar Salvo, gerçek adıyla Ekincan Arslan, 18 Ağustos 1989'da İstanbul Kadıköy'de dünyaya geldi. Rap müziğe olan ilgisi çok küçük yaşlarda başlayan Arslan, 2000'li yılların başında Türkçe rap'in kalesi olarak kabul edilen Kadıköy'de, efsanevi Kadıköy Acil oluşumu içinde kendini gösterdi. Henüz 15-16 yaşlarındayken yazdığı derinlikli ve karanlık sözlerle dikkat çeken Sansar Salvo, özellikle "Psikopat Yazar" gibi parçalarıyla underground rap dinleyicisinin zihninde silinmez bir yer edindi. Onun lirikleri, yaşıtlarının çok ötesinde bir olgunluk, gözlem gücü ve edebi derinlik barındırıyordu. Bu dönemde internet üzerinden yayınladığı şarkılarla kendi dinleyici kitlesini yarattı ve kısa sürede Türkçe rap'in en yetenekli genç kalemlerinden biri olarak kabul edildi.

Kanserle savaşı ve küllerinden doğuşu

Sansar Salvo'nun kariyeri ve hayatı, 2010 yılında aldığı kanser teşhisiyle bambaşka bir yola girdi. Müzik kariyerinin zirvesine doğru tırmanırken karşılaştığı bu amansız hastalık, onu uzun bir süre stüdyolardan ve sahnelerden uzak bıraktı. Bu süreçte gördüğü ağır tedaviler, hem fiziksel hem de zihinsel olarak zorlu bir mücadele vermesine neden oldu. Ancak Sansar Salvo, bu savaştan bir galip olarak çıkmayı başardı. Hastalığı yendikten sonra, 2013 yılında çıkardığı "24. Şarjör" albümü, onun için adeta bir küllerinden doğuş hikayesiydi. Bu albüm, hem hayata yeniden tutunmasının hem de müziğe olan tutkusunun bir manifestosu niteliğindeydi. Albümdeki şarkılarda yaşadığı zorlukları, hayata bakışını ve mücadelesini samimi bir dille anlatan sanatçı, dinleyicileriyle çok daha derin bir bağ kurdu. Bu geri dönüş, onun sadece yetenekli bir rapçi değil, aynı zamanda ilham verici bir mücadele insanı olduğunu da kanıtladı.

Türkçe rap'te 'storytelling' ekolünün öncüsü

Sansar Salvo'yu Türk rap müziğinde farklı bir yere koyan en önemli özelliği, "storytelling" yani hikaye anlatıcılığı tarzındaki ustalığıdır. Pek çok rapçinin aksine, o şarkılarında sadece kafiye ve ritim üzerine odaklanmaz; bir roman veya kısa film gibi başı, gelişmesi ve sonu olan, dinleyiciyi içine çeken hikayeler anlatır. Bu tarzın en bilinen örneklerinden biri, Şehinşah ile yaptığı düet olan "Duygusal Olmaya Gerek Yok" parçasıdır. İki farklı karakterin gözünden anlatılan bu hikaye, Türkçe rap'in en kült parçaları arasında yer alır. Benzer şekilde, Elçin Orçun ile düet yaptığı "180 km." şarkısı da bir yol hikayesini dinleyicinin zihninde canlandıran sinematografik bir anlatıma sahiptir. Onun bu yeteneği, dinleyicinin müziği sadece duymasını değil, aynı zamanda "görmesini" ve yaşamasını sağlar. Bu nedenle Sansar Salvo, lirikleri en çok analiz edilen ve üzerine konuşulan MC'lerden biridir.

Piyasaya damga vuran albümleri ve son çalışmaları

Kariyeri boyunca underground ruhunu korusa da ana akım müzik piyasasında da önemli başarılara imza atan Sansar Salvo, müziğini geniş kitlelere ulaştırmayı başardı. 2016 yılında çıkardığı "Yakında Sans" ve 2017'de yayınlanan "Şimdi Sans" albümleri, onun müzikal evrimini ve değişen sound'unu gözler önüne serdi. Bu albümler, hem dijital platformlarda hem de müzik marketlerde yer alarak ticari bir başarı da yakaladı. Özellikle "Yakında Sans", Türkçe rap'in ilk derleme albümlerinden biri olmasıyla da tarihe geçti. Son yıllarda farklı türlerden müzisyenlerle yaptığı iş birlikleriyle de dikkat çeken sanatçı, 2019 yılında alternatif rock grubu Pinhani'nin solisti Kaan Boşnak ile "Koptu Kayış" isimli bir parça yayınlayarak dinleyicilerini şaşırttı. Bu türler arası geçişler, onun müziğinin sınırlarını zorlamaktan çekinmediğini ve her zaman yenilik peşinde olduğunu gösteriyor. Hakkında çıkan asılsız haberler üzücü olsa da, yarattığı büyük etki, Sansar Salvo'nun Türkçe rap sahnesindeki sarsılmaz yerini bir kez daha teyit etmiş oldu.

Kaynak: HABER MERKEZİ