Sanal mecraların yaygınlaşmasıyla birlikte, finansal işlemler ve sanal altın alımı milyonlarca kişinin dikkatini çekiyor. Peki, sanal altın alımı dinen uygun mu? Din âlimleri bu konuda ne diyor?

Sanal Altın Alımı ve Dini İzahı

Son dönemde, insanlar paranın değerini korumak için genellikle altına yatırım yapmaya yöneliyorlar. Bankaların sunduğu altın hesapları bu yatırımı oldukça kolay hale getiriyor. Sanal altın alımı pratik ve yaygın bir uygulama haline geldi. Ancak, bu işlemin dini boyutu hakkında birçok kişinin kafasında soru işaretleri bulunuyor. İslam âlimleri sanal altın alımını nasıl değerlendiriyor?

Dinî Açıdan Sanal Altın Alımı ve Temel Kuralı

Altın ve gümüş alım-satımında dikkate alınması gereken temel bir kural bulunuyor: Bu işlemlerde ödemeler peşin olmalıdır. Yani, mal alındığı anda bedel de ödenmelidir. Bu kural ticari uygulamalardan farklıdır ve özellikle altın veya gümüş ticareti yapanları ilgilendirir. Aksi takdirde, bir tarafın bedeli daha sonra ödeme durumunda bu işlem faize dönüşebilir. Dolayısıyla, vade farkı olsa dahi altının veresiye alım-satımı caiz değildir.

Hz. Peygamber'in Görüşü

Hz. Peygamber'in aktarıldığı rivayete göre:

"Altına karşılık altın, gümüşe karşılık gümüş, buğdaya karşılık buğday, arpaya karşılık arpa, hurmaya karşılık hurma, tuza karşılık tuz; cinsi cinsine birbirine eşit ve peşin olarak satılır. Malların sınıfları değişirse peşin olmak şartıyla istediğiniz gibi satın." (Müslim, Müsâkât, 81 [1587]; bkz. Buhârî, Büyûʽ, 74-82 [2170-2187]).

Kredi Kartı ile Altın Alımı ve Dini Değerlendirme

Kredi kartıyla altın alımı veya satımı durumunda, eğer taraflar (banka ve alıcı) anında ödemeyi gerçekleştiriyorsa, dinen uygun olabilir. Din İleri Yüksek Kurulu'na göre, banka, altın satış bedelini kişinin hesabına hemen aktarıyorsa, bu işlem caiz kabul edilebilir. Fakat eğer altın bedeli hemen ödenmez ve sonradan yapılırsa, bu durum veresiye işlemine dönüşeceği için caiz olmaz. Her koşulda altın alım-satımı peşin ödemeyle yapılmalıdır.

Kaynak: HABER MERKEZİ