Çeşme Çevre Derneği, teknik direktör Emre Belözoğlu tarafından Çeşme Boyalık’ta satın alınan ve milyonlarca dolara satılan ikiz villaların tarihi bir Roma hamamının bulunduğu SİT alanı üzerine inşa edildiğini açıkladı.
Dernekten yapılan yazılı açıklamada, söz konusu arsanın inşaatı sırasında tarihi bir Roma hamamı kalıntısının gün yüzüne çıktığı ve bu nedenle alanın 3. derece arkeolojik SİT alanı olarak tescillendiği belirtildi. Ancak bu tescil, inşaatı durdurmak yerine "koruma kisvesi" altında sürdürülen bir yapılaşmayla sonuçlandı.
“Camla sergilendiği gösterildi, ama ticari amaçla kullanıldı” diyen dernek yetkilileri, villaların temel kazısı yapılmadan çelik konstrüksiyonla inşa edildiğini, zeminlerin camla kapatılarak kalıntıların görünür hale getirildiğini ancak bunun gerçek bir koruma faaliyeti değil, ticari bir vitrin olduğunu savundu.
Dernek, inşaatın ilk günlerinden bu yana Kültür ve Turizm Bakanlığı, İzmir Valiliği, İzmir Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu ve Çeşme Belediyesi’ni defalarca uyardıklarını ve ellerindeki harita, rapor ve belgelerle alanın yapılaşmaya uygun olmadığını kanıtladıklarını belirtti.
Çeşme Çevre Derneği tarafından yapılan açıklama şöyle:
Çeşme’nin doğası, tarihi ve kültürel mirası bir bütündür. Hiç kimseye milyon dolarlık ayrıcalıklar sağlansın diye bu bütünlük feda edilemez! Sayın Belözoğlu, villaları temel kazmadan çelik konstrüksiyonlarla inşa ettirmiş, kalıntılar cam zeminle sergilenmiş gibi gösterilmiştir. Ancak bu durum, kalıntıların korunması değil, tarihi alanın ticari amaçlarla dönüştürülmesidir.
Çeşme Çevre Derneği Olarak Defalarca Uyardık
Derneğimiz bu durumu, inşaatın başladığı ilk günden itibaren ilgili koruma kurullarına, bakanlıklara, belediyeye ve savcılıklara defalarca iletmiştir. Elimizdeki haritalar, tescil belgeleri ve arkeolojik raporlarla bu alanın inşaata uygun olmadığını belgeleriyle kanıtladık. Ancak hiçbir kamu kurumu bu konuda gereğini yapmamış, göz göre göre bir arkeolojik alan sermaye lehine dönüştürülmüştür.
Kamu Yararı Yine Göz Ardı Edildi
Bu olay, yalnızca tarihi değerlerin değil, kamunun bilgi alma ve denetim hakkının da yok sayıldığını göstermektedir. Satışın detayları, villaların kime ve hangi bedelle satıldığı, vergiye tabi olup olmadığı hâlâ kamuoyundan gizlenmektedir.
ÇAĞRIMIZDIR:
• Kültürel mirasların bu şekilde sermaye projelerine dönüştürülmesine sessiz kalınmamalıdır.
• Başta Kültür ve Turizm Bakanlığı, İzmir Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu, İzmir Valiliği, Çeşme Belediyesi olmak üzere tüm yetkilileri göreve çağırıyoruz.
• Bu dosya yeniden incelenmeli, gerekli soruşturmalar başlatılmalı, alanın eski statüsüne iadesi sağlanmalıdır.
