Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Mustafa Şentop, 1981’de Reagan’ın sözde Ermeni Soykırımına dair yaptığı açıklamayı hatırlatarak, “Türkiye-ABD ilişkileri bundan ne fayda görmüştür? Ne elde etmişlerdir? Ayrıca bu sorunun çözümü bakımından gerek Ermenistan gerekse dünyanın farklı bölgelerinde yaşayan Ermenilere ne faydası olmuştur bu açıklamanın? Hiçbir faydası yoktur“ dedi.
TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Ermeni Terör Örgütü ASALA tarafından şehit edilen diplomatlar ve ailelerinin Cebeci Asri Mezarlığındaki kabirlerini ziyaret etti. Şentop, şehitlerin mezarlarına tek tek karanfil koydu. Şentop burada yaptığı konuşmasında Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) Türkiye’de hukuken kurulmuş bir parti olmasına rağmen Türkiyeli bir siyasi parti gibi konuşmadığını belirterek, “Söylemlerini buna göre ne zaman Türkiye’nin hasımları, düşmanları Türkiye aleyhine açıklamalar yapıyorsa, bir tavır içerisine giriyorsa HDP’nin de onlarla hareket ettiğini maalesef görüyoruz” diye konuştu.
“ABD yönetiminin 'Soykırım' konusunda bir ifadede bulunacağına dair haberler yer alıyor” diyen Meclis Başkanı Şentop, bu olayım tamamen siyasi olduğunu söyledi. Parlamentolarda milletvekillerinin bu tarihi olayla ilgili bir bilgi sahibi olması, bazı tarihçilerin bu belgeleri incelemesi ve daha sonra bir kanaate sahip olması olmasının söz konusu olmadığını söyledi.

“Biden’ın bu konuda arşiv çalışmaları yapıp fikir değişikliğine sahip olduğuna inan kimse yoktur””
Eski Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Reagan’ın “Ermeni Soykırımı” ifadelerini kullanarak bir açıklama yaptığını hatırlatan Şentop, “O tarihten bu yana Amerikan Başkanları soykırım ifadesini kullanmadan açıklama yapıyorlardı. Yeni Başkan’ın veya yeni yönetimin bu konuda önemli arşiv çalışmaları yapıp da yeni belgelere ulaşıp da bir fikir değişikliğine sahip olduğuna herhalde dünyada da Amerika’da da inanan kimse yoktur. Birtakım lobilerle olan ilişkiler bağlamında birtakım farklı siyasi kararlara ulaşıyor” değerlendirmesini yaptı.

“ABD 1981’de Başkanı Reagan açıklama yaptığında ne fayda görmüştür? Türkiye-ABD ilişkileri bundan ne fayda görmüştür? Ne elde etmişlerdir? Hiçbir faydası yoktur”
Türkiye-ABD ilişkilerinin geldiği noktanın “Ermeni Soykırımı” açıklamalarında kullanıldığını düşündüğünü ifade eden Şentop, bu tartışmanın hiçbir bakımdan, hiçbir ülkeye hiçbir topluma ve hiçbir tarihe katkısı olmadığını ifade etti. Şentop, Türkiye’nin bu tür açıklamalardan bir zarar görmediğini belirterek, “1981’de Reagan böyle bir açıklama yaptı. O tarihten bu yana Türkiye hangi zararı görmüştür? O günün Türkiye'si ile bugünün Türkiye'si mukayese ettiğimizde çok daha güçlü, çok daha itibarlı, sözü geçen bir Türkiye tablosu ile karşı karşıyayız. Peki ABD 1981’de Başkanı Reagan açıklama yaptığında ne fayda görmüştür? Türkiye-ABD ilişkileri bundan ne fayda görmüştür? Ne elde etmişlerdir? Ayrıca bu sorunun çözümü bakımından gerek Ermenistan gerekse dünyanın farklı bölgelerinde yaşayan Ermenilere ne faydası olmuştur bu açıklamanın? Hiçbir faydası yoktur” şeklinde konuştu.

“Dünyada, 1915 olaylarını konuşanlar-yazanlar arasında tarihçiler yoktur”
Tarihe ait bu konunun tarihçiler tarafından tartışılması gerektiğini dile getiren Şentop, “Bugün Türkiye’de, ABD’de, Avrupa’da, 1915 olaylarını konuşanlar, bu konuda yazanlar, akademisyenler arasında da tarihçiler değildir. Adı öne çıkan birçok kişi ya hukukçudur, ya avukattır, ya edebiyatçıdır, ya sosyologdur. Tarihçi yoktur. Niye? Çünkü tarihçilerin kullandığı malzemeler delil olarak ele aldığı şeyler üzerine fikir ve kanaat inşa ettiği hususlar, diğerleri gibi değildir. Onlar belgelere kanıtlara dayanarak ve mümkün olduğu kadar bunların tamamını görerek bir kanaat tasvir ederler” ifadelerini kullandı.
Meclis Başkanı, Türkiye olarak “Ermeni Soykırımı” konusunda çekinceleri olmadığını, o zaman Başbakan olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2005’te Ortak Tarih Komisyonu teklifiyle ortaya koyduklarını belirtti.
Şentop konuşmasının devamında şunları söyledi:
“Bunun bir kere tamamen siyasi bir karar olduğunu söyledik ama sonrası bakımından böyle bir açıklama varsayalım ki olursa. Ki o da tam net değil. Olduğu takdirde de sadece bir siyasi açıklama olarak kalacaktır. Altında bir hukuki temel yoktur. Ama sonuç itibariyle Türkiye arasındaki ilişkileri olumsuz etkileyeceğini ifade etmek isterim.”