Haber/ Murat ERVİN 
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu’nun, köprü geçiş ücretini Euro olarak açıklamasının ülke egemenliğine ters düştüğünü belirten CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan, “Siz kimin cebine hizmet ediyorsunuz?” dedi. Berat Albayrak’ın ‘dolarla mı maaş alıyorsunuz’ sözünü hatırlatan Bakan, “Evet vatandaş dolarla maaş almıyor ama görüldüğü üzere masrafları döviz cinsinden ödüyor. AKP iktidarı, halka sürekli “döviz bozdurun” çağrısı yaparken, hazine garantisi sağlayarak projenin karını şirketlere; zararını vergi veren yurttaşlara yüklüyorlar” ifadelerini kullandı.

VERGİLER TARİKATLARA

Önceki yıllarda ödenen vergilerin yol, su, elektrik olarak geri döndüğünü fakat şimdi bu vergilerin saraylara, uçaklara, yandaşlara ve tarikatlara gittiğini belirten Murat Bakan şöyle konuştu: “Geçiş garantili sömürü projeleriyle bir avuç rant çetesi kârina kâr eklerken, vatandaşın çocuğu ev, yurt bulamadığı için parktaki banklarda sabahlıyor. Şimdi buradan köprünün geçiş ücretini göğsünü gere gere Euro cinsinden açıklayan Bakan Karaismailoğlu`na sormak lazım; ‘Siz bu ülkenin mi temsilcisisiniz? Kimin cebine hizmet ediyorsunuz?”

‘EGEMENLİK SEMBOLÜDÜR’

Bayrak ve paranın bir ülkelerin egemenlik sembolü olduğunun altını CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan, Türkiye’de uzun zamandır mevduatların yüzde 50’sinden fazlasının döviz cinsinden. Olduğunu hatırlattı. Bakan, “Demek ki dünyaya “Eyyy” demekle, parmak sallamakla olmuyor! Önce egemenlik sembolü paranın değerini korumanız gerekiyor. Yerli ve milli olmakla övünen AKP hükümeti, Türkiye Cumhuriyeti sınırları içindeki bir köprünün geçiş ücretini döviz cinsinden belirliyor. Gıda fiyatlarındaki fahiş artışın nedenini etiketlerde arayan AKP iktidarı, sorunun kaynağı için nereye bakması gerektiğini dahi bilmiyor” diye konuştu

GARANTİLİ SÖMÜRÜ PROJESİ

Yapılan sözleşmelerde o ülkenin para biriminin kullanılması gerektiğini ve sözleşme yaparken ulusal mahkemelerin yetkisinin kabul etmek gerektiğini aktaran Bakan sözlerini şöyle tamamladı: “Sayıştay raporları, köprü projelerine benzer şekilde şehir hastaneleri ve İngiliz mahkemeleri arasındaki dikkat çeken ilişkiyi ortaya koymuştu. Buna göre yap işlet devret modeliyle yapılan şehir hastaneleri ile ilgili uyuşmazlıklarda yetkili Londra Tahkim Mahkemesi olarak belirlenmişti. Uyuşmazlıkların çözümünde neden yabancı bir hukuka göre uyuşmazlığın çözülmesi ihtiyaç duyuluyor? Şahsım iktidarının hazine garantili sömürge projelerine ve Kanal İstanbul özelindeki eleştirilerimize karşılılık “söke söke sizden bu paraları uluslararası tahkim yoluyla alırlar” sözleriyle halkın cebinden çıkacak paraya karşılık kimlerin yanında yer aldığını da yeniden hatırlatayım.”