Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Kırklareli'de çiftçilerle buluşma toplantısı gerçekleştirdi. Davutoğlu konuşmasının ardından çiftçilerin sorularını ve taleplerini dinledi.
“Çiftçilerin feryadına kulak verilmesi lazım”
Türkiye'nin her yerindeki esnafın feryat ettiğini söyleyen Davutoğlu, “Mesela çiftçilerimiz kışın feryat ediyorsa anlarsınız; hasat bitmiştir, belki ellerindeki imkan daralmıştır. Ama hasadın ortasında çiftçi feryat ediyorsa, bu feryada kulak vermek lazım. Bu bağlamda kapsamlı bir kırsal dönüşüm, tarım stratejik eylem planına çalışıyoruz. Bunu büyük ölçüde de tamamladık, birkaç hafta içinde açıklayacağız. Ancak bunu açıklamadan önce çiftçilerimizi dinlemek istedik” şeklinde konuştu.
“Gençler çiftçilikten kaçıyor”
En dikkat çekici hususlardan birisinin de artık ‘genç çiftçi' kavramının neredeyse kalmamış olması, gençlerin çiftçilikten kaçması olduğunu dile getiren Davutoğlu, “Demek ki biz anlatamadık gençlerimize tarımın, ziraatın, hayvancılığın, gıdanın dünyanın en stratejik sektörü olduğunu… Pandeminin dünyaya öğrettiği şey şu: En kritik sektör sağlık, ikincisi de tarım” açıklamasında bulundu.
“Halk sandıkta hesap soracak”
Çiftçinin girdisinin, getirisinden çok daha fazla olduğunu vurgulayan Davutoğlu, şu ifadeleri kullandı:
Geçen seneden bu seneye bakliyat, hububat fiyatlarında ortalama yüzde 30-32 civarında bir artış var. Peki mazot kaç arttı? Yem kaç arttı? Gübre kaç arttı? Ekipman kaç arttı? Hepsi yüzde 75-80… Bu fiyat niye artıyor? Niye mazot artıyor? Niye gübre artıyor?
Hani giden Hazine ve Maliye Bakanı vardı ya, ‘dövizle mi maaş alıyorsunuz' diyen. E mübarek, sen tabi rahat eldesin, bilmiyor olabilirsin de şimdi kaybolup gittin, kimse senden hesap soramıyor. Halk sandıkta soracak.
“Çiftçiler çift taraflı baskı altında”
Çiftçinin mazotu ve gübreyi dolarla aldığına işaret eden Davutoğlu, eski Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ı şu sözlerle eleştirmeye devam etti:
Sen Merkez Bankası'nda yanlış bir adım atıp rezervleri tükettiğinde dolar fırlıyor, mazot fırlıyor, gübre fırlıyor, yem fırlıyor, ekipman fırlıyor, girdi yükseliyor. Çiftçi o girdi fiyatlarının üçte biri kadar fiyat artışı alıyor, sen onunla bile memnun olmuyorsun, bir de ithalatla çiftçiyi terbiye etmeye çalışıyorsun…
Devlet böyle mi yönetilir, ziraat böyle mi yönetilir? Çift taraflı baskı. Hem girdi fiyatları arttığı için çiftçi üzerinde bir baskı var, bir de ithalatla ikinci bir baskı.
“Yanlış politikalarınız yüzünden girdi fiyatları yükseliyor”
“O kadar kötü bir ekonomi yönetimi var ki, o ekonomi yönetiminin maliyetini çiftçiye, esnafa, emekliye ödetiyorlar” ifadelerini kullanan Davutoğlu, şunları belirtti:
Fiyat yükseliyorsa sebebi çiftçinin fazla bir şey talep etmesi değil; fiyat yükseliyorsa, sizin yanlış politikalarınız yüzünden girdilerin fiyatlarının yükselmesi. Trakya'da dahi çiftçimizin yüzü gülmüyorsa, gerçekten yoğun kuraklığın yaşandığı yerlerde çiftçilerimiz neler çekiyor…
120 milyar Türk Lirası kredi borcu var çiftçinin, 8 milyarı tarım kredi kooperatiflerine. 2021 bütçesinde çiftçilerimize verilen destek rakamı 22 milyar Türk Lirası. Beş, altı müteahhite verilen rakam, 30 milyar Türk Lirası. Bu nasıl bir adalet duygusu?
“Kanal İstanbul tarımı çok olumsuz etkileyecek”
Kanal İstanbul Projesi'nin tarıma olumsuz etkisi olacağını belirten Davutoğlu, “Kanal İstanbul yapıldığında buraların toprağı ve yeraltı suları da dahil olmak üzere, ayrıca da gıda tedarik yolları tarımı çok olumsuz etkileyecek” değerlendirmesinde bulundu.
