Sözlerine Atatürk’ü Anma Haftasının önemine değinerek başlayan Gruşçu, "Atatürk, dünyanın mazlum ülkelerine örnek olmaya devam ediyor. Düşünceleriyle, mücadelesiyle, öngörüleriyle dünyada ender liderlerden biri. Düşmanının dahi saygı gösterdiği bir isim. 82 yıldır Atatürk’ü unutmadık. Dünya da unutmadı. Cumhuriyeti kurarken, “Cumhuriyet bilhassa kimsesizlerin kimsesidir” dedi. Bu tesadüfi bir cümle değil. Hiç kimse kendini öteki olarak görmesin diye bu sözü söyledi. Bizim mücadelemiz Mustafa Kemal Atatürk’ün bıraktığı mücadeleyi büyütmektir. Cumhuriyeti demokrasiyle taçlandıracağız. Biz onu rahmet, şükran ve minnetle anıyoruz." dedi.

İzmir’de yaşanan deprem felaketi hakkında düşüncelerini paylaşan Gruşçu, "Öncelikle depremde yaşamını yitiren vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet yakınlarına sabır ve başsağlığı diliyorum. Biz, enkazdan sağ çıkarılan ve evleri hasar gören vatandaşlarımızın sorunlarını süratle çözmeye devam ediyoruz. Deprem için toplanan vergilerin, AVM’ye dönüştürülen deprem toplanma alanlarının, ilgili kurum ve kuruluşlardaki liyakatsizliklerin, deprem ülkesi olduğumuz gerçeğini unutanların hesabının sorulması gerekmektedir. Unutmamamız gereken yegane gerçek; öldüren deprem değil, depreme karşı kayıtsızlıktır!" diye konuştu.

"Depremin katilleri bellidir!"

Gruşçu depremde her ölümün bir cinayet olduğunu, katillerin isim isim belli olduğunu ifade ederek "Katiller, bilim insanlarının uyarılarına kulaklarını tıkayan devlet yöneticileridir. Oy uğruna imar affı çıkartıp mezar olacak binaları yasal hale getirenlerdir. İmar yasasını 11 yılda 164 kez değiştirenlerdir. 21 yıldır depreme dayanıklı binaların yapılması için toplanmış vergileri, kestirme yoldan oy getirecek başka işlere harcayanlardır." ifadelerini kullandı.

"Fay yasasının arkasındayız"

TMMOB'un yıllardır fay yasası gerektiği konusunda uyardığını hatırlatan Gruşçu "Jeoloji mühendisi milletvekilimiz Müzeyyen Şevkin, TMMOB’un bu konudaki talebini kanun teklifi olarak hazırladı, 3 grup başkanvekilimizin de imzasıyla bu teklif 17 Temmuz günü Meclis Başkanlığı’na teslim edildi. O günden beri bu teklif görüşülmeyi bekliyor. Tüm siyasi partilere çağrımızdır. Fay yasasının arkasındayız. TMMOB’u, üniversiteleri, sivil toplumu dinleyin, siz getirin, parlamento oy versin." dedi.

"Deprem vergileri nerelere harcandı?"

Gruşçu sözlerini şöyle sürdürdü: "Felaketler yaşanmaması için önlem almakla yükümlü olanlar, yıkımda sahneye çıkıp alkış peşinde koşuyor. Siyasi bedeli olmayan enkazlarda siyasi şovlar devam ediyor. 1999 yılından bu yana toplanan deprem vergileri nerede, kim kullandı, nerelere harcandı? Bunun açıklanmasını bekliyoruz. Yaşanan her deprem sonrası ‘mış gibi’ yapılıyor. Biz CHP olarak meclisi deprem gibi siyaset üstü bir konuda çalıştırmak istiyoruz. Ancak iktidar bunu engelliyor. 2003 yılından bu yana deprem ile ilgili 58 araştırma önergesi iktidarın oylarıyla reddedilmiş. Bir kısmı da Meclis Başkanlığı tarafından işleme dahi alınmamış. İktidarın çözüm üretemediğini yaşadığımız acı tecrübelerle görüyoruz. Artık somut adımlar atılması gerekiyor."

"Ülkeyi arpalığa çevirdiler"

 CHP'nin ülkeyi arpalığa çevirenleri deşifre etmesinden iktidarın rahatsızlık duyduğunu belirten Başkan Gruşçu "Arpalık Aile Şirketini deşifre ettik. Ülkeyi arpalığa çeviren dost, akraba, yandaş ne varsa ortaya çıkardık. Bunu da genel merkezimiz broşür haline getirdi. Bizim bu broşürlerimizi toplatmışlar. Neden rahatsız oldular? Çünkü gerçekler ortaya çıktı. Bu broşürde kimseye hakaret yok, hiçbir bilgi yanlış değil. Devleti arpalığa çevirirseniz biz bunu kamuoyuna duyuracağız." diye konuştu.

 Gruşçu "Bir kişi dört yerden maaş alır mı? Her birisi 15-20 bin lira. Bu ülkede bu kadar fakirlik varken biz bunu eleştirmeyecek miyiz? Hayır diyorlar, bunu yaparsanız cumhurbaşkanına hakaret etmiş olursunuz. Ne hakareti? Bunlar bu maaşları alıyorlar mı? Alıyorlar. Devleti arpalığa dönüştürdüler mi? Dönüştürdüler. Sanıyorlar ki biz bunu dillendirmeyeceğiz. 5-6 yerden maaş alacaksın, bunu eleştirdik diye cumhurbaşkanına hakaret diyeceksin. Asıl siz açlıkla, yoksullukla, işsizlikle mücadele eden vatandaşıma bu yaşam biçiminizle hakaret ediyorsunuz." ifadelerini kullandı.

 "AKP iktidarı ne yerlidir ne milli!"

 "Yerliyiz, milliyiz diyorlar değil mi? Ne yerliler ne de milliler! Son 8 ayda bu memleketin, 83 milyon vatandaşımın Londra'daki bir avuç tefeciye ödediği borç 728 milyar dolar." diyen Gruşçu şunları söyledi: "Cumhuriyet döneminin ithalat rekorlarını kırdık. Dünya buğday ithalatında birinciyiz. Pirinç ağırlıklı olarak Çin, İtalya ve Yunanistan’dan alındı. 2019 yılında 951 bin ton pamuk ithalatına 1,6 milyar doları yine yabancı ülke çiftçilerine ödemiş olduk. Şeker fabrikalarını özelleştirmenin ardından ise Brezilya, Cezayir ve Fas’tan 65 milyon dolarlık 169 bin ton şeker ithal ettik. 2019 yılında Uruguay, Brezilya ve Çekya’dan 689 bin büyükbaş hayvan ithal ederken, 82 bin baş koyun ithalatına 14 milyon dolar ödeme yaptık. Bu mu yerlilik, bu mu millilik? AKP'den ne yerli olur ne de milli! Bunlardan ancak israf ve iflas hükümeti olur!"

"Erken seçim vatandaşımın talebidir."

Erken seçim ihtimaliyle ilgili de konuşan Çağrı Gruşçu, Türkiye’nin yaralarını sarabilmesi ve yeni bir dönemin başlayabilmesi için erken seçimin şart olduğunu dile getirdi. Gruşçu "Bu ülke çok güçlü bir ülkedir. İnsan kaynağı ve ekonomik kaynaklar açısından çok zengin kaynaklara sahip bir ülkedir. Biz bu güçlü ülkenin kaynaklarını 83 milyon vatandaşımıza adaletle dağıtabiliriz. Cumhuriyet Halk Partisi olarak bu işte ne kadar liyakat sahibi olduğumuzu, il ve ilçe belediyelerimizle göstermeyi başardık. AKP’den devraldığımız bütün belediyelerde israfın ne kadar üst seviyede olduğunu görmüş olduk. Devlet yönetiminde de israfa son verip kaynaklarımızı milletimize dağıtacağız. Apaçık bir şekilde AKP hükümeti Türkiye'yi düşmana teslim etmiştir. CHP bunu değiştirecektir. Biz bunu başaracak güçte ve liyakatteyiz. Milletimin iradesi erken seçim talebiyle bu kara tabloyu artık değiştirecektir." diyerek sözlerini noktaladı.