AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın doktorlara yönelik  "giderlerse gitsinler" sözünden sonra, MHP Lideri Devlet Bahçeli de sağlık çalışanları ile Türk Tabipleri Birliği'ni (TTB) bir kez daha hedef aldı. Bahçeli, Konya Şehir Hastanesi'nde görevli Kardiyolog Ekrem Karakaya'nın Hacı Mehmet Akçay tarafından katledilmesinin ardından sağlıkçıların greve gitmesinin 'gayrimeşru' olduğunu ve TTB'nin kapatılmasını istemesine karşı toplumun birçok kesiminden tepkiler yağıyor.

TTB HEKİMLERİN ÖRGÜTLÜ SESİDİR

Bu konuda tepki gösteren isimlerden olan CHP İzmir Milletvekili Kani Beko konuyla ilgili değerlendirmelerde bulundu. TTB'nin halk sağlığını ilgilendiren çeşitli konularda tutum belirlediğini, raporlar hazırlayarak halkı bilinçlendirdiğini anımsatan CHP'li Beko, Radyasyon, pandemi, sağlık reform taslakları hazırlama gibi birçok alanda çalışmalarının yanı sıra, TTB’nin Manisa'da yaşanan maden katliamı, deprem, orman yangınlar gibi pek çok felakette gönüllü olarak görev aldığını ve çalıştıklarını, iş ve işçi güvenliği konusunda yaptığı özverili desteklerini de aktardı.

TTB'nin insan haklarının çeşitli alanlarında önemli çalışmalar yaptığına da dikkat çeken CHP'li Beko, Türk Tabipleri Birliğinin Türkiye’deki hekimlerin örgütlü sesi olduğunu söyledi. Beko, " TTB Anayasal güvence altında, 6023 sayılı yasa ile kurulmuş kamu kurumu niteliğindedir ve ülkedeki hekimlerin yüzde 80’inin yani 70.000'in üzerinde üyesi vardır. Bu örgütün ana gelir kaynağı üye aidatlarıdır ve hükümetten hiçbir yardım almazlar" ifadelerini kullandı.

BAHÇELİ VE ERDOĞAN'IN SON ÇIRPINIŞLARI

TTB'nin, Türkiye halkının sağlığını korumak, geliştirmek ve herkesin kolay ulaşabileceği kaliteli ve uygun maliyetli sağlık hizmetleri için çalıştığını vurgulayan CHP'li Beko, Türk Tabipleri Birliğinin, meslek ahlakını en iyi şekilde korumak, Tıp eğitiminin her alanında söz sahibi olduğu ve Hekimlik mesleğinin çıkarını her platformda dile getirdiği için Bahçeli ve Erdoğan tarafından hedef gösterildiğini söyledi.  CHP'li Beko, Erdoğan ve Bahçeli'nin açıklamalarını tükenmişliğin son çırpınışları olarak değerlendirdi.

Saray yönetimi ve MHP'nin, 81 ili temsil eden TTB bünyesindeki tabip odaları seçimlerinden ders çıkartmaları gerektiğini vurgulayan CHP'li Beko,  "Hekimlerimizin demokratik anlayışı kendi yönetimlerini seçtikleri seçimlerine de yansımıştır. 2 yılda bir tabip odasına üye her hekimin doğrudan oy kullanarak yönetimleri belirlediği, hiçbir yöneticisinin ömür boyu yönetici kalmaya yeltenmediği ve yasal olarak da 2 dönem ard arda toplam 4 yıldan fazla yöneticilik yapamadığı ülkemizin ve belki dünyanın en demokratik seçim ve temsil sistemine sahip kurumlarından biridir. Türkiye'de demokrasi darp edilirken tabipler birliğinde demokrasi zirve yapıyor. Acaba ondan mı rahatsız oldular? Yıllardır koltuklarına yapışan Sayın Bahçeli ile Sayın Erdoğan tabiplere laf yetiştirene kadar kendi yöneticilerini nasıl seçtiklerine bakarak örnek alsınlar. Meslek odalarının seçim yöntemleri, eğer, suni gündem olarak yaratılmıyor ya da ülkemiz demokrasisi içinden çıkamayacağı bir karanlığa doğru itilmek istenmiyorsa, ancak ülkemizdeki kötü seçimlere karşı iyi bir örnek olarak gündeme getirilebilir. Anlaşılıyor ki Saray koalisyonu demokratik olan her kurum ve kuruluşa karşı tepkili. Buradan Erdoğan ve Bahçeli'nin Türk Tabipleri Birliği'ne yönelik açıklamalarını kınıyorum" sözleriyle tepkisini dile getirdi. Hiç kimsenin TTB ve diğer meslek odalarının emeğini ve ülkenin demokrasi birikimini yok saymaya hakkı olmadığını belirten CHP'li Beko, “İktidar ‘makbul’ ve her uygulamasına alkış tutacak Türk Tabipleri Birliği, Türkiye Mimar Mühendis Odaları Birliği ve Türkiye Barolar Birliğini yönetme arzusundan vazgeçmelidir. Cumhuriyet Halk Partisi olarak bu kurumlarımızın ve tabiplerimizin sonuna kadar arkasında olduğumuzu bir kez daha vurgulamak istiyorum. İktidara geldiğimizde cumhuriyetin birikimi olan bu güzide kuruluşlarımızı taçlandıracağımızı da belirtmek isterim" dedi.