Haber/ Didar DEMİRCİ

İYİ Parti Genel Başkanı Merak Akşener, İzmir programı kapsamında Ege Sanayicileri ve İşinsanları Derneği (ESİAD) tarafından düzenlenen Liderler Buluşması'na katıldı. Swiss Otel Grand Efes'te gerçekleşen programda konuk konuşmacı olarak yer alan Akşener, önemli mesajlar verdi. ESİAD Başkanı Mustafa Karabağlı ve ESİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Sıtkı Şükürer de sivil toplum, ekonomi ve siyaset üzerine açıklamalarda bulundu. Konuşmaların ardından soru cevap bölümüne geçildi.

Liderler Buluşması’nda ESİAD Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Karabağlı, sanayi ve iş dünyasına yönelik tespitlerini paylaştı. Kovid 19 krizi ile birlikte zor ve belirsiz günlerden geçildiğini söyleyen Karabağlı, pandemiyle birlikte ortaya çıkan sorunlara dikkat çekti. ESİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Sıtkı Şükürer de, “Bu ülke kutuplaşmalardan çok yoruldu. Bu anlamıyla sizin şahsınızda ülkeyi yönetecek liderlerimizden, farklılıklarımızın zenginliklerimiz olduğu şiarı ile, her yönüyle huzur, barış, istikrar özlemlerimizi ifade etmek istiyoruz” dedi.

“MİLLİ İRADEYE UZANAN EL ŞAMARI YER”

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, konuşmalarına başlamadan önce İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde çalışanlara yönelik İçişleri Bakanlığı’nın başlattığı özel teftişe yönelik çıkan tartışmalara cevap verdi. 31 Mart yerel seçimlerini hatırlatan Akşener, “Beyler aklınızı başınıza alın. Milli iradeye her el uzatıldığında o elin üzerine bir şamar yiyorsunuz” dedi. Ayrıca belediyeye alınan personellerin hepsine GBT (Genel Bilgi Toplama) yapıldığını vurgulayarak, “Devletin yönetenlerin görevi herhangi bir terör örgütüyle iltisaklı olanların bu sorgulamanın karşısında gereğini yapmaktır. Terör örgütüyle iltisaklı olan insanlar eğer bilinmiyorsa ya da bilinip tuzak kuruluyorsa işe alanlara dair zaten bu bambaşka bir şekilde tartışılması gereken bir durumdur. Bu aynı zamanda bir suçtur. Yapmayın beyler. Birilerine tuzak kuralım derken sandıkta şamar yemenin taşlarını kurmayın” sözlerini kaydetti.

“KAZANMA PROJESİYDİ”

Konuşmalarına Millet İttifakı’nı ele alarak devam eden Akşener, “24 Haziran’da cumhurbaşkanı adayıydım. Bu sistemi istemeyenlerin heyecanla sandığa koştuğunu gördüm. Ama sonuç itibariyle başarı gösterilemedi. Seçmenin ne kadar büyük bir hayal kırıklığına uğradığını gördüm. İYİ Parti aşağılarda diye ittifaka girmedik. Canımızı kurtarmak için girseydik parti mi Türkiye mi sorusunun cevabını Türkiye diye vermezdik. Bu bir çözüm önerisiydi, kazanma projesiydi. Seçim sonrasında 19 ilçe aldık. Yalnız girseydik 14 ilçe alırdık. İzmir alınırdı ama İstanbul, Ankara alınabilir miydi? Antalya ve Adana alınabilir miydi? Bizim oylarımızla alındı demiyoruz. Başarabiliriz denilmesine sebep oldu. Şimdi başka bir yolculuk yapılıyor o da cumhurbaşkanlığı seçimidir. İkili bir düzenektir; birinci cumhurbaşkanlığı, ikincisi de mecliste çoğunluğu elde edebilmektir. Burada da siyasilerin ve kanaat önderlerinin soğukkanlı, seçmenin davranış biçimine saygılı bir dil tutturması gerekiyor. ‘Biz bu işi başarırız; akılla, mantıkla ve matematikle’ demek gerekir” diye konuştu.

“BASKIN SEÇİM BEKLİYOR MUSUNUZ?”

“Baskın bir seçim bekliyor musunuz” sorusuna yanıt veren Akşener, “Geçmişte Erdoğan’ı daha net anlardım. Mesela 24 Haziran seçimlerinin, 15 Temmuz’da olacağını iddia etmiştim. 24 Haziran’da oldu ama o yıl olacağını söylemiştim. Şimdi bir öngörüm kalmadı çünkü ne yapıldığına dair fikrim yok. Bu yapılan işlerin karşılığı ne? Ne kadar sürede çıkacak ona bakmak lazım. 2023 öncesi olacaksa bu bir varsayım... Mayıs-Haziran sonu olması gerekiyor. Kasım diye konuşuyor ama olmaz. Bu ekonomik sistemden dolayı böyle bir öngörüm var. Biz hazırız” yanıtını verdi.

“MİLLET İTTİFAKININ ADAYI OLACAK”

“AK Parti’den ayrılan siyasetçilere kapınız tamamen kapalı mı?” sorusuna da cevap veren Akşener, “Kapımız sonuna kadar açık. Zaten siyaset farklı alanların temsil edildiği bir yer olmalıdır ki herkese ulaşabilsin. 24 Haziran benim için çok önemli bir veri. İki belediye başkanı arkadaşımızı anketlere koyarak muhalif seçmeni taraftar hale getiren bir sistem oluştu. Bunu çok zararlı buluyorum. Bu iki belediye başkanını soruyorlar anket şirketleri. Bu ikisinin aday gösterilmesine dair bizim bir ‘hayır’ımız yok ama bu şekilde taraftar haline getirilmiş muhalif seçmenden bahsediyorum. Biz ikinci bir Tayyip Bey seçmek gibi bir yolculuğa çıkmadık. AKP’den kopan seçmeni almak lazım. Diyorlar ki bunlar iki kazı güdemez. O yüzden belediye başkanlarımızın somut başarısı çok önemli. İzmir’deki, Antalya’daki de İstanbul’daki de önemli. Söz yerine somut eylemi sizler yapmak zorundasınız. O seçmene en yakın dili oluşturabilecek bizim. Cumhurbaşkanı adayının kimliğinden ziyade temsil ettiği alan önemli. Kılıçdaroğlu’nun bu konudaki tarifine katılıyorum. Ama inanıyorum millet ittifakının adayı olacak. Ama 5 sene sürdürülmesi lazım gibi bir kavramı reddediyoruz” şeklinde cevapladı.

İzmir İktisadi Kongresi’nin 21. Yüzyılın versiyonu

İYİ Parti ‘İYİ Kalkınma Kongresi’nde gündeme gelen ‘Eşitlenen Türkiye’ kavramına ilişkin İzmir’de açıklamalarda bulunan Meral Akşener, kavramın 21. Yüzyılın İzmir İktisadi Kongresi’nin versiyonu olduğunu dikkat çekerek, “Eşitlenen Türkiye, asgari ücretlerinde eşitlenme değil. Tahmininiz ötesinde bit yoksulluk var. Büyükşehirlerde çocuklarda bodurluk başladı. 3 tip genç var. Z kulağı diye bilinen ve siyasetçilerin fetiş haline getirdiği. Oto sanayi siteleri kavramı dediğimiz oralarda çalılan gençler var. Bir de AVM’lerin 3. Katındaki Z kuşağı var. Genelleme huyumuzdan derhal vazgeçmemiz lazım. Z kuşağının ortak noktası hem vicdanlılar ve merhametliler hem de keyifçiler. Biz genciyle hem kadınıyla inanılmaz bir gelir farklılığı hayat farklılığı var. Dünyada üretilen gelirden pay alma konusunda fark var. Burada bir eşitlenmeden bahsediyoruz Yoksulluğun ortadan kaldırılmasından bahsediyoruz. Para bulunur. Demokrasi, hukuku temin ederseniz para bulunur, yatırımcı bulunur, ekonomi çabuk düzelir ve yatırımcı gelir. Ama bu yoksulluk meselesi çözemezsek o bizi tahminimizden öte hepimizi vurur geçer. Eşitlenen Türkiye kavramı işte o. İzmir iktisadi kongresinin 21. yüzyıl versiyonunu yapıyoruz. Çok önemsediğim bir konu bu” dedi.