Finans dünyası, haftalardır bölgeyi ve küresel ekonomiyi tehdit eden İran-İsrail çatışmasında ateşkesin sağlanmasıyla derin bir nefes aldı. Savaşın yayılma riskinin azalması, piyasalardaki jeopolitik risk algısını hızla düşürerek, yatırımcıların güvenli limanlardan çıkıp yeniden riskli varlıklara yönelmesini sağladı. Ancak bu iyimser hava, temkinli bir bekleyişle iç içe geçmiş durumda. Yatırımcılar, sağlanan ateşkesin kalıcı olup olmadığını ve taraflar arasında uzun vadeli bir çözümün mümkün olup olmadığını dikkatle analiz ediyor. Bu süreçte bölgeden gelecek her haber ve açıklama, piyasalarda yeni bir dalgalanma yaratma potansiyeli taşıyor.

Ateşkesin siyasi yankıları da piyasaların radarında. NATO Zirvesi için Avrupa'da bulunan ABD Başkanı Donald Trump'ın sosyal medya hesabından yaptığı "İran'ın nükleer tesislerini yok ederek savaşı durdurmanın kendisi için bir gurur kaynağı olduğu" yönündeki açıklaması, ateşkesin arka planına dair farklı yorumlara neden oldu. Trump'ın aynı zamanda Çin'e ve ABD'ye yönelik petrol ticareti beklentilerini dile getirmesi, ticaret savaşları ve enerji piyasaları üzerindeki etkileriyle birlikte dikkatle takip ediliyor.

FED Başkanı Powell'dan 'temkinli gevşeme' sinyali

Jeopolitik riskler azalırken, piyasaların yeni odak noktası ABD Merkez Bankası (Fed)'nın para politikası oldu. Fed Başkanı Jerome Powell, Kongre'deki sunumunda yaptığı açıklamalarla piyasalara önemli mesajlar verdi. Powell, Ortadoğu'daki gerilimin ekonomik etkilerini öngörmek için henüz erken olduğunu belirtirken, asıl vurguyu faiz indirimi politikasına yaptı.

Powell, faiz indirimine ilişkin kararların, enflasyon ve iş gücü piyasasındaki gelişmelere bağlı, veri odaklı bir strateji ile alınacağının altını çizdi. Bu, Fed'in aceleci bir karar almayacağını, ancak ekonomik verilerin izin vermesi halinde para politikasında gevşemeye gidebileceğinin sinyali olarak yorumlandı. Cleveland Fed Başkanı Loretta Mester ve New York Fed Başkanı John Williams gibi diğer önemli Fed yetkilileri de para politikasında temkinli duruşun süreceği mesajını vererek Powell'ı destekledi. Williams, özellikle Trump'ın uyguladığı tarifelerin etkisiyle ekonomik büyümenin yavaşlayabileceğini ve enflasyonun yükselebileceğini belirterek, temkinli olmanın önemine dikkat çekti. Bu açıklamalar, Fed'in faiz indirim sürecini dikkatli ve kademeli bir şekilde yürüteceğini gösteriyor.

ABD ekonomisinden karışık sinyaller: Veriler ne anlatıyor?

Fed'in "veri odaklı" stratejisi, ABD ekonomisinden gelen her verinin önemini bir kat daha artırıyor. Son açıklanan veriler ise ABD ekonomisine dair karmaşık bir tablo sunuyor.

  • Cari İşlemler Açığı: İlk çeyrekte cari işlemler açığının yüzde 44,3 gibi beklenmedik bir oranda artarak 450,2 milyar dolara yükselmesi, ekonomi üzerinde bir endişe kaynağı oluşturdu.

  • Konut Piyasası: Konut fiyatlarındaki artışın yavaşlaması, sıkı para politikasının konut piyasasını soğutmaya başladığını gösteriyor. Analistler, bugün açıklanacak olan inşaat izinleri ve yeni konut satışları verilerini yakından takip edecek.

  • Tüketici Güveni: Tüketici güveni endeksinin Haziran ayında 93'e düşerek beklentilerin altında kalması, hanehalkının geleceğe dair endişelerinin arttığını ve harcama eğilimlerinin yavaşlayabileceğini gösteriyor.

Bu karışık veriler, Fed'in faiz kararı alırken ne kadar zorlu bir dengeyi gözetmek zorunda olduğunu bir kez daha ortaya koyuyor. Hem enflasyonu kontrol altında tutmak hem de ekonomik büyümeyi desteklemek, Fed'in önündeki en büyük sınav olacak.

Petrol fiyatları çakıldı, borsalar yeşillendi

Ortadoğu'daki ateşkesin piyasalara en somut ve en hızlı yansıması, petrol fiyatlarında yaşandı. İran-İsrail geriliminin zirve yaptığı dönemde 77,8 dolara kadar yükselen Brent petrolün varil fiyatı, ateşkesin sağlanmasıyla birlikte dün yüzde 3,8'lik sert bir düşüşle 66,9 dolara kadar geriledi. Bugün ise varil fiyatının 67,1 dolar civarında dengelenmeye çalıştığı görülüyor. Petrol fiyatlarındaki bu düşüş, hem küresel enflasyon baskısını azaltması hem de ulaştırma ve üretim maliyetlerini düşürmesi açısından olumlu bir gelişme olarak değerlendiriliyor.

Borsalarda ise tam bir bahar havası hakim. Risk iştahının artmasıyla birlikte, yatırımcılar hisse senedi piyasalarına yöneldi. New York borsasında S&P 500, Nasdaq ve Dow Jones endeksleri dün günü yükselişle tamamlarken, Avrupa borsaları da NATO ve AB'nin savunma iş birliklerine dair olumlu mesajların etkisiyle günü pozitif kapattı. Asya borsalarında da ateşkes iyimserliği hakim. Çin Dışişleri Bakanı'nın ateşkesi destekleyen açıklamaları, Çin, Japonya ve Hong Kong borsalarının günü yükselişle geçirmesini sağladı.

Araç sahiplerini sevindirecek haber
Araç sahiplerini sevindirecek haber
İçeriği Görüntüle

Analistlerin gündemi ve BİST 100 için beklentiler

Analistler, bugün piyasaların yönünü belirleyecek iki önemli gelişmeye odaklanmış durumda: Fed Başkanı Jerome Powell'ın Kongre'deki sunumunun ikinci günü ve ABD'den gelecek olan konut verileri. Powell'ın faiz politikasına dair vereceği ek ipuçları ve konut piyasasındaki son durum, piyasalardaki iyimser havanın devam edip etmeyeceğini belirleyecek.

Yurt içinde ise, Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi için teknik seviyeler önem kazanıyor. Analistler, endekste 9.450 ve 9.550 puan seviyelerini direnç, 9.200 ve 9.100 puan seviyelerini ise destek olarak takip ediyor. Bugün açıklanacak olan Türkiye'nin Haziran ayı sektörel enflasyon beklentileri de piyasaların yönü üzerinde etkili olabilir. Küresel piyasalardaki olumlu hava, BIST 100 endeksinin de haftayı pozitif bir seyirle tamamlamasına yardımcı olabilir.

Kaynak: AA