Utku ÇELİK- Erkan Baş'ın TİP Hatay Milletvekili Can Atalay ve Gezi tutsaklarının hukuksuz tahliye edilmemesine karşı başlattığı ve Ankara'da sona erdirilmesi planlanan Özgürlük Yürüyüşü, 26. gününde devam etmektedir.
Baş, yürüyüşün 25. gününde Ankara’nın Gölbaşı ilçesine bağlı Emirler Köyü’nden başlamıştı. Yürüyüşün 25. gününde TİP Sözcüsü Sera Kadıgil, Emek ve Özgürlük İttifakı bileşenleri, Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Selma Gürkan, Halkların Emek ve Demokrasi Partisi (HEDEP) Hakkari Milletvekili Vezir Coşkun Parlak, Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF) Sözcüsü Barış Kayaoğlu, Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP) Merkez Komite Üyesi Hasan Durkal, Emekçi Hareket Partisi (EHP) Merkez Komite Üyesi Sanem Deniz Kural, Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik ve beraberlerindeki heyetlerle birlikte yürümüştü.
Özgürlük ve Yerel Yönetimler İçin Yürüyüş Devam Ediyor
Özgürlük Yürüyüşü’nün 26. gününde, Ahiboz’dan Gölbaşı merkezine “yerel yönetimlere özgürlük ve halkın her düzeyde yönetime katılması” için yürüyen Erkan Baş’a CHP Bursa Milletvekili Kayıhan Pala, Avcılar Belediye Başkanı Turan Hançerli, Esenyurt Belediye Başkanı Kemal Deniz Bozkurt, Tunceli Belediye Başkanı Fatih Mehmet Maçoğlu, Tüm Bel-Sen Genel Başkanı Erdal Bozkurt, İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi Üyesi ve Aliağa Belediye Meclisi CHP Başkanvekili Oğuzhan Özşahin, İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi Üyesi Hakan Barçın, Konak Belediye Eski Başkanı Sema Pekdaş, Hatay Büyükşehir Belediye Meclisi Üyeleri Ahmet Bilgin ve Ümit Cahit Doğruel ile muhtarlar eşlik ediyor.
Asansör Faciası ve Baş’ın Açıklamaları
Erkan Baş, yürüyüş öncesi yaptığı açıklamalarda, Aydın KYK Güzelhisar Kız Öğrenci Yurdu'nda yaşanan asansör düşmesi olayına dikkat çekti. Bu olayda bir öğrencinin hayatını kaybettiğini belirten Baş, şunları söyledi:
“Değerli yurttaşlar, özgürlük mücadelemizin yirmi altıncı sabahında, yüreklerimizi dağlayan bir haberle uyandık. Aydın Işıklı KYK yurdunda en az bir öğrenci kardeşimizin hayatını kaybettiği, 'kaza' dedikleri bir cinayetle karşı karşıyayız. Bindikleri bakımsız asansörün düştüğü bilgileri geliyor. Yıllardır gençlere bir gelecek bırakılmadığını söylüyorduk, artık gençlere ölümden başka bir seçenek bırakılmamıştır. Öğrencileri başlarına sokacakları bir yuvadan mahrum bırakıyorlar. Lütfedip bir odaya tıkıştırdıklarında da dün örneğini gördüğümüz gibi maalesef öldürüyorlar.
Emekçi çocuklarına yetimliği 'kader' olarak sunuyorlardı. Şimdi emekçi çocuklarını da bir bir katlediyorlar. Bu düzene lanet olsun! Genç kardeşlerimizin, öğrencilerin hayatlarının baharında sıra arkadaşlarından koparılmasına karşı büyük bir öfke ve lanet söz konusudur. Dün gece Aydın’da açık bir şekilde bir cinayet işlenmiştir. Gençler öldürülmüştür. Üstelik, öldürülen arkadaşlarının hesabını soran, ‘Katil KYK’ sesleriyle yurdun önünde toplanan öğrencilerin üzerine gece vakti polisleri göndermekte utanmamışlardır.
Recep Tayyip Erdoğan! Eserinle övün. Ancak bu kadar gururlanman, bu kadar arsızca davranman sana hiçbir şey kazandırmaz. Sarayındaki altın varaklı tahtında oturup genç insanların hayatlarını kaybetmelerini izlemekten utanmıyor musun? Bu dünyada senin için her şey yolunda gidiyor gibi görünse de yanına aldığın, beslediğin inşaat çeteleri, özel üniversite patronları mutlu olabilir. Ama gençler ölüyor, bu sana hiç mi etki etmiyor? Bakanların ve yaverlerin eserleriyle övünebilirler. Ancak Türkiye'yi hep birlikte gençlerin mezarlığına çevirdiniz. Ama unutmayın ki bu hesap asla öte dünyaya kalmayacak. Sıra dışı tutulan gençlerin öfkesi, iktidarınızı ve saraylarınızı yıkacaktır.” diye konuştu.
