EGELİ GAZETE'nin haberine göre en temel insan hakları arasında en üst sıralarda yer alan sağlık hakkına ulaşmak her gün daha da zorlaşıyor. Kamu üniversitelerinin hastanelerindeki bir uygulama “bu kadar da olmaz” dedirtti. Üniversite hastanelerinde “acil” koduyla gönderilen beyin ve batın MR’ları gibi hayati tetkiklerde bile 16 ay sonraya randevu verildiği ortaya çıktı.

PARASI OLANA AYRICALIK

Daha da kötüsü, 2000 bin lira ödeyenlerin randevusu 10 gün sonraya alınıyor. Vatandaşlar, kamu hastanelerinde bu hayati önemdeki tetkikler için yüksek ücret talep edilmesine ve parayı ödeyenlere ayrıcalık tanınmasına tepki gösteriyor.

SAĞLIK TESİSLERİ TİCARİ BİR İŞLETME HALİNE GETİRİLDİ

İzmir Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Süleyman Kaynak, bu durumun kesinlikle normal ve kabul edilebilir olmadığını belirtiyor. Kaynak, “Yaklaşık 20 yıldır sağlıkta dönüşüm programı uygulanıyor. Bu politikanın dört ayağı var. Birincisi, hekimi itibarsızlaştırıp, köle haline getirmek. İkincisi, ister kamu ister özel olsun, tüm sağlık tesislerini bir ticari işletme haline getirip, profesyonel bir şirket yapmak. Üçüncüsü, tüm sağlık sorunlarını üçüncü basamakta çözmeye çalışmak. Dördüncüsü ise, sağlık sistemini işliyor gibi gösterme çabasıdır” diyor.

b5b718b30e826f3a5056022aead71fc6_IMG9757k-738-c-90

BÖYLE GİDERSE 2 BİN LİRA DEĞİL 20 BİN LİRA İSTENECEK

Türkiye’nin 85 milyon nüfusa sahip olduğunu hatırlatan Kaynak, “Bu nüfusun tamamını üçüncü basamak sağlık kuruluşlarında karşılamak ne matematik ne mantık ne de tıbbi olarak mümkün değil. Tüm dünyada etkin şekilde kullanılan aile hekimliği sistemi Türkiye’de öldürüldü. Asla desteklenmedi. Sürekli baskılandı ve dışlandı. Bütün çaba üçüncü basamak sağlık tesislerine yöneltmek oldu. İzmir’de üçüncü basamak sağlık tesisi olarak 6 hastane var. Dolayısıyla inanılmaz bir yoğunluk oluşuyor. Bu yoğunluğu sanki yokmuş gibi göstermek için MRHS elektronik sıra alma sistemi getirildi. Eskiden sıraları ve kalabalıkları görüyordunuz. ‘Kalabalıkları ortadan kaldırdık’ diyorlar ama sıralar eskinin yüz katı. Hekimlere 5 dakikada bir hasta randevusu veriliyor. Bir hekim günde 120 hasta bakıyor” diyor.

İZMİR ŞEHİR HASTANESİ’NDE ÇALIŞACAK SAĞLIK PERSONELİ YOK

İzmir Şehir Hastanesi’ni de gerektiği şekilde çalıştırmanın mümkün olmadığını vurgulayan Kaynak, “2060 yataklı bir hastane. O hastaneye 2500 ihtisas hekimi ve 3500 ihtisas hemşiresi gerekiyor. Bu hastanenin yapımına 2013 yılından başlandı. Ancak geçen 10 yılda hastanede çalışacak sağlık personeli oluşturulmadı. Siz herhangi bir fabrika açsanız, personeli açtığınız gün mü aramaya başlarsanız. Önceden bulmanız gerekir. Tepecik Hastanesi’nin yatak sayısı 800, Bozyaka Hastanesi’nin 450. Bu 6 üçüncü basamak hastanenin personeli toplanıp İzmir Şehir Hastanesi’ne götürülecekse o zaman yıllardır hizmet veren hastaneler ne olacak? Bu hastanelerin yatak sayıları İzmir Şehir Hastanesi’nden daha fazla. O zaman daha büyük bir yatak sayısından vazgeçeceklerse yeni hastane yapmaya ne gerek vardı?” ifadelerini kullandı.

Kaynak: Egeli Gazete