Mehmet Ali Sütlü/Karabağlar Belediyesi Uzundere Mahallesindeki kaçak yapılaşmayla ilgili mevzuat kapsamında süreçleri yürüttü. 2 kez yıkım ekipleriyle gidilmesine karşın güvenlik sağlanamadığı için yıkım gerçekleştirilemedi. Son olarak Karabağlar Belediyesi yasal süreç kapsamında 28 Ağustos’ta yıkım için ihaleye çıktı. Ancak İhaleye kimse katılmadı. Karabağlar Belediye Başkanı Helil Kınay, belediye olarak süreci eksiksiz yönettiklerini anlatarak, bu kaçak yapılaşma ile ilgili Kaymakamlık, Bakanlık ve İzmir Valiliği’nin konuya müdahil olmalarını beklediklerini söyledi.
Kınay, “Bu konuyla ilgili çok uzun açıklamalar yaptık. Belediye olarak üzerimize düşeni fazlasıyla yaptık ve yapmaya devam edeceğiz. Ancak burada, belediyenin dışında Kaymakamlık, Valilik ve Bakanlık'ın da yapması gerekenler var. Biz onların da gerekeni yapacağına inanıyor ve bekliyoruz. Bekliyoruz ki, kaçak ve mevzuata aykırı olan ne varsa gereği yapılsın ve bu sorun ortadan kalksın” ifadesini kullandı.
Bugünkü ihalenin, kaçak yapılaşmayla ilgili mücadelenin bir parçası ve gereken çalışmaların devamı olduğunu vurgulayan Kınay, şöyle devam etti:
“Kaymakamlık, Valilik ve Bakanlık'ın da gereğini yapması noktasındaki beklentimiz sürüyor. Yıkım konusu, belediye kanadında bir sorun değil. Biz kararlarımızı almışız, ihalelerimizi yapıyoruz ve işlemlerimizi gerçekleştirmek üzere harekete geçtik. Yasal olarak bizim yaptığımız işlerde bir değişiklik yok. Biz bu tıkanıklığı, Kaymakamlık, Valilik ve Bakanlık tarafından yapılması gereken işlemlerin yapılmadığı için yaşıyoruz.
Belediye olarak biz yapılması gerekenlerin yapılmasını bekliyoruz. Üzerimize düşeni fazlasıyla yaptık ve yapmaya devam edeceğiz. Ancak Valilik, Kaymakamlık ve Bakanlık tüm bu soruların cevabını vermeli, gerekeni yapmalı ve niyetini ortaya koymalıdır. Ben bu sorunun düzgün bir şekilde çözüleceğine inanıyorum.”
Çiğli’de soruşturulamayan yurt
Çiğli ilçesinde Süleymancılar tarikatına ait olduğu iddia edilen “Kuran İlimlerine ve Milli Kültüre Hizmet Vakfı”nın Güzeltepe Mahallesi’nde açmak istediği öğrenci yurdu kamuoyunda tepkilere yol açtı. Bölge halkının oluşturduğu Çiğli Halk Temsilcileri Meclisi ve Güzeltepe Mahalle Meclisi üyeleri, yurdun yapımına ilişkin Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Ancak savcılık, “soruşturma yapılmasına yer olmadığı” yönünde karar verdi.
Kararın ardından açıklama yapan Çiğli Halk Temsilcileri Sözcüsü ve dosya avukatlarından Emel Diril, dosyanın fiilen incelendiğini ancak savcılığın süreci kapattığını söyledi. Diril, “Savcı Çiğli Belediyesi, yapı denetim firması, tapu müdürlüğü ve ilçe milli eğitimden belgeler istemiş. Tüm aykırılık belgeleri dosyaya girmiş. Ama biz daha itiraz süresi içindeyken savcılık delil niteliğindeki CD’yi arşive kaldırıyor. Bu aslında sık yapılan bir uygulama. Biz de dosyayı tekrar almak için yazılı başvuruda bulunduk ve sonunda arşivden çıkarttık. Bir flaş bellek aracılığıyla dosyayı aldık ve yakın zamanda içeriğini inceledik. Dosyada imar belgeleri ve plan-proje belgeleri yer alıyordu ancak yazışma bölümleri bize verilmedi. Oysaki elimizdeki karardan anladığımız kadarıyla, o yazışmaların da taraflarca görülme hakkı var. Tahmin ediyoruz ki, burası Milli Eğitim Bakanlığına değil, Gençlik ve Spor Bakanlığına bağlı olarak açılan bir yurt. Elimizde buna dair karar da var. Ancak bize verilen dosyada bu yazışmalar yer almıyor. Biz de plan-proje belgelerini mimar ve mühendis arkadaşlarımıza ilettik, çünkü belgeler çoğunlukla teknik içerikli. İncelemeler yapıldıktan sonra sonuca göre hareket edeceğiz” dedi.
Emel Diril, Güzeltepe Mahallesi’nde 7 katlı yurt binasının tek katlı yapıların arasında yükseldiğini belirterek, mahallede bir tane lise bile olmadığına işaret etti.
Buca’da yurt endişesi
İzmir’in Buca ilçesinde açılan ve Işıkçılar Cemaati’ne ait olduğu öne sürülen Özel İhlas Vakfı Yusuf Ziya Yalçın Yükseköğrenim Erkek Öğrenci Yurdu hakkında çeşitli usulsüzlük iddiaları gündeme gelmiş, geçtiğimiz yıl aralık ayında bölge halkı tarafından yurda yönelik protestolar gerçekleşmişti. Hatta Yenigün gazetesi konuyla ilgili haber yapmak istediğinde matbaa tarafından sansürlenmiş, manşetinin değiştirilmesi istenmişti. Dokuz Eylül Gazetesi’nin de içinde olduğu tüm yerel gazeteler sansüre karşı durdu ve sansürlenen gazetenin manşetiyle çıktı.
Öte yandan yurt binasının, imar planında belirtilen kat sayısını ve kullanım amacını ihlal ettiği öne sürülerek, Buca Belediyesi’nin yapıyı nasıl ruhsatlandırdığı yönünde yapılan eleştirilere karşın Buca Belediyesi, ruhsatlandırma sürecinde kanunlara uygun hareket ettiklerini belirterek, yurdun "yurt olarak kullanılma ruhsatının" kendileri tarafından değil, Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) tarafından verildiğini belirtti. Yurt hala faaliyette
