DÜNYA

NASA astronotlarının maaşı şaşırtıyor

Uzayın derinliklerine yolculuk eden, insanlığın sınırlarını zorlayan NASA astronotlarının maaşları, kamuoyunda sanıldığı gibi astronomik seviyelerde değil. Eski astronot Nicole Stott'ın açıklamalarıyla gündeme gelen bu gerçek, zorlu eğitimler ve yüksek risklere rağmen mesleğin bir "devlet memurluğu" statüsünde kaldığını ortaya koyuyor.

Abone Ol

Birçok kişinin çocukluk hayali olan astronotluk, tehlikeleri, zorlu şartları ve insanlık adına yapılan bilimsel keşifleriyle dolu, büyüleyici bir meslek. Ancak bu mesleğin maddi getirileri konusunda kamuoyunda oluşan genel algının aksine, NASA astronotlarının sanıldığı kadar yüksek maaşlar almadığı ortaya çıktı. Eski NASA astronotu Nicole Stott, bu gerçeği açıkça dile getirerek, mesleğin "çok para kazanmak için yapılmadığını" vurguladı.

LAD Bible'a verdiği demeçte Stott, "Çok değil. Devlet memurluğu. Astronotluk çok para kazanmak için yapılmaz" ifadeleriyle, birçok kişinin yüksek beklentilerini boşa çıkardı. Bu durum, uzay keşiflerinin ardındaki insan emeğinin ve fedakarlığın, her zaman maddi karşılıkla ölçülmediğini bir kez daha gösterdi.

Nicole Stott'ın uzay deneyimi

Nicole Stott, NASA'daki kariyeri boyunca iki önemli uzay görevinde yer aldı ve 100 günden fazla uzayda kaldı. 2009 yılında STS-128 göreviyle Uluslararası Uzay İstasyonu'na (ISS) giden Stott, burada tam üç ay boyunca görev yaptı. Uzayın zorlu koşullarında bilimsel araştırmalar yürüten ve insanlığın uzaydaki varlığını temsil eden Stott gibi astronotlar, bu görevleri sırasında karşılaştıkları risklere rağmen, ortalama bir devlet memuru statüsünde maaş alıyorlar.

Bu durum, mesleğin maddi kaygılardan ziyade, bilimsel merak, keşif ruhu ve insanlığa hizmet etme arzusuyla yapıldığını gözler önüne seriyor.

Astronot maaşları ne kadar?

NASA'nın kendi verilerine göre, bir astronotun yıllık maaşı ortalama 152 bin 258 dolar seviyesinde bulunuyor. Ancak bu rakam, astronotun eğitim seviyesine, deneyimine ve rütbesine göre değişiklik gösterebiliyor.

Yakın zamanda yaşanan bir olay, bu maaşların sanıldığı kadar yüksek olmadığını bir kez daha kanıtladı. Geçtiğimiz aylarda 9 ay boyunca ISS'te mahsur kalan Sunita Williams ve Butch Wilmore'un, bu uzun ve riskli göreve ek olarak yalnızca yaklaşık bin dolar ek ücret aldığı ortaya çıktı. Bu miktar, uzayda geçirilen zamanın ve karşılaşılan zorlukların yanında oldukça sembolik kalıyor.

Eski astronot Cady Coleman da benzer bir duruma dikkat çekmişti. Coleman, 2010-2011 yıllarındaki 159 günlük görevinde günlük 4 dolar ek ücret aldığını belirtmişti. Bu rakamlar, astronotluğun finansal getiriden ziyade, insanlığa sunduğu katkıyla ölçülen bir meslek olduğunu pekiştiriyor.

Tarihin en çok kazanan astronotu: Neil Armstrong

Uzay tarihinin en ikonik figürlerinden biri olan ve 1969'daki Apollo 11 uçuşuyla Ay'a ilk ayak basan insan olma unvanını taşıyan Neil Armstrong, kendi döneminin en yüksek maaşlı astronotuydu. Armstrong, o dönemde yıllık 27 bin 401 dolar kazanıyordu. Bu rakam, günümüzdeki enflasyon oranları dikkate alındığında bile, modern bir astronotun kazancıyla kıyaslandığında oldukça mütevazı kalıyor.

Bu durum, uzay keşiflerinin ilk dönemlerinden itibaren, astronotların asıl motivasyonlarının para olmadığını, aksine bilimsel başarı ve insanlık adına yapılan fedakarlık olduğunu gösteriyor.

Astronot olmanın zorlu yolu

Astronotluk, sadece maddi getirisiyle değil, aynı zamanda bu mesleğe ulaşmanın zorluğuyla da dikkat çekiyor. NASA, astronot adaylarından zorlu fiziksel ve zihinsel kriterleri karşılamalarını, ardından da uzun ve yoğun bir eğitim sürecini başarıyla tamamlamalarını bekliyor.

NASA, ortalama olarak her iki yılda bir yeni bir astronot sınıfı açıyor. Ancak bu programa kabul edilme oranı oldukça düşük. Başvuruların yalnızca yüzde 0,08'i kabul ediliyor. Bu, astronotluğun sadece belli bir yetenek ve bilgi birikimi değil, aynı zamanda olağanüstü bir azim ve dayanıklılık gerektiren bir kariyer yolu olduğunu gösteriyor.

Motivasyonun sırrı: bilim ve keşif

Astronotların maaşlarının bu denli mütevazı olması, onların asıl motivasyon kaynaklarının maddi kazanç olmadığını açıkça ortaya koyuyor. Uzay keşifleri, bilimsel ilerleme, insanlığın sınırlarını zorlama ve evreni anlama arzusu, bu profesyonelleri uzayın bilinmezliklerine iten asıl güçler.

Bu kişiler, riskli görevlere atılırken, uzun süre ailelerinden uzak kalırken ve yoğun eğitimlerden geçerken, sadece uzaydaki görevlerini değil, aynı zamanda dünyadaki birçok insana ilham veren bir rolü de üstleniyorlar. Astronotluk, bu anlamda bir meslekten çok daha fazlası; bir yaşam biçimi ve insanlığın ortak hayallerinin somut birer temsilcisi.