CHP İzmir İl Hukuk Komisyonu Başkanı ve eski İzmir Büyükşehir Belediye Başkanvekili Murat Aydın, 30 Haziran’da görülecek olan CHP’nin 38. Olağan Kurultayı’nın iptali için açılan davaya karşı net konuştu. “Davada hukuki bir yön yoktur” diyen Aydın, açılan davanın CHP’ye yönelik siyasi bir müdahale girişimi olduğunu savundu.
Aydın, davanın hukuki değil, siyasi bir araç olarak kullanıldığını, amacının ise CHP’yi iç tartışmalarla meşgul ederek sahadan uzaklaştırmak olduğunu ifade etti. Aydın’ın açıklamasındaki en çarpıcı ifadelerden biri şuydu:
“CHP kurultayı iptal edilemez. Bu, yalnızca partinin değil, seçim hukukunun da temelidir.”
Aydın’a göre, siyasi partilerin kurultayları seçim kurulları gözetiminde yapılır ve bu süreçlerde verilen kararlar YSK tarafından denetlenir. YSK kararlarının ise yargı denetimine açık olmadığı, yani asliye hukuk mahkemesinde kurultayın tartışılmasının hukuki bir karşılığı bulunmadığı belirtildi.
“Eski yönetim geri dönemez, kayyum atanabilir”
Aydın, davada en çok merak edilen sorulardan biri olan “Kurultay iptal edilirse eski yönetim mi geri döner?” sorusuna da yanıt verdi.
“Önceki yönetim, kendi iradesiyle kurultay kararı almıştır. Divan seçildiği anda görevi sona ermiştir. Dolayısıyla eski yönetim geri dönemez.”
Olası bir iptal kararı durumunda ise ya kurultay divanı geçici yönetim olarak görev yapacak ya da mahkeme kayyum atayacaktır. Ancak her iki durumda da yalnızca partinin günlük işleyişi sağlanabilecek, yeni kongreye kadar geçici bir yönetim söz konusu olacaktır. Aydın, 30 Haziran’daki duruşmada karar çıkma ihtimalinin düşük olduğunu da belirtti. Dosyada eksikler bulunduğunu ve siyasi iktidarın bu davayı sürüncemede bırakmak istediğini kaydeden Aydın, yargılama sürecinin uzatılarak CHP içindeki tartışmaların canlı tutulmak istendiğini söyledi.
“Dava siyasi iktidarın oyunudur”
Aydın, açılan davanın yalnızca hukuki değil, aynı zamanda siyasi bir araç olduğunun da altını çizdi. İktidarın amacı, CHP'nin yükselen saha gücünü zayıflatmak ve partiyi kendi iç tartışmalarıyla boğmak. Aydın'a göre, dava üzerinden CHP’ye dönük algı çalışması yürütülüyor ve “iktidar her şeye kadirdir” algısı pekiştirilmeye çalışılıyor. CHP’nin mahkeme kararlarıyla değil, Cumhuriyeti kuran irade ile var olduğunu belirten Aydın, şunları söyledi:
“CHP mahkeme kararıyla kurulmadı, mahkeme kararıyla da devrilemez. Bu dava, CHP’nin köklü yapısını ve tarihsel misyonunu sarsamaz. Bu saldırı, ancak örgütlü ve topyekûn mücadele ile savuşturulabilir.”
Aydın, kurultay davası nedeniyle CHP içinde önceki ve mevcut yönetim arasında yaşanan gerilimlerin partinin refleksini zayıflattığını, topluma karşı gösterilen direncin parçalı ve etkisiz hale geldiğini savundu. Parti bütünlüğü içinde hareket edilmesi gerektiğini vurguladı.
"CHP örgütü olarak bu saldırıya karşı durmalıyız"
Aydın açıklamasını şu çağrıyla noktaladı:
“Bugün saf tutulacak yer, mevcut ya da eski yönetim değil; CHP’nin kendisidir. Davanın hukuki değil siyasi bir saldırı olduğu gerçeğiyle hareket edilmeli, örgüt ve değerler etrafında birleşilmelidir. Bu partide bunu yapacak azim ve kararlılık fazlasıyla mevcuttur.”
