Yaşar Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümünü bu yıl bitiren Uğurcan Çakmak ve Ali Emre Savaş, daha mezun olmadan, müze ziyaretçilerine çok farlı bir deneyim yaşatacak bir uygulama geliştirdi.

İlk uygulaması Atatürk’ün annesi Zübeyde Hanım’ın son günlerini geçirdiği Latife Hanım Köşkü Anı Evi için hazırlanan proje sayesinde, ziyaretçiler, akıllı telefonları aracılığıyla 95 yıl öncesinde yaşananları görüp adeta bir zaman yolculuğuna çıkıyor.

Yaşar Üniversitesi Bilgi ve Teknoloji Transfer Ofisinin desteğiyle Kuluçka Merkezi Minerva’da, kendi projelerini hayata geçirme fırsatı bulan Uğurcan Çakmak ve Ali Emre Savaş, artırılmış gerçeklik teknolojisi üzerinde çalışmaya başladı. 5 kişiye ulaşan NAReality isimli ekip geleceğin teknolojisi olarak adlandırılan artırılmış gerçekliği kullanarak birçok farklı ürün geliştirdi. Mimarlık ve mobilya sektörü için insanların kendi evini baştan aşağı istediği gibi tasarlayacağı mobil uygulama ile üniversite adaylarına yönelik tercih edecekleri üniversiteyi daha iyi tanımaları için uygulama geliştiren NAReality ekibi, son olarak, klasik müzelerde artırılmış gerçeklik teknolojileriyle ziyaretçilere daha farklı bir deneyim sunmak için bir uygulama tasarladı.

İLK DEMO UYGULAMA LATİFE HANIM KÖŞKÜ’NDE


Uygulama hakkında bilgi veren Uğurcan Çakmak, “Artırılmış gerçeklik teknolojisi, boyut değiştirerek normalde hiç göremeyeceğimiz şeyleri bizlere gösterme imkanı tanıyor. Biz de klasik müze anlayışını değiştirmek ve ziyaretçileri sanal dünya aracılığıyla farklı bir boyuta taşımak için yola çıktık. Normalde müzelerde bulunan sesli rehberlerin günümüzdeki versiyonu diyebiliriz. Uygulamamızla görünmeyenleri göstermek, orijinal ortamında bilinmeyenleri hayal ettirmek, tarihi daha iyi anlamamızı sağlamak istedik. Demomuzu oluştururken Latife Hanım Köşkü Anı Evi’ni seçtik. Çünkü Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün Annesi Zübeyde Hanım’ın ömrünün son günlerini geçirdiği yapı olması nedeniyle üzerimizde büyük bir manevi değeri var. Anı Evi’ne gelen ziyaretçiler, yalnızca sergilenen eşyaları ya da fotoğrafları görmekle kalmayacak. Örneğin, tabletleri ya da telefonlarıyla uygulamamız üzerinden bir fotoğrafı, bir eşyayı tarattıklarında, 95 yıl öncesine sanal bir yolculuğa çıkıp o anları görüntüler ve anlatımlarla yaşama fırsatı bulacaklar” dedi.

ATATÜRK İLE 95 YIL ÖNCESİNE YOLCULUK


Çakmak, “Köşkün tarihçesini, Latife Hanım ve Zübeyde Hanım arasındaki ilişkiyi, Mustafa Kemal Atatürk ile Latife Hanımın nasıl tanıştığını, Zübeyde Hanımın son günlerini nasıl geçirdiğini, Atatürk’ün annesinin mezarı başında neler söylediğini uygulama üzerinden görüntüler eşliğinde dinletiyoruz ve artırılmış gerçeklik teknolojisi ile insanları 95 yıl öncesine götürüp o anları yaşamalarını sağlıyoruz. Yeni teknolojilerin sürekli olarak ortaya çıkıyor ve müzelerde de ziyaretçilerin ilgisini çekmek için artırılmış gerçeklik teknolojisi büyük bir fırsat. Artırılmış gerçeklik ve 3 boyutlu haritalama gibi teknolojiler, insanların fiziksel sınırlamalarının ötesine geçmesine ve nesneleri bağlam içine yerleştirmesine izin veriyor. Biz de bu gelişmelerden yola çıkarak uygulamalarımızı geliştiriyoruz” diye konuştu.