Ferhan Şensoy’un otuz üç yıldır seyirciyle buluşturduğu dünyanın “en çok oynanan” tiyatro oyununda hayatın içinden insanlar ve olaylar mizah yoluyla irdeleniyor. Ferhangi Şeyler'de hepimizin hayatının içinde olan karakterler var. Şensoy, onları çok iyi bir şekilde ortaya koyuyor. Ferhangi Şeyler 26 Aralık'ta Selahattin Akçiçek Kültür Merkezi - Gülriz Sururi Sahnesi'nde seyirci ile buluşacak.

Ferhangi Şeyler’in konusu nedir?

Ferhan Şensoy otuzüç yılını geride bırakan Ferhangi Şeyler de kimi zaman siyasileri ve politikalarını eleştiriyor, kimi zaman gazete sayfalarından akıp giden çeşitli haberleri kendi yorumuyla bir kez daha sunuyor. 1987 yılında ilk kez sahnelenen oyun, o günden bu güne Türkiye dışında Londra, Washington, New York, Münich, Hamburg, Amsterdam ve Zurih başta olmak üzere değişik kentleri dolaştı.

Ferhan Şensoy kimdir?

İlk öykü ve şiirleri Yeni Ufuklar ve Soyut dergilerinde 1969 yılında yayımlanan Şensoy’un, yazdığı skeçler de Devekuşu Kabare’de 1970 yılında oynanmaya başladı.
1980 yılında Ortaoyuncular adıyla, kendi tiyatrosunu kurdu. 1989 yılında Kel Hasan Efendi’den günümüze gelen Ortaoyuncuları Kavuğu’nu Münir Özkul’dan devralmıştır. Aynı yıl Ses Tiyatrosu’na taşınmıştır.

1971 yılında Grup Oyuncuları çatısında ilk profesyonel oyunculuk deneyimini yaşayan Şensoy, 1972-1975 yılları arasında Fransa ve Kanada’da tiyatro eğitimine ve çalışmalarına Jerome Savary, Andre-Louis Perinetti gibi isimlerle devam ederken Montreal’de Ce Fou De Gogol adlı oyunuyla 1975’te En İyi Yabancı Yazar ödülünü aldı. Yine Montreal’de Theatre De Quatre – Sous’da da, yönetmenliğini yaptığı, Harem Qui Rit isimli müzikalde oynadı. Aynı yıl Türkiye’ye döndü.

Türkiye’ye dönmesinin ardından, 1976’da Ali Poyrazoğlu Tiyatrosu’nda, yazarlığını da yaptığı Dur Konuşma Sus Söyleme adlı oyunda rol alan Şensoy, Türk Yazarları Tiyatrosu’nda da oyunculuk ve yönetmenlik yaptı. Aynı sene ilk televizyon skeçlerini yazmaya başlayan Şensoy, Ali Poyrazoğlu’yla beraber rol aldığı bu skeçlerin birinde, bir garson rolüyle ilk kez televizyona çıktı.

Nisa Serezli – Tolga Aşkıner Tiyatrosu’nda oyunculuk yapan Şensoy, yine 1976 senesi içinde, TRT’ye ve Devekuşu Kabare Tiyatrosu’nda çeşitli skeçler yazdı.

1978’de, ilk kitabı Kazancı Yokuşu’nun yayınlanmasının ardından, yönetmenliğini Temel Gürsu’nun yaptığı Kızını Dövmeyen Dizini Döver ile ilk kez bir film çalışması yapan Şensoy, aynı yıl Mete İnselel ile Anyamanya Kumpanya Tiyatrosu’nu kurdu ve kendi eseri olan, İdi Amin Avantadan Lavanta oyununda rol aldı ve yönetmenlik yaptı.

Yine 1978’de, yazdığı Bizim Sınıf adlı televizyon dizisi ikinci bölümden sonra öğretmenlerin manevi şahsiyatını tezyif ettiği gerekçesiyle TRT’de yasaklandı. Daha sonra Bizim Sınıf, Ali Poyrazoğlu Tiyatrosu’nda sahnelenecekti. Oyuncu olarak katıldığı Evdekiler ve Giyim Kuşam Dünyası televizyon dizileri de yayından kaldırıldı. O sene, Anyamanya Kumpanya’dan ayrılan Şensoy, daha sonra Ayfer Feray Tiyatrosu’na geçti ve oyunculuğa burada devam etti.

1979’da, TRT’de, kendi yazdığı Sizin Dershane dizisinde oyunculuk yapan Şensoy, Ayfer Feray Tiyatrosu’nda da yine kendi yazıp yönettiği ve müziklerini yaptığı Hayrola Karyola oyununda rol aldı. Stardust Gece Kulübü’nde, yazdığı Dedikodu Şov isimli bir kabare gösterisini, Adile Naşit, Perran Kutman, Pakize Suda, Sevda Karaca ve İstanbul Gelişim Orkestrası’yla sahneleyen Şensoy, aynı kulüpte, Arda Uskan’ın yazıp, Fuat Güner’in müziklerini yaptığı Kukla ve Kuklacı Kabare gösterilerinde rol aldı.