87'İNCİ İzmir Enternasyonal Fuarı'nda kültür ve sanat etkinlikleri kapsamında gerçekleşen Edebiyat Sohbetleri'nin son söyleşisinde romancı, hikayeci ve gezi yazarı Buket Uzuner okurları ile buluştu. İzmir'in son dönemlerde önemli ve değerli bir konuma geldiğini belirten Uzuner, "Dağlarında hep çiçek açsın istiyoruz. İnşallah hiç çiçekler solmaz İzmir'de" dedi.

Kültür ve sanat etkinlikleriyle öne çıkan 87. İzmir Enternasyonal Fuarı kapsamında gerçekleşen Edebiyat Sohbetleri, Kerimcan Kamal, Azra Kohen, Saygı Öztürk, Mine Söğüt'ün ardından Buket Uzuner'i ağırladı. Kitaplarının hazırlık aşaması ve içerikleriyle ilgili kitapseverlerin merak ettiği konularda açıklamalarda bulunan Uzuner, söyleşinin sonrasında hayranlarıyla bir araya geldi. İzmir'in son dönemde bir hayli önemli ve değerli konuma geldiğini ifade eden Uzuner, "İzmir benim için çok kıymetli, annemin şehri. İzmir hepimiz için çok kıymetli özellikle son zamanlarda. Dağlarında hep çiçek açsın istiyoruz. İnşallah hiç çiçekler solmaz İzmir'de" dedi.


"MESELESİ OLAN YAZARLARI SEVİYORUM"


Edebiyatın söz ve empati sanatı olduğunu belirten Uzuner, "Ben meselesi olan yazarları seviyorum. Ne yazsam diye düşünmeyen yazarları. Zaten çocukluktan beri taktığı şeyler var, haksızlıklar var. Kendi başına gelebilir, sizin başınıza gelir. Beni o kadar rahatsız eder ki benim meselem olur o. Aslında edebiyat söz ve empati sanatıdır. Öte yandan kitap yazana yazar diyoruz. Ama yazar var yazar var. Çok görünürseniz çok satıyor kitabınız. 4 - 5 yıldır ben televizyona çıkmıyorum, benim gibi insanları çıkartmıyorlar. Kitapçıya girdiğimde bile tanımıyorlar beni, tanımayınca kitabınız satmıyor. Ünlü ve zengin olmak zorundasınız, yüzünüz görünecek, hep başarılı ve mağrur duracaksınız, ulaşılmaz. O kadar saçma şeyler ki, kalıcı da değil. Meselesi olan yazarı seviyorum" dedi.

"YAZARIN KENDİ KİTABINI BASTIRMASINA KARŞIYIM"


Yazarın kitabını kendisinin bastırmasına karşı olduğunu belirten Uzuner, "Maalesef son yıllarda herkes kitap yazıyor, kendisi bastırıyor, Hobi olarak yapılabilir, ben de resim yapıyorum. Sergi falan açmıyorum. Şiir yazıyorum ama kötü şiirler. Şair olarak doğulur. Ben şair olarak doğmamışım, hikaye anlatıcısı olduğumu düşünüyorum" diye konuştu.