Türk futbolunun Avrupa sahnesindeki en büyük heyecanlarından biri bu gece Portekiz'in başkenti Lizbon'da yaşanacak. Temsilcimiz Fenerbahçe, UEFA Şampiyonlar Ligi play-off turu rövanşında, kulüpler bazında Avrupa'nın en prestijli turnuvasına adını yazdırmak için köklü rakibi Benfica ile kozlarını paylaşacak. İstanbul'da, Kadıköy'de oynanan ilk maçta golsüz eşitliğin bozulmaması, bu geceki 90 dakikayı adeta bir finale dönüştürdü. Sarı-lacivertli kafile için bu karşılaşma, sadece bir tur atlama mücadelesi değil; tam 16 sezondur uzak kalınan "Devler Ligi" sahnesine geri dönme, kulübün kasasını dolduracak devasa bir geliri garantileme ve camianın yıllardır kurduğu büyük rüyayı gerçeğe dönüştürme anlamı taşıyor. Teknik direktör ve futbolcuların omuzlarındaki tarihi sorumluluğun bilinciyle çıkacağı bu mücadele, Türk futbolseverler tarafından da anbean takip edilecek.
Işıklar stadı'nda kader anı: Düdük 22.00'de çalacak
İki dev kulübün kaderini belirleyecek olan bu zorlu mücadele, Benfica'nın evi olan ve "Işıklar Stadı" olarak bilinen görkemli Estádio da Luz'da oynanacak. Türkiye saati ile 22.00'de başlayacak olan karşılaşmayı, futbol kamuoyunun yakından tanıdığı bir isim yönetecek. Slovenya Futbol Federasyonu'ndan tecrübeli hakem Slavko Vincic, bu kritik randevuda düdük çalacak. Vincic'in yardımcılıklarını ise vatandaşı Tomaz Klancnik ve Andaz Kovacic üstlenecek. Slavko Vincic ismi, Türk futbolseverler için yabancı değil. Sloven hakem, geçtiğimiz sezon Trendyol Süper Lig'de oynanan ve şampiyonluk düğümünün çözülmesinde büyük rol oynayan Galatasaray-Fenerbahçe derbisinde de görev yapmıştı. Bu durum, hakem performansının da bu gece dikkatle izlenecek unsurlardan biri olacağını gösteriyor. Fenerbahçe, tarafsız ve adil bir yönetim altında, saha içinde kalarak tarihi bir zafere imza atmayı hedefliyor.
Tek bir galibiyet, milyonlarca avro ve 16 yıllık hasret
Bu gecenin Fenerbahçe için anlamı, skor tabelasında yazacak rakamların çok ötesinde. Sarı-lacivertliler, Lizbon'dan herhangi bir gollü galibiyetle dönmeyi başarırsa, adını doğrudan Avrupa futbolunun 1 numaralı organizasyonu olan Şampiyonlar Ligi'nin yeni formatındaki lig aşamasına yazdıracak. Bu başarı, kulüp tarihinde bir dönüm noktası olacak; zira Fenerbahçe, en son 2008-2009 sezonunda bu dev sahnede boy göstermişti. O günden bu yana geçen 16 yıllık uzun hasret, bu gece dinebilir. Sportif prestijin yanı sıra, bu başarının devasa bir de ekonomik getirisi bulunuyor. Şampiyonlar Ligi'ne katılım, yayın hakları, performans primleri ve sponsorluk gelirleriyle birlikte kulübün kasasına on milyonlarca avroluk bir kaynak girişi sağlayacak. Bu gelir, hem kulübün mali yapısını güçlendirecek hem de gelecekteki transfer politikaları için yönetimin elini oldukça rahatlatacak. Bu nedenle futbolcular, sadece bir maçı değil, kulübün geleceğini de omuzlarında taşıyarak sahaya çıkacak.
Lizbon'daki uğursuzluk: Kanarya'nın kırması gereken zincir
Fenerbahçe'nin önündeki en büyük engellerden biri de rakibi Benfica kadar, Portekiz deplasmanlarındaki kötü tarihçesi olacak. Sarı-lacivertli ekip, bugüne dek resmi maçlarda Benfica'ya karşı Lizbon'da galibiyet sevinci yaşayamadı. Bu uğursuz serinin başlangıcı oldukça acı bir hatırayı barındırıyor. 1975-1976 sezonunda Şampiyon Kulüpler Kupası'nda oynanan maçta Fenerbahçe, rakibine 7-0 gibi tarihi bir skorla mağlup olmuştu. İki takım arasındaki en unutulmaz eşleşmelerden biri ise 2012-2013 sezonunda UEFA Avrupa Ligi yarı finalinde yaşandı. İstanbul'daki maçı 1-0 kazanan Kanarya, final kapısını aralamışken, Lizbon'daki rövanşı 3-1 kaybederek büyük bir hayal kırıklığıyla kupaya veda etmişti. İki ekip Portekiz'deki son resmi randevularını ise 2018-2019 sezonunda, yine bir Şampiyonlar Ligi elemesinde gerçekleştirdi. O maçı da ev sahibi Benfica 1-0 kazanarak turu geçen taraf olmuştu. Fenerbahçe, bu gece sahaya sadece tur atlamak için değil, aynı zamanda Lizbon'daki bu kara talihi kırmak ve tarihi yeniden yazmak için çıkacak.
Sarı-lacivertlilerde tek fire, yıldız isimler liste dışı
Temsilcimiz Fenerbahçe, bu kritik mücadeleye büyük ölçüde tam kadroya yakın bir ekiple hazırlanıyor. Takımda tek eksik, sakatlığı nedeniyle İstanbul'da bırakılan tecrübeli golcü Cenk Tosun. İlk maçta sakatlığı nedeniyle kadroda yer almayan Cenk'in yerine, UEFA'ya bildirilen listeye takımın yeni transferlerinden yıldız kanat oyuncusu Cengiz Ünder dahil edilmişti. Cengiz Ünder, bu geceki müsabakada da teknik heyetin en önemli kozlarından biri olarak görev bekleyecek. Öte yandan, Fenerbahçe'nin UEFA'ya bildirdiği A listesinde yer almayan bazı önemli isimler de bulunuyor. Savunmanın kilit oyuncularından Rodrigo Becao ile orta sahanın dinamik isimleri Diego Carlos ve Mert Hakan Yandaş, statü gereği bu önemli karşılaşmada forma giyemeyecek. Bu durum, teknik heyetin kadro derinliği ve hamle gücü açısından dikkatli bir planlama yapmasını gerektiriyor.
Terazi dengede ama ev sahibi avantajı Benfica'da
Fenerbahçe ile Benfica, bu gece tarihlerindeki 8. resmi müsabakaya çıkacak. Geride kalan 7 maçlık seriye bakıldığında, Portekiz temsilcisinin 3, temsilcimiz Fenerbahçe'nin ise 2 galibiyeti bulunuyor. İki karşılaşma ise beraberlikle sonuçlandı. Bu istatistikler, genel resimde bir denge olduğunu gösterse de, Benfica'nın sahasında oynadığı maçlardaki ezici üstünlüğü ve ev sahibi avantajı, Portekiz ekibini kağıt üzerinde bir adım öne çıkarıyor. Ancak futbolun sürprizlere açık doğası ve Fenerbahçe'nin bu sezon sergilediği hırslı ve mücadeleci kimlik, bu gece her türlü sonucun mümkün olduğunu gösteriyor.
Fenerbahçe'nin UEFA'ya bildirdiği ve bu gece görev yapabilecek oyuncuların yer aldığı tam kadro şu şekilde: İrfan Can Eğribayat, Tarık Çetin, Dominik Livakovic, Çağlar Söyüncü, Alexander Djiku, Yiğit Efe Demir, Mert Müldür, Jayden Oosterwolde, Nelson Semedo, Milan Skriniar, Yusuf Akçiçek, İsmail Yüksek, Fred, İrfan Can Kahveci, Levent Mercan, Bartuğ Elmaz, Archie Brown, Sofyan Amrabat, Sebastian Szymanski, Oğuz Aydın, Cengiz Ünder, Talisca, Jhon Duran, Youssef En-Nesyri.