İklim krizinin etkilerini en sert şekilde hisseden Ege Bölgesi'nde, milyonlarca insana içme ve kullanma suyu sağlayan barajlardan endişe verici haberler gelmeye devam ediyor. İzmir Su ve Kanalizasyon İdaresi'nin (İZSU) 14 Ağustos 2025 tarihinde güncellediği baraj doluluk oranı verileri, özellikle İzmir için tehlike çanlarının ne kadar yüksek sesle çaldığını ortaya koydu. Kentin en önemli su kaynaklarından biri olan ve devasa hacmiyle sigorta görevi görmesi beklenen Gördes Barajı, bu yaz tamamen kurudu. Geçtiğimiz yılın aynı döneminde aktif doluluk oranı yüzde 5,56 seviyesinde olan barajın göl su yükseltisi, "minimum işletme kotu" olan 204,00 metreye düştü. Bu durum, barajın kullanılabilir su hacminin sıfırlandığı ve artık sisteme su veremeyeceği anlamına geliyor. Bir zamanlar 453 milyon metreküplük maksimum hacmiyle bölgenin umudu olan barajın şimdi boş bir çanağa dönüşmesi, yaşanan kuraklık felaketinin en somut ve en acı göstergesi oldu.

İzmir'in can damarlarında su yarı yarıya azaldı

İzmir'deki su krizi, sadece Gördes Barajı ile sınırlı değil. Kente su sağlayan diğer tüm barajlarda da geçen yıla kıyasla dramatik düşüşler yaşanıyor. Şehrin en önemli içme suyu kaynağı olan ve tek başına ihtiyacın büyük bir kısmını karşılayan Tahtalı Barajı'nda durum kritik. Geçen yıl 14 Ağustos'ta aktif doluluk oranı yüzde 20,83 olan barajda, bu yıl aynı tarihte bu oran yüzde 7,20'ye kadar geriledi. Barajdaki kullanılabilir su hacmi, bir yılda yaklaşık 60 milyon metreküpten 20 milyon metreküpe düşerek üçte bir oranında azaldı.

Diğer barajlardaki tablo da farksız.

Hafta sonu planı yapacaklar için uyarı: Fırtına, sağanak ve bunaltıcı sıcaklar kapıda
Hafta sonu planı yapacaklar için uyarı: Fırtına, sağanak ve bunaltıcı sıcaklar kapıda
İçeriği Görüntüle
  • Balçova Barajı: Geçen yıl yüzde 43,20 olan aktif doluluk oranı, bu yıl yüzde 24,04'e düştü.

  • Ürkmez Barajı: Geçtiğimiz sene yüzde 20,79 olan doluluk, bu yıl yüzde 9,55'e geriledi.

  • Alaçatı Kutlu Aktaş Barajı: Turizm cenneti Çeşme'nin su kaynağı olan barajda geçen yıl yüzde 19,02 olan doluluk oranı, bu yıl yüzde 1,93 gibi kritik bir seviyeye indi.

  • Güzelhisar Barajı: Nispeten daha iyi durumda olan tek baraj olmasına rağmen, burada bile doluluk oranı yüzde 72,91'den yüzde 55,68'e geriledi.

Bu veriler, kış ve ilkbahar aylarında beklenen yağışların barajları doldurmakta son derece yetersiz kaldığını ve yaz aylarının ilerlemesiyle birlikte buharlaşmanın da etkisiyle seviyelerin daha da düşeceğini gösteriyor.

Rakamlarla bir yıllık erime: milyonlarca metreküp su buhar oldu

Barajlardaki doluluk oranlarının yüzdesel düşüşü kadar, kaybolan suyun hacmi de krizin boyutunu anlamak için büyük önem taşıyor. İZSU'nun karşılaştırmalı verileri, sadece bir yıl içinde İzmir'in su kaynaklarında yaşanan devasa kaybı gözler önüne seriyor.

Baraj Adı Kullanılabilir Su Hacmi (14.08.2024) Kullanılabilir Su Hacmi (14.08.2025) Bir Yıllık Kayıp (m³)
Güzelhisar Barajı 104.552.000 m³ 79.846.000 m³ 24.706.000 m³
Balçova Barajı 3.293.000 m³ 1.832.000 m³ 1.461.000 m³
Gördes Barajı 27.295.000 m³ 0 m³ 27.295.000 m³
Tahtalı Barajı 59.793.000 m³ 20.660.000 m³ 39.133.000 m³
Ürkmez Barajı 1.715.000 m³ 788.000 m³ 927.000 m³
Alaçatı Kutlu Aktaş Barajı 3.050.000 m³ 308.000 m³ 2.742.000 m³
TOPLAM KAYIP 96.264.000 m³

Tablo, sadece altı büyük barajda, bir yıl içinde yaklaşık 96,3 milyon metreküp kullanılabilir suyun kaybedildiğini gösteriyor. Bu rakam, milyonlarca hanenin aylarca su ihtiyacını karşılayabilecek devasa bir miktar. Bu suyun buharlaşma, yetersiz yağış ve artan tüketim gibi nedenlerle kaybedilmiş olması, gelecekte su yönetiminde çok daha radikal ve akılcı politikaların uygulanması gerektiğini ortaya koyuyor.

Tasarruf çağrıları ve acil eylem planı beklentisi

Barajlardaki bu kırmızı alarm, İzmir'de yaşayan milyonlarca insan için "su kesintisi" endişelerini de beraberinde getirdi. İZSU ve yerel yönetim yetkilileri, her fırsatta vatandaşlara su tasarrufu çağrısında bulunuyor. Bahçe sulamalarının kısıtlanması, araç yıkamada daha dikkatli olunması ve evlerdeki basit tasarruf önlemlerinin (kısa duş almak, muslukları boşa akıtmamak vb.) hayata geçirilmesi, mevcut suyun daha uzun süre yetmesi için kritik önem taşıyor.

Ancak vatandaşların bireysel çabalarının yanı sıra, yetkililerden de daha kapsamlı ve uzun vadeli bir "acil eylem planı" bekleniyor. Bu planın, su kayıp ve kaçak oranlarının düşürülmesi, arıtılmış suların tarım ve sanayide yeniden kullanılması, yeni yeraltı ve yerüstü su kaynaklarının sisteme entegre edilmesi gibi adımları içermesi gerektiği belirtiliyor. Eğer önümüzdeki sonbahar ve kış ayları da yağış açısından yetersiz geçerse, İzmir'i sadece bir su krizi değil, aynı zamanda ciddi bir sosyal ve ekonomik kriz de bekliyor olabilir. Bu nedenle, bugünden atılacak her bilinçli adım, yarının kurak geleceğine karşı verilmiş bir mücadele anlamına geliyor.

Kaynak: HABER MERKEZİ