Haber/Murat ERVİN - Cumhurbaşkanlığı kararıyla Türkiye genelinde 99 farklı parselde Hazine'ye ait alanlar özelleştirme kapsamına alındı. Resmi Gazete'de yayımlanan karara göre İzmir'de de denize oldukça yakın 3 ilçede 14 farklı parselde 187 bin metrekarelik alanın özelleştirilmesine karar verildi. Söz konusu alanların özelleştirilmesinin ise 2025 yılı sonuna kadar tamamlanması istenirken emlak sitelerinden referans alınan fiyatlara göre alanların toplam değeri 800 milyon TL'yi buluyor.

PLAJA, YOLA SIFIR
İzmir'de özelleştirilecek alanların en dikkat çekicilerinden biri ise Çeşme Alaçatı'da bulunuyor. Toplam 14 bin 126 metrekarelik alan denize sıfır konumda bulunuyor ve Piyade Plajı ile Resort Zigana Otel'in hemen bitişiğinde yer alıyor. Söz konusu alanın özelleştirilmesiyle bölgeye yeni bir otel daha yapılabilecek. Emlak sitelerinde ise denizden daha uzak olan fakat bölgeye en yakın konumda bulunan benzer bir alanın metrekaresi 4 bin TL'den satılıyor. Bu fiyat dikkate alındığında ise özelleştirilecek alanın değeri 56 milyon 504 bin TL'yi buluyor. Buranın özelleştirme sürecinde turizm alanı olarak imara açılmasıyla ise en az 3 kat daha değerlenecek.     

4 PARSEL 86 DÖNÜM
İzmir'de özelleştirme süreci başlatılan bir çoğu birbirine bitişik ve yakın konumda bulunurken en büyük alan Urla'nın Özbek Mahallesi'nde yer alıyor. Denize sıfır olan toplam 74 bin 949 metrekarelik fundalık alanın yakınında Tarım İl Müdürlüğü Urla Eğitim Tesisi bulunuyor. Bitişiğindeki diğer özelleştirilecek 3 parselle birlikte ise 86 bin metrekareyi buluyor. Bölgede benzer arazilerin metrekaresi ise 3 bin 600 TL'den satılıyor. Bu sonuca göre satışa çıkan ve birbirine bitişik 4 alanın toplam değeri 310 milyon TL ediyor. Emlak sektörü temsilcileri ise buranın imara açılmasıyla bu alanların 2 ila 3 kat daha değerleneceğini kaydetti. 

8 PARSEL 591 MİLYON TL
Seferihisar Doğanbey'de ise 3 farklı parselde 25 bin metrekarelik alan da benzer şekilde Kuşadası yolu üzerinde olup denize sıfır konumda. Çeşme ve Urla'nın ardından hızla gelişen bölge olan Doğanbey'de ortalama satış fiyatı ise ortalama 9 bin TL. Böylece söz konusu alanın değeri 225 milyon lirayı buluyor. Böylece 14 parselden 8'inin değeri 591 milyon TL ediyor. Geri kalan 6 parselin de dahil edilmesiyle bu rakamın 800 milyon TL'ye ulaşabileceği tahmin ediliyor. Benzer şekilde Antalya'ya da deniz kenarında 21 parselde yaklaşık 144 bin metrekare, Aydın'ın Kuşadası ilçesinde 10 bin metrekare, siyasetçilerin önemli tatil beldesi olan Balıkesir'in Edremit ilçesine bağlı Altınoluk Mahallesi'nde de 4 bin 750 metrekarelik alan özelleştirme kapsamına alındı. 



GİDERAYAK 'YAĞMA'
Atila SERTEL (CHP Milletvekili): AKP iktidara geldiği günden bu yana ne yazık ki "parsel parsel" satmaya, gider ayak ülkeyi yağmalamaya devam ediyorlar. Cumhuriyet döneminde yapılan, üreten ve istihdam yaratan fabrikaların hemen hepsini özelleştiren AKP iktidarı, ülkemizin kıymetli arazilerini de parsel parsel satmaya devam ediyor. 2B ile orman arazilerimiz satılıyor. Yanan orman arazileri satılarak oteller dikiliyor. Halkın, çiftçinin, üreticinin, sanayicinin yararına işler yapılmazken; vatandaş yoksullukla baş başa bırakılırken Saray ve şürekası saltanattan vazgeçmiyor. Bu saltanat devam etsin diye ne var ne yok satılıyor. Tek dertleri hesapsızca harcanan kaynaklar için yeni kaynaklar yaratmak. Bunun için de tıpkı mirasyedi biri gibi ülkenin mirasını satıp savıyorlar.


UCUZA AL, PAHALIYA SAT
Murat BAKAN (CHP Milletvekili): Türkiye’de özelleştirme, mevcut değerlerin çok altında iktidara yakın yerli ve yabancı sermayeye satılmakta, ucuza satın alınan bu yerler çok daha yüksek bir fiyata başkalarına satılarak devlet zarar ettirilmektedir. AKP iktidarının özelleştirme politikası ile milli varlıklarımız özelleştirme adı altında birilerine peşkeş çekilmiştir. Biz halkın yani kamunun malının satılmasına karşıyız. Hem israfla kamunun malını ziyan edeceksiniz hem israf yüzünden ziyan ettiğiniz kamunun malını satacaksınız. Ayrıca özelleştirme adı altında gerçekleşen bu satışlarla ilgili de endişelerimiz var. Kim, nasıl alıyor burada da bir pürüz ve bulanıklık var. Halkın kullanımına açılması gereken yerleri neden birileri satın alacak?



'VİLLA FİYATLARI 4-5 KAT ARTTI'
Deniz KEZER (Gayrimenkul Uzman): Hem Çeşme hem de Urla'da ne yazık ki artan talebi karşılayabilecek boş arsa yok. Doğal olarak bölgeye yatırım yapmak isteyenler ya çok uçuk rakamlarla karşılaşıyor ya da istediği araziyi bulamıyor. Bölgenin otel açısından sıkıntısı da çok büyük. Herkes yarımadada tatil yapmak istiyor fakat bu büyüklükte bir talebe mevcut oda sayısı ile cevap verilemiyor. Çeşme'deki 3 aylık tatil sezonunu uzatmak için yeni tesislere ihtiyaç var. İşte burada önemli olan doğru arazileri tüketici ile buluşturmak. Doğal dengeyi bozmadan Çeşme'yi, Alaçatı'yı hak ettiği yere getirebilmeliyiz. Bodrum ve Antalya ile başka türlü yarışamayız. İstanbul-İzmir otobanının inşa edilmesinin en önemli nedenlerinden biri de İstanbulluları Çeşme'ye getirebilmekti. Şimdi yoğun bir şekilde geliyorlar. Hatta öylesine yoğun ki, satılık villa fiyatları son 1 yılda 4-5 katına çıktı. Vatandaşa 'gelmeyin' diyemeyeceğinize göre, tarım alanları ve geleneksel ürünler korunarak doğru noktalarda yatırım yerleri gösterilmeli.