İzmir’in Buca ilçesinde yaşayan 34 yaşındaki diş teknisyeni H.Ö, 28 Ekim’de arkadaşının evinde kalp krizi geçirdi.
Hastaneye kaldırılan H.Ö, üç gün süren yoğun tedaviye rağmen beyin ölümü gerçekleşince ailesi, onun son isteğini yerine getirerek organlarını bağışlama kararı aldı.
Buca Seyfi Demirsoy Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yapılan operasyonla, H.Ö’nün böbrekleri ve karaciğeri, nakil bekleyen üç hastaya başarıyla aktarıldı.
Nakillerin ardından İzmir İl Sağlık Müdürü Ayhan Kul, acılı aileye taziye ziyaretinde bulunarak duyarlılıkları için teşekkür etti.
“Kardeşimin üç organı birilerinde yaşıyor”
H.Ö’nün ablası C.D, kardeşinin vefatıyla sarsıldıklarını ancak organ bağışının başkaları için yaşam anlamına geldiğini söyledi:
“Evimize ateş düştü ama kardeşimin organları başkalarına umut oldu. Belki bir anne, bir baba, bir çocuk onu dualarında anacak.
Kendisinin yazılı bir vasiyeti yoktu ama organlarını bağışlamak istediğini biliyorduk. Şimdi üç organı birilerinde yaşıyor, bu bize biraz olsun teselli veriyor.”
C.D, kendi organlarını da bağışlayacağını belirterek, “Organlarımız toprak olmasın, can bulsun. Belki birinin gözyaşını dindiririz” dedi.
Hastane ekibi: “Her organ bağışı bir umut”
Hastanenin organ nakil koordinatörü hemşire Özden Kır, beyin ölümü gerçekleşen hastaların yakınlarıyla birebir görüşmeler yaparak organ bağışının anlamını anlattıklarını ifade etti.
Toplumda hâlâ organ bağışıyla ilgili yanlış bilgilerin olduğunu vurgulayan Kır, bu tür vakaların toplumsal farkındalığı artırdığını belirtti.
Hastane Başhekimi Prof. Dr. Yekta Öncel ise 2025 yılında hastanelerinde 17 beyin ölümü vakası gerçekleştiğini, bu kişilerden 4’ünün ailesinin organ bağışına izin verdiğini açıkladı.
“Bu yıl dört hastamızın organlarıyla 20 kişi yeniden yaşama tutundu.
Organ bağışı, sadece tıbbi bir eylem değil; bir insanlık görevidir.
Her bağış, yeni bir hayat demektir.”
