İzmir'de 30 Ekim 2020'de yaşanan ve derin acılar bırakan depremin yaraları sarılmaya çalışılırken, sarsıntının yankıları kentin simge yapılarında kendini göstermeye devam ediyor. Depremde 8 bina yıkılmış, binlerce yapı hasar görmüştü. Başta İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin (İBB) ana hizmet binası olmak üzere çok sayıda kamu binası boşaltılmıştı. Depremin üzerinden geçen beş yılın ardından, kentin deniz ulaşımının can damarı olan tarihi vapur iskelelerinin güvenliği sorgulanmaya başlandı.
Yenigün'ün haberine göre, her gün yüz binlerce İzmirlinin kullandığı tarihi iskelelerden Konak Vapur İskelesi'nin, deprem sonrası "orta hasarlı" olduğu, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nın resmi tutanağı ile belgelendi. Bu kritik gelişme üzerine hükümet kanadından son iki ay içinde üç farklı resmi yazıyla durumun ciddiyeti ilgili kurumlara iletildi.
Bürokratik yazışma var, icraat yok iddiası
Bakanlık raporlarıyla kesinleşen "orta hasar" durumu, ilk olarak ilçe sınırları içinde bulunması nedeniyle Konak Kaymakamlığı tarafından 2 Şubat 2025 ve 2 Mart 2025 tarihli yazılarla Konak Belediyesi'ne bildirildi. Ardından Bakanlık İl Müdürlüğü, 6 Mart 2025'te üçüncü bir resmi yazı daha gönderdi.
Konak Belediyesi, tehlikenin farkında olarak 11 Mart 2025 tarihinde, yani günümüzden tam 8 ay önce, E-60404653-115.99-450372 sayılı resmi yazı ile topu İBB'ye attı ve iskelenin durumunu bildirdi. Ancak iddialara göre, aradan geçen 8 aylık kritik sürede İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin güçlendirme konusunda herhangi bir çalışma başlatmadığı öğrenildi.
Yasal süre doluyor: Güçlendirilmezse yıkım zorunlu
Bakanlıkça depreme dayanıksız olduğu tescillenen Konak İskelesi için yasal süreç hızla işliyor. İlgili yasaya göre, "orta hasarlı" olarak tespit edilen yapıların bir yıl (12 ay) içinde güçlendirilmesi gerekiyor. Raporun resmiyet kazanmasının üzerinden 8 ay geçtiği için, İBB'nin harekete geçmesi için sadece 4 ay kaldı.
Eğer 2026'nın ilk aylarında dolacak olan bu yasal süre içinde güçlendirme çalışması yapılmazsa, Konak İskelesi otomatik olarak "ağır hasarlı" vasfına geçecek. Bu durumda, yasa gereği güçlendirme seçeneği tamamen masadan kalkacak ve 1988'den bu yana (38 yıldır) hizmet veren iskelenin tek çaresi yıkım ve yeniden inşa olacak.
Konu meclise taşındı: AK Partili Yıldız 'Vatandaşları riske atıyorsunuz'
İzmir'in kalbindeki bu "saatli bomba", İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi'nin Kasım ayı oturumunda da gündeme geldi. AK Parti Grup Başkan Vekili Hakan Yıldız, İBB yönetimini Çankaya Katlı Otoparkı üzerinden eleştirirken, çok daha acil bir tehlikeye dikkat çekti.
Yıldız, meclis kürsüsünden yönetime şu kritik soruları yöneltti: "Konak Vapur İskelesi dâhil tüm vapur iskelelerimiz, depremden sonra Çankaya Katlı Otoparkı'nda yapılan incelemelerde olduğu gibi orta hasarlı çıktı mı, çıkmadı mı? Orta hasarlılar ile ilgili yasa açık, bir yıl içinde güçlendirme gerekir. Bir yılda güçlendirme yapmazsanız ağır hasarlıya geçer. Aynı risk vapur iskelelerinde yok mu?"
Vatandaşların her gün o iskeleleri kullandığını hatırlatan Yıldız, "Vapurlar çalışmaya devam ediyor. O vatandaşları düşünecek bir çalışma ortaya koydunuz mu? Ulaştırma Bakanlığı ile ne noktasındasınız? Risk varsa bir alternatif çalışma planladınız mı? Bu çelişkiler yumağı bizi rahatsız ediyor" diyerek İBB'nin sessizliğini eleştirdi.
CHP'den 'mülkiyet' savunması: 'İskeleler bakanlığın, araştırıyoruz'
Eleştirilerin odağındaki İBB yönetiminden ilk yanıt CHP Grup Başkanvekili Altan İnanç'tan geldi. Yenigün gazetesine konuşan İnanç, iddiaları doğrulayacak veya yalanlayacak net bir bilgi vermekten kaçınarak, konuyu araştırdıklarını belirtti.
İnanç, "Bir tutanak olduğu söyleniyor. Tutanak ne zaman tutuldu, hangi kurum tarafından tutuldu arkadaşlarımız araştırıyorlar. Net olarak evet hasarlı ya da hayır değil diyecek durumda değilim" dedi.
Konuşmasında topu mülkiyet sahibine atan İnanç, "Diyelim ki orta hasarlı; iskelelerin mülkiyeti bakanlıkta. Biz kullanıyoruz ama sahipleri bakanlık. Öyle bir tutanak olup olmadığını, varsa hasarın neye dayandırıldığını araştıracağız. Yani depremden kaynaklı mı yoksa binanın ömrü ile ilgili mi, bakacağız" şeklinde konuştu.
Hakan Yıldız'ın "Diğer iskeleler ne durumda?" sorusu ise şimdilik yanıtsız kalırken, İzmirlilerin her gün kullandığı diğer tarihi iskelelerin depreme dayanıklılık durumu da belirsizliğini koruyor.