İzmir, geçtiğimiz bir buçuk ay boyunca sanatın ve yaratıcılığın kalbinin attığı bir merkez haline geldi. İzmir Büyükşehir Belediyesi İzmir Akdeniz Akademisi'nin vizyoner projesi olan İyi Tasarım/Good Design İzmir, onuncu yılında "Dirlik" temasıyla kapılarını araladı ve kentin dört bir yanına yayılan bir tasarım şölenine dönüştü. Dayanışma, uyum ve birlikte iyileşme kavramlarının merkeze alındığı bu uzun soluklu maraton, 2200’den fazla katılımcıyı ve 107 içerik üreticisini bir araya getirerek İzmir’in bir "tasarım kenti" kimliğini ne denli güçlü bir şekilde benimsediğini kanıtladı.
Dirlik felsefesiyle kolektif iyileşme vurgusu
Bu yılki etkinliğin ana omurgasını oluşturan “Dirlik” teması, sadece estetik bir arayışı değil, aynı zamanda derin bir toplumsal sorumluluğu da işaret ediyordu. Etkinliğin kapanış töreninde konuşan İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Dr. Zafer Levent Yıldır, on yıllık süreçte İyi Tasarım İzmir'in kolektif bir ruha büründüğünü belirtti. Yıldır, "İyi Tasarım İzmir, on yılda kolektif bir özneye dönüşmüştür. Bu yılın teması olan Dirlik de tam olarak bunu, yani birlikte iyileşmeyi anlatıyor," sözleriyle etkinliğin felsefesini özetledi. Yıldır, İzmir'in kültür, sanat ve tasarım alanlarındaki özgün konumuna dikkat çekerek, bu etkinliğin katılımcı bir kültürün, ortak aklın ve paylaşımın en somut örneklerinden biri olduğunu vurguladı. Etik ve estetik bilginin demokratik süreçlerle harmanlandığı bu yapının, kenti hep birlikte iyileştirme arzusundan doğduğunu ifade etti.
Küratörün gözünden: İzmir’e ödenen bir vefa borcu
Etkinliğin bu seneki tema küratörlüğünü üstlenen Dr. Can Güvenir, kapanış konuşmasında "Dirlik" temasının arkasındaki ilhamı ve kişisel motivasyonunu paylaştı. Güvenir, tasarımın yalnızca bir nesneyi değil, aynı zamanda bir fikri, bir davranışı ve toplumsal bir dönüşümü şekillendirme gücüne sahip olduğunu vurguladı. “'Dirlik' temasını seçmemizin nedeni buydu; çünkü yaşadığımız dünyada denge, uyum ve ortak üretim kavramları her zamankinden daha değerli," diyen Güvenir, yürütülen atölye ve sergilerle tasarımın sosyal fayda üretme potansiyelini görünür kılmayı ve genç tasarımcılara ilham vermeyi amaçladıklarını söyledi. Kendisini büyüten kente olan borcunu bu projeyle ödediğini belirten Güvenir’in, "Şimdi borcumu ödedim" şeklindeki samimi ifadesi, projenin kişisel ve toplumsal bağlarını ne kadar güçlendirdiğini gösterdi.
Kentin simgeleri tasarım sahnesine dönüştü
İyi Tasarım/Good Design İzmir_10, kentin belleğinde yer etmiş 10 farklı mekanı birer açık tasarım laboratuvarı olarak kullandı. Tarihi Bıçakçı Han'ın otantik atmosferinden Originn Creative Hub'ın modern çizgisine, İzmir Mimarlık Merkezi'nin entelektüel ortamından İtalyan Kültür Merkezi'nin zarif dokusuna kadar birçok farklı nokta, etkinliklere ev sahipliği yaptı. Kültürpark, Basmane, Bergama Vapuru, İzmir Doğal Yaşam Parkı ve İzmir Mobilya Akademisi gibi alanlar da bu yaratıcı seferberliğin bir parçası oldu. Her mekan, kendi ruhuyla bütünleşen sergilere, atölyelere ve panellere sahne olarak katılımcılara çok katmanlı ve zengin bir deneyim sundu. Bu sayede tasarım, kapalı salonlardan çıkarak kentin damarlarına işledi ve gündelik yaşamın bir parçası haline geldi.
Rakamlarla tasarım maratonu
Etkinliğin zengin içeriği, rakamlara da yansıdı. Bir buçuk aylık süreçte 15 sergi, 20 panel ve söyleşi, 39 atölye çalışması ve 7 açık sınıf düzenlendi. Sergiler 800’ün üzerinde sanat ve tasarım meraklısını ağırlarken, 500’den fazla katılımcı atölyelerde bizzat üretim süreçlerine dahil oldu. Özellikle 100'ün üzerinde genç tasarımcı ve öğrencinin kent, ekoloji, sosyal etki ve sürdürülebilirlik gibi kritik konular üzerine projeler geliştirmesi, etkinliğin geleceğe dönük yüzünü ortaya koydu. Tema olan “Dirlik”, tüm bu etkinlikler boyunca dayanışma, kolektif iyileşme ve birlikte yaşama kültürü ekseninde somut örneklere dönüştü.
Tasarımın sesi: Design for good podcast
Bu yılki etkinliğin en yenilikçi ve dikkat çeken projelerinden biri de "Design for Good Podcast – İyi Tasarım Özel Serisi 'Dirlik'" oldu. Ece Bozca ve Can Güvenir’in sunuculuğunu üstlendiği podcast serisi, tasarımcıları, sosyal etki alanında çalışan aktörleri ve karar vericileri dijital bir platformda buluşturdu. Program, tasarımın estetik bir disiplin olmanın ötesinde, toplumsal dönüşümün güçlü bir aracı olabileceği fikrini geniş kitlelere ulaştırdı. Bu seri, İyi Tasarım/Good Design İzmir'in yalnızca fiziksel mekanlarla sınırlı kalmadığını, aynı zamanda dijital dünyada da kalıcı bir iz bıraktığını gösterdi. Etkinlik, İzmir'in yaratıcı ve dayanışmacı geleceği için umut dolu bir sayfa açarak sona erdi.