Haber/ Didar DEMİRCİ
İzmir Barosu, 2022 yılı Olağan Genel Kurulu Kültürpark Celal Atik Spor Salonu’nda ilk gününü tamamladı. İki gün sürecek genel kurulun birinci günü; Genel Kurul Başkanlık Divanı belirlendi. Divana Avukat Pulat Hüseyin Gago başkanlık etti. Yönetim Kurulu Çalışma Raporu ile Bilanço-Hesap Denetleme Kurulu Raporu onaylandı. Ardından 'Tahmini bütçe ve Bütçe Kararnamesi' görüşülüp karara bağlandı. Gündemin 6'ncı maddesinde yer alan, İzmir Barosu Staj Eğitim Merkezi Yönetmeliğinin değiştirilmesi konusunda Yönetim Kurulunda yetki verilmesi oy çokluğuyla kabul edildi.
Üye tam çoğunluğunun yüzde 10'unun tamamlanamamasından kaynaklı geç başlayan ve gergin devam genel kurul, aday konuşmalarının ardından ilk gününü geride bıraktı.
“İZMİR BAROSU YÖNETİMİNDE İŞİNİZ YOK DEMEKTİR”
Genel Kurul açılış konuşmasını yapan İzmir Barosu Başkanı Özkan Yücel yaptı. Yücel, “2018 yılında yola çıkarken hep birlikte yürümeye, cumhuriyet değerlerinden, hukuk devletinden, insan haklarından yana, ezilenin kimliğine değil kendisine odaklanan bir bakış açısıyla, İzmir Barosu’nu Türkiye’nin kutup yıldızı haline getirmek için söz vermiştik. Geçen 4 yıldan sonra bu sözü tutuyor olmanın, sözü dinlenen, etkisi hissedilen ve söyledikleri tartışma götürmeyen bir İzmir Barosu olmanın gururunu yaşıyoruz. İşimizi yapmaya odaklandık. Hakkımızda açılan soruşturmalar göğsümüze taktığımız gurur madalyaları oldu. Çünkü bu ülkede umuda, hakikate dair ne varsa bu sözleri söylemenin baroların görevi olduğunu biliyoruz. ‘Siyaset yaptınız’ diyenler oldu, evet yapıyoruz. Saklamıyoruz. Hukukun siyasetini yapıyoruz. Eğer hak ihlalleri karşısında muktedire söyleyecek sözünüz yoksa, bu ihlallerin kaynağına karşı mücadele edecek gücünüz yoksa İzmir Barosu yönetiminde işiniz yok demektir. Sesi olmayanın sesi, sözü olmayanın sözü, ezilenin ve hak iddia edenin hak arayıcısı olamıyorsanız İzmir Barosu yönetiminde işiniz yok demektir. Barolar, elbette ki siyaset yapacak, hukukun siyasetini yapacaklar, meslektaşlarının hak ve refahı için mücadele edecekler. Biz bu 4 yıllık görev sürecinde; ülkenin sorunlarını için, demokrasi için, hukuk devleti için mücadele ettik, avukat hakları için mücadele ettik. Bir yönetim anlayışını yerleştirdik. Bu anlayış, İzmir Barosu’nun mücadelesinin ve kutup yıldızı olma halinin devamını sağlayacaktır. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Asla teslim olmadık, vazgeçmedik, biat etmedik” diye konuştu.
GENEL KURULDA ARBEDE
İzmir Barosu Genel Kurulu, Başkan Özkan Yücel'in açılış konuşmasının ardından özgür kürsüdeki konuşmalarla devam etti. Sayısız konuşmacı arasından Özgür Hukukçular Derneğine üye Av. Aryen Turan'ın konuşmaları arbedeye sebep oldu. DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ
Av. Ali Barış Ercan, Aryen Turan hakkında cumhuriyet bŞsavcılığına suç duyurusunda bulunacağını açıkladı.
BAŞKANLIĞA 5 İSİM TALİP
İzmir Barosu Genel Kurulu’nun 23 Ekim Pazar Günü gerçekleştirilecek ikinci bölümünde ise sandık kurulacak. Baro üyeleri; başkan, yönetim kurulu, disiplin kurulu, denetleme kurulu ve Türkiye Barolar Birliği (TBB) delegelerini seçecek. İzmir Barosu’nda yeni dönem için gruplar ve adaylar şu şekilde; Çağdaş Avukatlar Grubu’nun Başkan Adayı Sefa Yılmaz, Mücadeleci Avukatlar Grubu’nun Başkan Adayı Tacettin Çolak, Avukat Hakları Grubu’nun Başkan Adayı Hüseyin Karakoç. İkiye bölünen Cumhuriyetçi Avukatlar Grubundan ise İlke Erol ile Ali Barış Ercan isimleri sandıkta yarışacak.
“YANIMIZDA OLACAĞINIZA İNANIYORUZ”
Mevcut iktidarı eleştirerek konuşmalarına başlayan Çağdaş Avukatlar Grubu Adayı Safa Yılmaz, özellikle İstanbul Sözleşmesi üzerinden AKP iktidarına yüklendi. Yılmaz, “Çağdaş Avukatlar, yönetimindeki İzmir Barosu bu karara karşı çıkarak her yerde güçlü sesiyle haykırdı. Şu bilinsin ki bizler, mahkemelerde, karakollarda, eylemlerde, kadınların yanında olmaya devam edeceğiz, İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmeyeceğiz” dedi. Avukatların iş alanlarının daraltıldığını söyleyen Yılmaz, avukatların yaşadığı ekonomik zorluklardan bahsetti.
Yılmaz, özellikle genç avukatların işsizlikle karşılaştıklarını ve var olma savaşı verdiklerini belirtti. Yılmaz ayrıca, CMK ücretlerinin en az asgari ücret seviyesine yükseltilmesi gerektiğinin de altını çizerek bu konuda adımlar atacaklarını söyledi. “Hiçbir İzmir Barosu avukatı kendini yalnız hissetmeyecek ve yalnız kalmayacak” diyerek birlik mesajları veren Yılmaz, siyasal iktidara da çoklu baro eleştirisinde bulundu. Yılmaz, İzmir Barosu’nun çoklu baro konusuna karşı duruşunun tarihe altın harflerle yazıldığını belirtti. Cumhuriyet değerlerine yönelik saldırılara sessiz kalmayacaklarını ve bu değerlere sahip çıkacaklarını ifade ederek, “Cumhuriyetin yüzüncü yılına giderken Türkiye’yi kritik bir seçim bekliyor. Adalet mekanizmasının yeniden tesis edilmesi, cumhuriyetin kurucu değerlerinin demokrasi ile taçlandığı, özgür bir Türkiye için; çağdaş İzmir’in çağdaş barosuna önemli görevler düşmektedir. Tüm meslektaşlarımızın yanımızda olacağına inanıyoruz. Savunmanın yok sayılmadığı bir yargı düzeni istiyoruz, hak ettiğimiz koşullarda yaşamak istiyoruz, bağımsız bir yargı istiyoruz, özgürlük, demokrasi ve adalet istiyoruz. Teslim olmayacağımızı, vazgeçmeyeceğimizi, biat etmeyeceğimizi yeniden haykırıyoruz” diye konuştu.
“AVUKATLARI BÖLDÜNÜZ”
Aday konuşmalarının geç saatlere kalmasını eleştirerek konuşmasına başlayan Mücadeleci Avukatlar Gurubu Adayı Tacettin Çolak, “Listelerin militan kadrolarına konuşuyoruz. Artık adaylık konuşması biten arkadaşlarımız gidecek” dedi. Genel kurulda çıkan gerilimi ele alan Çolak, Özkan Yücel’i sert sözlerle eleştirdi. Çolak, İzmir Barosu’nda toplu sözleşme hükümlerinin uygulanmadığını belirterek, Cumhuriyetçi Avukatlar Gurubu’nun da konuyu yanlış yerden eleştirdiğini vurguladı.
Öte yandan Çolak, mevcut başkan Özkan Yücel’in avukatlar arasındaki ayrışmanın baş müsebbibi olduğunu aktararak, “Baro’da bütün rutin işler emekçilerin sırtında yürüyor. Baro yönetimi siyasal mevkilerin atlama tahtası yapmak üzere buraları kullanıyorlar” dedi. Çolak, “Diyanet İşleri Başkanı’na yönelik açıklama yapmış, yargılanıyor arkadaşlar… Yanlarındayız. Ama Diyanet İşleri Başkanı’nın o sözleriyle hele hele Ayasofya’daki alçakla sözlerle TCK’nın 216’sini ihlal ettiğini bilmiyor mu baromuz? Bal gibi biliyor. Neden suç duyurusunda bulunmuyorsunuz? Kamu malları aşındırılıyor, vurgun var, her taraf suç… Ama bizim Barolar Birliği 27 Mayıs Darbesi’ni şiddetle kınıyor. Feyzioğlu gitti ama Anayasa Mahkemesi üyeliğini Çorum Baro Başkanına bahşettiniz. Neden? Çünkü barolardaki grupçuluk ve hizipçilik, barolar arasındaki bölgeciliği doğuruyor. Baro’da bir yönetim krizi var. Arkadaşlar baro merkezine afiş astırmadılar. Bu basit bir olay değil. Biz Mücadeleci Avukatlar olarak yeni bir ses yeni bir soluk getirdik bu Baro’ya… Çağdaş’lar promosyonculuğa başladı. Beş yıla kadar kıdemi olan arkadaşların hakları genel kurula 5 gün kala mı aklınıza geliyor? Yapmayın bunu yapmayın! Bunun, AKP’nin kömür ve makarna promosyonculuğundan hiçbir farkı yok” diye konuştu.
‘GELECEĞE BAKMAK İSTİYORUZ’
Mevcut başkan Özkan Yücel ve Çağdaş Avukatlar Grubu’na eleştirilerini sıralayarak konuşmasına başlayan Cumhuriyetçi Avukatlar Grubu’ndan Başkan Adayı İlke Erol, “Baro başkanımız, bütün meslektaşlarını suçlayarak buradan ayrıldı. Biz başkan adayları olarak, kamu binası diyerek baro binamıza afişlerimizi koyamazken Türk bayrağı adeta yok edildi. Biz buna izin vermeyeceğiz. Çağdaş avukatlar, ‘Cumhuriyet değerlerine sahip çıkıyoruz’ derken bunun çok samimiyetsiz olduğunu gördük, bugün burada Kürtçe slogan atılırken hiçbir yönetim kurulu üyesinden tepki gelmedi. Hani cumhuriyet değerlerine sahip çıkmak? Baro başkanımız, eleştirilere cevap verdi ama sorularımıza cevap alamadık, üst perdeden konuşan bir baro başkanı gördük” açıklamalarında bulundu.
CMK ücretleri ile ilgili düzenlemenin çoktan yapılması gerektiğini belirten Erol, “İletişim kurmadan, ‘Muhaliz duracağız’ diye hareket ederseniz hiçbir meslektaşımızın sorununu çözemezsiniz. Biz faaliyet raporunda; basın açıklaması ve yürüyüşten başka pek bir şey görmedik” diye konuştu. Erol ayrıca, adliye binalarıyla ilgili sorun hakkında da mevcut yönetimin adım atmadığını ifade etti. Cumhuriyetçi Avukatlar döneminde yaptıkları çalışmalara değinen Erol, “Kadın Hakları Merkezi, Çocuk Hakları Merkezi, İnsan Hakları Merkezi, Avukat Hakları Merkezi’ni çok önemsedik. Genç meslektaşlarımızın sorunlarını tespit edip çözüm üretmek için adımlar attık. Meslektaşlarımızı hep çok önemsedik, haksızlıklara karşı hep yanlarında durduk” dedi. “Şimdi geçmişi geride bırakmak, geleceğe bakmak istiyoruz sözleriyle açıklamalarını sürdüren Erol, “Meslektaşlarımız ağır bir ekonomik kriz altında, psikolojik baskı altında eziliyor. Acilen çözüm bekleyen sorunlar var. Biz, mesleğe faydalı olacak tüm adımları atmak istiyoruz. Bunu ortak akılla yapmak istiyoruz. Baro meclislerini hayata geçirmek en büyük arzumuz. Şeffaf bir yönetim anlayışı olacak. Yapacaklarımızı zaten kitapçığımızda söyledik” ifadelerini kullandı.
“BARO’DAN EMEKLİ OLMAYI PLANLAYANLARDAN DEĞİLİZ”
Adaylık konuşması için kürsüye çıkan Avukat Hakları Gurubu Adayı Hüseyin Karakoç, gurubunu ve kendisini tanıttı. Artık avukatların sorunlarını konuşmak istediğini belirten Karakoç, “Avukatlar ekonomik sorunlar altında eziliyor. Hukuk fakülteleri yetersiz ve kalitesiz. İşte stajyerlerin yaşadığı sorunlar da malum. Ücret hakları da büyük bir sorun. Mahkemelerde geçen süre çok uzundur. Bu liste uzayıp gidiyor. Ama bu sorunları ben yazmadım. Bu sorunlar 1974 tarihli Türkiye Barolar Birliğinden gündeme getirilen sorunlardan alınıp derlendi. Aradan 48 yıl geçti hala güncelliğini koruyor ve birbirimize laf sallıyoruz” sözlerini kaydetti. Baro başkanlığına aday olan hemen hemen herkesin bu sorunların çözümü için sözler verdiğini ifade eden Karakoç, Çağdaş Avukatlar Gurubu Adayı Sefa Yılmaz’ı hedefine alarak eleştirilerini sıraladı. Karakoç, “Hepsi mesleki sorunları çözeceğini vadettiler ama bu kadar yıldır yönetimde olan meslektaşlarımıza özellikle Sefa Bey’e sormak istiyorum. Sefa Bey, biz neden hala aynı sorunlarla uğraşıyoruz? Peki çözümün şu anda sizde olduğuna bizi kim inandıracak? Genç meslektaşlarımız 48 yıllık sorunların, sadece sizin çözebileceğinizi iddia ettiğiniz konuların neden hala çözülemediğini bana soruyorlar. Ben de size soruyorum, sahi neden?” dedi.
Karakoç, “Size gerçek bir şeyden bahsedeyim… Arkadaşlar, 10 yıllık kıdemi olan meslektaşlarımız ofisini kapatıp KPSS çalışmasını anlatayım. O arkadaşlar adına soruyorum biz burada ne konuşuyoruz. Saat 11 olmuş hala şovlarınızı dinliyoruz. Biz avukatlar olarak ne yapıyoruz? Ve yine aynı yüzler 114 yıllık bir baroda hep aynı yüzleri görüyoruz. İzmir Barosu Genel Kurulu’nun amacı burayı emekliler kahvesine çevirmek mi yoksa bazı bir şeyleri çözebilmek mi? Ben ikincisini tercih ediyorum. Bunlar bütün guruplar için geçerli” diye konuştu.
‘TÜM MESLEKTAŞLARI KUCAKLAYACAĞIZ’
Cumhuriyetçi Avukatlar Grubu’ndan Başkan Adayı Ali Barış Ercan ise, “Ülkemiz hiç olmadığı kadar ağır sorunlarla karşı karşıya… Avukatlar; savunmayı susturmaya çalışan sistemle, hak ve özgürlüklere karşı despotluklara karşı karşıya, enflasyon ve işsizlikle karşı karşıya… Benden önce konuşan 4 adayımızdan 3’ü mevcut yönetime söylenmesi gerekenleri söylediler. Katılıyorum” diyerek mevcut yönetime yönelik eleştirilerini sıraladı. Mevcut Başkan Özkan Yücel ve yönetimine “Samimiyetsiniz” çıkışında bulunan Ercan, konuşmasını şöyle sürdürdü: CMK ücretleri ile staj konusundaki sorunları 47-48 ay sonra haykırdınız. Pes! Özkan Bey, TSK’ya iftira eden, Kürtçe slogan atan arkadaşa ‘Burası özgür kürsü’ diyemezsiniz. Yönetemiyorsunuz! Çoklu baro eylemlerinde biz yok muyuz? Sizin samimiyetsizliğiniz burada başlıyor. Avukatlık Kanunu ile ilgili kanun geçti, İzmir Barosu’ndan ses var mı? Tık yok. Çağdaş yönetimin sona erdiği artık belli… Özkan Bey, ‘Genç Ofis’in var olduğunu söylüyor, kusura bakmayın kimsenin kafasını sokmayacağı üçüncü sınıf bir ofis… Biz pırıl pırıl Genç Ofis’ler kuracağız. Altı ayda bir danışma kurulu yapacağız, herkes fikrini söyleyecek. Dört yıldır baro aidiyetinin neden kaybolduğunun cevabı sizin yaptığınız dar grupçuluktan dolayı… TSK’ye iftira atıldığında biz salonu terk ederiz. Özgürlük ile devlete hakareti karıştırıyorsunuz. Cumhuriyetin yüzüncü yılında tüm meslektaşlarımızı kucaklayan bir baro için yönetime talibiz.”
