Rishi Sunak liderliğindeki İngiltere hükümeti, tasarıda değişiklik yapılmasını isteyen muhalefet partilerinin ve sivil toplum kuruluşlarının taleplerini reddetti. Dün sabah yapılan oylamada, tasarıda herhangi bir değişiklik yapılmadan kabul edildi.

Ruanda Planı ve İnsan Hakları İhlalleri

Tasarının en tartışmalı maddesi olan “Ruanda Planı” göçmenlerin yakalandıkları anda gözaltına alınmasını ve sığınma taleplerini ve yasal hak arayışlarını sınır dışı edildikten sonra yapmalarını öngörüyor. Tasarıya göre, ülkeye “yasa dışı” yollarla giren kimselere sığınma hakkı tanınmayacak. Planla, 6 bin 400 kilometreden daha uzak bir mesafe olan Ruanda’ya gönderilecek olan göçmenlerin insan hakları ve mülteci hukuku kapsamındaki yükümlülüklerinin ihlal edileceği belirtiliyor.

İnsanlık Dışı ve Zalimce Bir Tasarı

Avukatlar ve insan hakları örgütleri, "Yasa Dışı Göç Tasarısı"nı “insanlık dışı” ve “zalimce” olarak nitelendiriyor. Bu tasarının, göçmenlerin haklarına ve insanlık değerlerine aykırı olduğu düşünülüyor.

Ruanda’ya Ödeme Karşılığı Göçmen Gönderme

Geçtiğimiz yıl duyurulan plana göre İngiltere, Ruanda’ya 5 yıllık 120 milyon sterlin ödeyecek. Yüksek mahkeme, göçmenlerin Ruanda’ya gönderilme planını geçen yıl 14 Haziran’da durdurmuştu. Ancak son kabul edilen tasarı ile planın yeniden hayata geçirilmesi öngörülüyor.

Uluslararası Alanda Endişe ve Tepkiler

İngiliz parlamentosunun kabul ettiği “Yasa Dışı Göç Tasarısı”, uluslararası alanda büyük endişe ve tepkilere neden oluyor. İnsan hakları ve mülteci hakları konusunda ülkenin taşıması gereken yükümlülüklerin göz ardı edildiği düşünülerek, tasarının etkileri yakından izleniyor. Göçmenlerin sınır dışı edilmeleriyle ilgili yaşanabilecek insani sorunlar ve hak ihlalleri konusunda gelecek dönemde daha fazla tartışmaların yaşanması bekleniyor. Yasa tasarısının uygulanmaya başlamasıyla birlikte, göçmenlerin yaşayabileceği zorluklar ve uluslararası tepkiler yakından takip edilecek.

Kaynak: HABER MERKEZİ