İmamoğlu, basın toplantısında yaptığı açıklamalarda şunları söyledi: "Şehrimizin yağmalanmasına, adaletsizlik ve çevre katliamına karşı İstanbul’u bir kez daha savunmak için yola çıkıyorum. Dört sene boyunca olduğu gibi, 16 milyona eşit hizmet götürmek için yola çıkıyorum. Yoksulluğu söküp atan refah içinde bir şehir oluşturmak için yola çıkıyorum. Katılımı ve ortaklaşan aklı merkeze almak için dünyanın tüm teknolojik yeniliklerine ev sahibi olmak için yola çıkıyorum." İmamoğlu ayrıca, gazetecilerin sorularını yanıtlarken aday olmadığını, ancak yola çıktığını belirtti. İmamoğlu, "Ben adayım demedim, yola çıkıyorum dedim" şeklinde konuştu.
"İktidar Halkımızı Açlığa Mahkum Etmeye Devam Ediyor"
İmamoğlu'nun Ekonomi ve Adalet Konusundaki İfadelere Değindiği Başlıklar
İmamoğlu, iktidarın vatandaşları sık sık tasarrufa davet ettiği halde kamu bankalarının yıllık reklam harcamalarının 2 milyar lirayı bulduğuna dikkat çekti. Ayrıca vergilerin toplandığı bir coğrafyada açlık, yokluk ve yoksulluğun olmaması gerektiğini vurguladı. İktidarın ekonomik tercihlerinin zengin kesimi desteklediğini belirten İmamoğlu, en zengin yüzde 20'nin aldığı payın arttığını, fakat en yoksul yüzde 20'nin aldığı payın azaldığını ve zengin ile yoksul arasındaki farkın giderek büyüdüğünü dile getirdi.
"İstanbul'u Kazanmak Türkiye'yi Kazandırır"
İstanbul'un Önemi ve İmamoğlu'nun Siyasi Vizyonu
İmamoğlu, İstanbul'u kazanmanın sadece siyasi bir başarı olmadığını, aynı zamanda Türkiye'nin geleceğini şekillendiren bir adım olduğunu ifade etti. İstanbul'u kazanan bir belediye başkanının dünyanın en güzel şehirlerinden birine hizmet etme onuruna ulaşacağını söyledi. İmamoğlu, İstanbul'u kazanmanın Türkiye'yi kazanmak anlamına geldiğini ve İstanbul'un, Türkiye'nin gelecek tahayyülünün hayata geçtiği bir şehir olması gerektiğini belirtti.
İstanbul İttifakı ve Geleceğe Dönük Hedefler
İmamoğlu'nun Seçim Stratejisi ve Siyasi İşbirliği
İmamoğlu, önümüzdeki mahalli seçimlerde İstanbul'u tekrar kazanmak için İstanbul İttifakını kurma gerekliliğine vurgu yaptı. Parti ayrımı yapmaksızın toplumun tüm kesimlerini bir araya getirerek İstanbul ittifakını en güçlü şekilde kurmayı hedeflediğini ifade etti. Ayrıca, İmamoğlu, CHP'nin değişim ve dönüşüm sürecinin liderliğini yaparak parti içi yenilenmeyi ve siyasi parti mimarisinin güçlenmesini sağlamak istediğini belirtti. İmamoğlu, CHP'nin tarihi sorumluluğunu taşıdığını ve partinin sadece ikinci parti olmakla övünmemesi gerektiğini vurguladı.
İstanbul'un Sorunları ve Türkiye'nin Geleceği
İstanbul'un Sorunlarını Çözmek Türkiye'nin Sorunlarını Çözmektir
İmamoğlu, İstanbul'un devasa sorunlarla iç içe olduğunu ve bu sorunları çözmenin aynı zamanda Türkiye'nin sorunlarını çözmek anlamına geldiğini belirtti. Nüfus yoğunluğunun tahammül edilmez hale geldiği İstanbul'un sorunlarını çözerek Türkiye'nin geleceğine de örnek olunabileceğini ifade etti. Son olarak, İmamoğlu, İstanbul ve Türkiye'nin kaderinin birbirine bağlı olduğunu ve İstanbul'un Türkiye'nin gelecek tahayyülünün hayata geçtiği bir şehir olması gerektiğini vurguladı.
İmamoğlu'nun Geleceğe Dönük Vizyonu
İmamoğlu'nun Siyasi Hedefleri ve Taahhütleri
İmamoğlu, İstanbul'u savunma ve değişim için yola çıktığını belirterek siyasi hedeflerini ve taahhütlerini dile getirdi. İstanbul'un sorunlarını çözerek Türkiye'nin geleceğine örnek olmayı hedeflediğini vurgulayan İmamoğlu, bu mücadeleyi partisiyle, farklı siyasi görüşlere sahip vatandaşlarla ve kentini sahiplenmeye hazır gönüllülerle birlikte yürütmek istediğini ifade etti.
