İzmir Eşrefpaşa Hastanesi'nde Kardiyoloji doktoru olan Uzm. Dr. Gaffar Karadoğan, 6 yıldır kendi hastalarını ve mesleğinde yaşadıklarını çektiği kısa filmler ile anlatıyor. İki adet Youtube kanalı olan Karadoğan'ın, sinemaya merakı çocukluk yaşlarına dayanıyor. Doktorluk mesleğinin yanında Açıköğretim Fakültesi kameramanlık bölümü ikinci sınıf öğrencisi olan Uzm. Dr. Karadoğan, “Mesleğin yükünü, stresini mizaha sığınarak, kısa filmler çekerek atıyorum” diyor.20 yıldan beri Kardiyoloji doktorluğu yapan Uzm. Dr. Gaffar Karadoğan, meslekte ki anılarını konu alan kısa film senoryaları yazdı. Şiirle başladığı sanat yolculuğunda, iki yüz tane kısa film çekti. Karadoğan, “Tıp dilinde çok fazla yabancı kelimeler bulunuyor. Ve bu kelimeleri kimse anlamıyor. Bende bu terimlere komiklikler katmayı düşündüm ve kısa kısa videolar çekmeye başladım. Sonrası ise bir anda devam etti ve şuan iki yüz tane kısa filmim var” dedi.
Annesi için başladı
Film çekmeye annesi için başladığını dile getiren Karadoğan, “Tabip Odası'nda verilen kısa film atölyesi vardı. Kurgu dersleri veriliyordu bu atölyede. 8 hafta özel kurgu dersi aldım. İlk başta
annemi eğlendirmek için ona kısa videolar çekmeye başladım. Hep ilgim vardı zaten kameramanlığa ve sinemacılığa. Ardından iki adet Youtube kanalı açtım. Biri 'İkinci El Komedi', diğeri 'Mizah Bariyeri' isminde. 'Mizah Bariyeri' isimli kanalımda, yaygın duyulmuş hastalıkları herkesin anlayacağı şekilde anlatan kısa filmler mevcut. Muayene olmaya gelen hastalarımı ve hastalıklarını yazıya döktüm. Ama bu konuları mizah ile birleştirdim. Çünkü, günlük yaşamda bazı meslekler vardır. Onu icra ettiğinizde mesai saatlerine taşar ve bunu engelleyemezsiniz. Hekimlikte böyle bir şeydir. Buradan çıktığınızda bitmiyor. Sokakta, evde, komşuda devam ediyor. Uyurken de uyandırıyorlar. Böyle bir meslekte yaşayacak o kadar da trajikomik olaylar varki bunları mizahi bir şekilde çekmek istedim” dedi.
“Mizah tedavi ediyor”
Meslekteki stresini çektiği kısa filmler ile attığını söyleyen Uzm. Dr. Karadoğan, şöyle devam etti: “Kamera ile uğraşmak, film yazmak, beni çok rahatlatıyor. Ben bu mesleğin yükünü stresini mizaha sığınarak atıyorum. Çünkü gelen hastaya empati ile yaklaşmak size duygusal yük getiriyor. Ben 20 yıllık hekimim. Baktığım hasta sayısı yılda 12 bini geçiyor. O açıdan stresim yüksek. Her hastama annem, babam gibi baktığım için farklı bir duygusal yük getiriyor. Bu yüzden mizah beni tedavi ediyor, rahatlatıyor.”
İzmir'de kısa film festivallerine katıldığını dile getiren Karadoğan, “Özel greenbox perde yaptırttım ve hastane dışındaki kısa filmlerimi evde o perde önünde çekiyorum. Bazen hem çekip hem oynuyorum. En son “Kitapchı” diye bir kısa film çektim. Günümüzdeki kitap alışkanlıklarına atıfta bulundum. Bu işi kendime miras olarak görüyorum. İşin içine girdikçe daha çok şeyler yapmak istiyorum. Şimdi hedefimde, uzun metrajlı bir film çekmek var” diye konuştu.
