İzmirli Şimşek çifti, Menderes’te arazi satın alarak burada, sokakta yaşayamayacak durumdaki kediler için ‘Pisikocanların Malikanesi’ adını verdikleri bir barınak kurdu.

İzmirli Fatma Şimşek ve eşi Ramazan Şimşek, birikimlerini hayvanlara adadı. Karabağlar’da yaşayan ve bir muhasebe büroları olan çift Menderes’te küçük bir arsa satın alarak burayı, sokakta yaşayamayacak durumdaki kediler için güvenli bir sığınağa dönüştürdü. Çift; hayvansever dostlarının da yardımı ile kediler için kendi deyimleri ile bir “malikane” inşa etti. Kedilerin yeni yuvasında, çeşit çeşit ve renk renk kedi evleri, toprak ve çim alanlar, rahat rahat uyuyacakları kanepeler, halılar, açık ve kapalı alanlar mevcut. Engelli ve sakat kediler için de ayrı bir alan inşası edildi. Karabağlar Kent Konseyi’nde Ekolojik Denge ve Hayvan Hakları Çalışma Grubu Başkanı olan, yerel hayvan koruma görevlisi Fatma Şimşek 30 yıllık hayalini gerçekleştirdiğini belirterek, “Eşimle birlikte hayvanları çok seviyoruz. Apartmanda oturuyorduk. Baktığımız hayvan sayısı artınca, komşularımızla sorunlar yaşamaya başladık. Küçücük bahçeli bir eve taşındık. Ama o da yeterli gelmedi. Evi sattık ve burayı aldık. Sokağa adapte olamayan durumdaki kediler için bir yer yapmak istedik” dedi.

kedi

YAŞAMAK HAKLARI


Hastalanan sahipsiz kedilerin uyutulması fikrine karşı olduğunu ve bir candan mücadele etmeden vazgeçilmesini istemediğini de anlatan Fatma Şimşek, “Ben İzmir Büyükşehir Belediyesi Veterinerliği ve Karabağlar Veteriner İşleri ile çalışıyorum. Hatta oradan birçok yavru kediyi de sahiplendik. Ben, yaşaması için umut bulunan, halen yemek yiyen, su içen haldeki hasta hayvanların ötenazi uygulanıp öldürülmesini istemiyorum. Burayı da özellikle bunun için kurdum. Belediyelerde bu durumdaki kedileri, hepsini tabii ki olmaz ama, elimizden geldiğince kurtarmak istedik. Arazide küçücük bir evimiz var. Geri kalan kısmını ise açık, ağaçlar içinde bırakmak istedik. Daha çok hayvanlara ayırdık yani. Böylece Pisikocanların Malikanesi adını verdiğimiz projemize başladık. Bahçenin en arkasında kediler için bir barınak kurduk. Şu an 17 kedimiz var, diğer bölümler de bittiğinde 30 kedimiz olacak. Yürüyemeyen iki kedimiz ve iki tane de görmeyen kedilerimiz var. Şimdilik arka taraftaki evde onları tutuyoruz. Yarısı açık yarısı kapalı alanlarımız var. Tabii kedileri hep malikanenin içinde kapalı tutmayacağız. Adapte olduktan sonra kapı açılacak ve bahçede diledikleri gibi gezip yaşayacaklar” diye konuştu.

PİSİKOCANLAR


Fatma Şimşek, 30 yıllık hayallerine neden “Pisikocanların malikanesi” adını verdiğini ise şöyle anlattı: “Ben kedilerimizin isimlerini bazen hatırlamıyorum. ‘Merhaba pisiler’, ‘haydi mama zamanı pisikolar’ diye diye bu söze çok alıştım. Sonra yaptığımız bu evlere malikane demek istedim çünkü kedi evinden veya barınaktan fazlasını yaptık. Bize kör bir kedi emanet eden bir dostumuz otomatik suluklarımızı aldı. Geri kalan her şeyi maddi ve manevi anlamda eşim yaptı, tabii ki dostlarımız da yapımda destek verdi. Bizim sponsorumuz yok. Bütçemiz elverdiği ölçüde hayvanlara yardım ediyoruz. Tabii ki belediyelerimiz de sokaktan veya barınaktan sahiplendiğimiz için hayvanlarımızın genel tedavilerini ve kısırlaştırılmasını karşılıyor.”

Mutluluk kaynağı


Ramazan Şimşek de eşi gibi iyi bir hayvansever. Kedilerin malikanesini kendi elleriyle yapan Şimşek de hayvanlar için bir şeyler yapabilmiş olmaktan büyük mutluluk duyduğunu kaydetti. Yerel hayvan koruma görevlisi Sabriye Ağırantaş ise çiftin en büyük destekçilerinden. Ağırantaş, “Elimizden geldiğince buraya gelip yardım etmeye çalışıyoruz çünkü hayvanları çok seviyoruz. Burada vakit geçirmekten çok mutluyuz” dedi.