Özel/Yusuf TOMRUK
Tüm dünyada pek çok alışkanlığın değişmesine neden olan koronavirüs pandemisi sırasında adeta elimiz ayağımız haline gelen moto kuryeler, bugünlerde artan benzin ve motosiklet fiyatları nedeniyle zor günler geçiriyor. Son zamanlarda moto kurye ihtiyacı olan firmaların büyük ölçüde şahıs şirketlerinden hizmet alması da kuryeler için güvensizlik ortamı yaratıyor. Konu hakkında 9 Eylül Gazetesi'ne konuşan İzmir Motosikletli Kuryeler Derneği Başkanı Burhan Akgül, pandeminin en gözde mesleğinde artık çalışan fazlası bulunduğunu belirterek “Önümüzdeki aylarda kuryelerin işsizlik oranında artış olacağını hep birlikte göreceğiz. Moto kuryeler işsiz kalacak” dedi.

'ESKİ ALBENİSİ KALMADI!'
Son zamanlarda İzmir trafiğinde de sıklıkla görülen 50 cc altı, B sınıfı ehliyetle kullanılan motosikletlerden bahseden Akgül, “50 cc'lik motorların B sınıfı ehliyetle kullanılması hem kazalarda artış olmasına hem de daha yüksek ehliyetli, uzun süredir bu işi yapan arkadaşlarımızın iş bulmada zorlanmasına neden oldu. Şu an asgari ücret sektörümüzde normal hale geldi. Mesleğimizin hayati tehlikesinin bir önemi kalmadı. Paket servis ve kurumsal firmaların kurye ihtiyaçları artsa da her 50 cc motosiklet alanın kuryelik yapabildiği dönemde arz-talep dengesindeki bozukluk nedeniyle mesleğimizin değeri kayboldu ve eski albenisi kalmadı” diye konuştu.

'BEYAZ YAKALILAR DÖNMEK İSTEMİYOR'
“Pandemi sonrası enflasyonun verdiği zararlar herkesi motorlu kurye yaptı” diyen Akgül, “Bugün yolda rastladığımız kuryelere eski mesleğini sorduğumuzda makina mühendisi, İngilizce öğretmeni, iş sağlığı ve güvenlik uzmanı, harita mühendisi gibi yanıtlar alıyoruz. Bu arkadaşlarımız genellikle kendi şahıs şirketlerini kuruyorlar. Sektöre eğitim düzeyi oldukça yüksek. İşler her ne kadar pandemi dönemindeki gibi olmasa da bu arkadaşlarımız eski mesleklerine dönmek istemiyorlar” dedi.

'HAYAT SİGORTASI YAPTIRAMIYORUZ'
Akgül, özellikle gıda dışındaki sektörlerde moto kurye hizmeti alan firmaların neredeyse tamamının şahıs şirketlerini tercih ettiğini belirterek, “Aslında bu durum ilk bakışta normal karşılanabilir. Fakat moto kuryenin başına bir kaza geldiği zaman, hizmet alan şirketin hiçbir sorumluluğu bulunmuyor. Yani kendi kurduğunuz şirket üzerinden kendinizin hem patronu hem çalışanı oluyorsunuz. Firmalar sorumluluktan kaçmak için moto kurye istihdam etmek istemiyor. Ayrıca hayat sigortası yaptırmak istediğimiz zaman da hayati tehlikesi yüksek bir meslekte çalıştığımız için olumsuz yanıt alıyoruz. Yaptığımız mesleği öğrenince bize sigorta yapmamak için her yolu deniyorlar” diye konuştu.



GÖRMEZDEN GELİYORLAR!
“Motosikletli kurye mesleği çok tehlikeli meslek sınıfı kapsamına alınmalıdır” diyen Akgül, sözlerini şöyle sürdürü: “Biz motorlu kuryelerin yaptığı meslekte hemen hemen her gün kazaların yaşanıyor. Kazalarda yaralanma ve sakat kalma riski diğer kazalara göre çok yüksek. Ölümlü kazalar da maalesef çok sık yaşanıyor. İzmir'de her gün mutlaka en az bir yaralanmalı kaza oluyor. Yaz, kış, yağmur, çamur demeden sürekli iş başında olduğumuz için göğüs hastalıkları mesleğimizde kronik bir rahatsızlık haline geldi. TBMM'de çok tehlikeli meslek sınıfına alınmamız için muhalefet partilerinden büyük destek gördük. Ancak AKP ve MHP'den beklediğimiz desteği alamıyoruz. Kuryelerin görmezden gelinmemesini istiyoruz.”

FİYATLAR EN 3'E KATLANDI
Motosikletlerin ve koruyucu ekipmanların fiyatlarının en az 3 kat arttığını ifade eden Akgül, “Daha büyük sorun benzinin 26 TL'yi geçmesi. Kurumsal yapıdaki şirketler dışında neredeyse hiçbir işveren kask ve koruyucu kıyafet desteği sağlamıyor. 20 bin TL'ye aldığımız motosikletler 50 bin liraya dayandı bazısı daha da arttı. Beş yüz liraya aldığımız kask 2 bin lira oldu. Önümüzdeki aylarda kuryelerin işsizlik oranında artış olacağını hep birlikte göreceğiz. Moto kuryeler işsiz kalacak” diye konuştu.