İzmir’de 30 Ekim 2020 tarihinde meydana gelen 6.9 büyüklüğündeki depremin ardından, binalar ağır, orta ve az hasarlı olarak ayrılmıştı. Depremden kısa bir süre sonra, ağır hasarlı binalar için yıkım kararı çıkarılmışken, orta hasarlı binalar için ise güçlendirilme kararı verilmişti. AFAD'tan yapılan açıklamaya göre; “Afetzedelerden binalarını 1 sene içerisinde güçlendirmeleri gerekmektedir. Bu tür binalar güçlendirilmeleri halinde kullanılabilecektir ancak 1 sene içerisinde güçlendirme yapılmaması halinde ise ağır hasarlı kabul edilerek yıkılacaktır” denildi. Ancak, İzmir depreminden sonra, yaklaşık 6 bin orta hasarlı dairenin sahibi, sahipsiz bırakıldı. Orta hasarlı binaların bir çoğu ne yıkıldı, ne de güçlendirildi. Ekonomik sıkıntıya düşen ev sahipleri, çözümü dairelerini kiraya vermek veya satmakta buldu. Bazı emlak sitelerine ilan veren ev sahipleri, ilanın açıklama kısmına, 'Meydana gelen depremde orta hasarlı çıkmıştır' gibi ibareler ekledi.

'VERGİ İSTİYORLAR'

Orta hasarlı binaların ev sahiplerinden S.B., “1.5 yıl geçti, hala bir çözüm yok. Orta hasarlılar depremzede olarak görülmüyor. Hiçbir hakları yok. Hiçbir muafiyetleri yok ne devlette ne de belediyenin nazarında. Kısacası orta hasarlılar ortada kaldı. İnsanların da başka çareleri olmadığı için ya orta hasarlı olan dairelerini ya kiraya veriyor ya da satışa çıkarıyor. Kendi başımızın çaresine kendimiz bakmaya çalışıyoruz” dedi. Bir diğer ev sahibi N.M. de, depremin üzerinden zaman geçmesine rağmen hala mağdur edildiklerini ifade ederek, birçok orta hasarlı binanın yıkılıp arsa konumuna getirildiğini söyledi. Arsa konumunda olan yıkılan binaların hak sahiplerinden de arsa vergisi talep edildiğini söyleyen N.M., şöyle devam etti; “Bizim evimizi yıktılar. Arsa haline getirdiler. Şimdi de, 'Arsa vergisi vereceksiniz' diyorlar. Biz zaten mağduruz ve ekonomik sıkıntı içerisindeyiz. Biz mi depremin olmasına neden olduk? Biz mi 'Binamızı yıkın' dedik? Neden bizden vergi istiyorlar? Arsa konumuna biz mi getirdik? Eminim ev sahipleri bu duruma düşeceklerini bilselerdi, 'Yıkılmasaydı da otursaydık' derlerdi. Devlet vatandaşını bırakmış kaderine terk etmiş. Bu işten bile 'Rant çıkar mı' diye bekliyorlar.”

'BİZİ GÖRMÜYORLAR'

Orta hasarlı binaların ev sahiplerinin depremzede olarak görülmediğini ifade eden N.Ç., “Biz depremzede olarak görülmüyoruz. Görülmediğimiz için de bir gelişme kaydedemedik. Ya binalarımız yıkıldı ve o şekilde kaldı ya da güçlendirilme çalışması yapılacak denip bırakıldı. Birçoğumuz orta hasarlı binalar içerisinde yaşamak zorunda kaldık” diye devam etti. Güçlendirilme çalışmaları için her daire başına bakanlık tarafından 80 bin TL'nin verildiğini ifade eden ev sahipleri, artan maliyetleri düşününce verilen paranın güçlendirilme çalışmalarına yeterli olmadığını da söyledi. Gökçe ADAR

'Yıkılma riskleri var'

İnşaat Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Eylem Ulutaş Ayatar, vatandaşın mağdur edildiğini ve birçok ev sahibinin hala orta hasarlı dairelerde oturmak zorunda kaldığını söyleyerek, güçlendirme çalışması başlamayan veya yapılmayacak olan evlerin boşaltılması gerektiğini söyledi. Vatandaşları uyaran ve bu evlerin kiraya veya satışa çıkarılmasının yanlış olduğunu ifade eden Ulutaş, “Ne yazık ki bu evler hala risk içeriyor. Güçlendirilme yapılmayan evlerin boşaltılması ve hiçbir şekilde kullanılmaması gerekiyor” dedi.