İzmir'de üzerine bastığı kimyasal bir madde nedeniyle vücudundaki bazı uzuvları kaybeden sokak kedisinin; hayvansever ve veterinerlerin çabası ile yaşama döndürülme hikayesi, mucizelerin gerçek olabileceğini kanıtlıyor.

Kediler için söylenen “9 canlı” deyişinin hakkını veren Şifa Boncuk, mucize kurtuluş hikayesi ile hem ilham veriyor hem de şaşırtıyor. Vücuduna yayılan kimyasal bir madde nedeniyle, patilerini, kulaklarını, burnunun bir kısmını kaybeden Şifa Boncuk sevginin gücü sayesinde yaşama tutundu. Sağlığına kavuşan kedi, küçücük bedenindeki eksikleri, bitmek bilmeyen yaşam enerjisi ile kapatmayı başardı.
Mucize kedi Şifa Boncuk ile, HAYTAP gönüllüsü ve Yerel Hayvan Koruma Görevlisi Meral Örüç'ün yolları 2016 yılının Ocak ayında kesişti. O zaman Karşıyaka Zübeyde Hanım Parkı'nda yaşayan sokak kedilerinden biri olan Şifa Boncuk'un patilerinde bir problem olduğunu farkeden güvenlik görevlileri Örüç'e haber verdi.
Parka giden Örüç, “Patileri normal bir kedinin üç katı büyüklüğünde idi. Ve ön patileri içe doğru basıyordu. İlk gittiğimiz Veteriner raşitizmden şüphelendi. Vitamin desteğine başladık, parkta güvenliğin gözetiminde yaşamına devam etti. Üç gün sonra durumu kötüleşince Karşıyaka Belediyesi Veteriner İşleri Müdürlüğü'ne haber verip aldırmışlar. Ertesi gün Veteriner Müdürlüğüne durumunu öğrenmek üzere gittiğimde kedinin dört patisinden yaklaşık iki saate yakın kurt temizlediklerini öğrendim. Aynı zamanda ön patilerini de atele almışlar. Tabii onu orada bırakmayıp eve aldım” dedi.
Hayvansever Meral Örüç, veteriner ve ev arasında Şifa Boncuk'u yaşatmak için mesai yaparken, veterinerler de bu imkansız görülen vaka üzerinde çalışmaya başladı.


SORUN ÜZERİNE SORUN


Şifa Boncuk'u tedavi eden ekipten, Karşıyaka Belediyesi Taypark Poliklinik Şefi Dr. Aysu Altıkardeşler İlman da, “Polikliniğimizde yapılan detaylı muayene sonrasında dört pulvinusta (taban yastığı) birden açık ve enfekte olmuş yaralar tespit edildi ve kostik bir kimyasalın bu yaralara sebep olduğu üzerinde yoğunlaştık. Yani bahçe ilaçlamalarında ya da havuz temizliklerinde kullanılan sıvı bir tür kimyasala basmış olmalıydı. Hemen açık yara tedavisine başlandı, serum takviyesi de aldı. Fakat hem biz hem de Meral hanımın gösterdiği ihtimama rağmen ikinci gün yaralardaki kurtlanma fark edildi. Bizlere ulaşana kadar deride açılmış olan deliklerde yaranın içine sinekler yumurtalarını bırakmışlardı bile. Tedavi hem yaralara hem kurtlara hem de hastamızın genel durumunu düzeltmeye yönelik çok sıkı biçimde devam etse de sinek yumurtaları bırakıldığı andan itibaren yaydıkları enfeksiyon kana karışmış ve tüm sisteme yayılmıştı. Kulak uçlarında da yaralar açılmaya başladı ve yaraları kurtlardan tamamen arıtmak üç günümüzü aldı” ifadelerini kullandı.
Taypark Poliklinik Şefi İlman, zaman zaman umutsuzluğa da düştüklerini anlatarak şunları söyledi:
“Günde 2 kez yenilenen bandajlar, serumlar, antibiyotikler devam ederken bazen biz umudumuzu yitirir gibi olduk Meral hanım karşı çıktı. Bazen de Meral hanım 'kurtaramayacak mıyız acaba' dedi, biz karşı çıktık ama en çok Şifa Boncuk direndi, en büyük mücadeleyi o verdi ve hayata sımsıkı tutundu. Phalanxlarını (parmaklarını) hatta tarak kemiklerinin büyük kısmını ve de kulak kepçelerini maalesef kaybetti. Yaraları iyileştikten sonra özel bakım sayesinde bu şekilde de düşe kalka da olsa yürüyüp zıplayıp Meral hanımın gözdesi, bizim de maskotumuz ve klinik odalarımızdan birinin isim annesi oldu.”

Reiki ve tarantula zehri bile denendi


Meral Örüç, Şifa Boncuk'u, tedavi sürecinde Taypark'ın dışında Vet Academia'a da götürdüğünü belirterek, “Burada da 3 kez tarantula zehri verildi, dolaşımı hızlandırsın diye. 7 ayda yavaş yavaş kulaklar, kuyruk, burnun ucu, ön ve arka patiler döküldü. Bizim emeklerimizi Şifa Boncuk boşa çıkarmadı. Hayata o kadar sıkı sarıldı ki. Hatta bazen kendimden utandım; ben bu durumda olsam intihar ederdim diye düşündüm” dedi. Şifa Boncuk tüm bu tedavinin dışında 2 ay da her gün Torpilli Patiler Petshop sahibi Yasemin Denesay'dan, enerji ve Reiki almış, sonunda da ölümün kıyısından dönmüş. En ufak bir rahatsızlıkta bile uyutma taraftarı olan insanlar olduğunu anlatan hayvansever Örüç, Şifa Boncuk'u örnek göstererek sözlerini şöyle sürdürdü: “Hayvanlar bir mucize, biz bir adım gittiğimizde onlar üç adım geliyorlar. Onlar yaşama tutunmayı bırakmadan bizler de bırakmamalıyız. Ben bu süreçte Şifa Boncuk'tan çok şey öğrendim. Birbirimize karşılıklı yardım ettik.”

Almanya'dan sponsor aile


Şifa Boncuk'un tedavi sürecini sosyal medyada paylaşan Meral Örüç, her zaman destek görmemiş. Örüç, “Şifa Boncuk'tan parçalar düşmeye başladığında Almanya'dan tepki gösterdiler. Benim Tanrı rolüne soyunduğumu, hayvana acı çektirdiğimi, onu uyutmanın acılarına son vereceğini ve bu enerjimi de, hayata dönüş yolu olan hayvanlara yöneltmemi söylüyorlardı. Evet ağrısı vardı ama, bana yemyeşil hayat dolu gözlerle bakarken ve yemeğini de güzelce yerken uyutmayı düşünmedim” dedi.
Şifa Boncuk imkansızı başarıp yaşama tutununca ise uyutulmasını önerenler bu kez yaşatma inadını alkışlamış. Meral Örüç, “Almanya'dan Jutta M. Turan Derneği, Şopengazi'ye de yardımda bulunan bir dernektir. Şifa Boncuk'un da sponsor ailesi oldular. 2 senedir ziyaretine geliyorlar. Her ay 20 euroluk mama yardımı yapıyorlar. Her geldiklerinde de oyuncaklar, vitaminler, onun sevebileceği minik mamalar getiriyorlar hediye olarak” dedi.


Bostanlı sahilde keyif yapıyor


Meral Örüç, boncuk gibi gözleri ve mucize şifa öyküsü ile kendi adını kendi koyan Şifa Boncuk dışında 14 yaşında felçli bir köpeğe, Çeşme otobanından bulduğu rus finosu ve bahçesinde de 15-20 civarında kediye bakıyor. Ancak Şifa Boncuk'un yeri apayrı. Onun artık mutlu bir kedi olduğunu kaydeden Örüç şöyle devam etti. “Bazen sinir uçları aktif olduğu için yere basarken veya uykusunda feryat edip ayağını yalamaya başlıyor. Ama genelde durumu iyi. Normal bir kedi gibi koşuyor. Sadece parke gibi yüzeylerde yürürken temkinli yürüyor. Bostanlı sahildeki çimenlere götürüyorum hava güzel olunca. Ben kitabımı okuyorum o da doğanın ve güzel havanın keyfini çıkarıyor.”

Taypark şifa veriyor


Karşıyaka Belediyesi Taypark Poliklinik Şefi Dr. Aysu Altıkardeşler İlman, polikliniklerinde Şifa Boncuk gibi nice canı yaşama döndürdüklerini belirterek çalışmalarını şöyle anlattı:
“Müdürümüz sevgili Çağlayan İnanlı ile birlikte 5 veteriner hekim var, 2 tekniker ve yardımcı personellerimiz ile poliklinik hizmeti gerçekleştirirken, veteriner zabıta ekibimiz ile vatandaştan gelen şikayetlere müdahale edilip, veteriner ambulansımız ile yaralı can dostlarımıza yetişiyoruz. Kısırlaştırmalar hayvanseverlerimiz ile işbirliği içinde ve randevu ile gerçekleşmekte bunun dışında haftanın 2 günü 'sokak çalışması' adı altında mahallelerde kediler toplu olarak kısırlaştırma aşılama ve işaretleme için getirilmekte, iyileştiklerinde ise aynı bölgeye bırakılmaktadır. Günde vatandaşlar tarafından getirilen ortalama 50-60 hastanın yanında ekiplerimiz tarafından getirilen ortalama 15-20 hastaya da yatış yapılmakta. Güvenli ve huzurlu ortamımız için de Başkanımız Hüseyin Mutlu Akpınara ve sevgili müdürümüz Çağlayan İnanlı'ya da teşekkür ediyorum.”