Haber / Didar DEMİRCİ

İzmir’de binlerce emekçi 1 Mayıs Emek ve Demokrasi Gününü coşkuyla kutlandı. Kent merkezinin önemli noktalarından Gündoğdu Meydanı’na yürüyen emekçiler, birlik ve dayanışma mesajları verdi. Öte yandan Gezi Davası kararı da hatırlatılarak tepki gösterildi. 1 Mayıs Tertip Komitesi’nin yaptığı ortak açıklamada, “Sermayeye köle, iktidara kul olmaya asla razı gelmeyeceğiz” denildi. Alanda; Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Türk-İş), Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB), Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), Halkların Demokratik Partisi (HDP), Emek Partisi, Türkiye İşçi Partisi (TİP), Sol Parti ve sol-sosyalist partilerin yöneticileri ve temsilcileri yer aldı. 1 Mayıs konuşmalarının ardından İzmirli emekçiler, Sanatçı Edip Akbayram’ın şarkılarıyla kutlamalara devam etti. Alana yürüyen emekçiler, “Yaşasın 1 Mayıs, alanlardayız, Zam zulüm işkence işte AKP, İnsanca bir yaşam istiyoruz, Gezide direnen örgütlere bin selam, Faşizme karşı omuz omuza, AKP’den hesabı emekçiler soracak, Üreten biziz yöneten de biz olacağız, Emekçiyiz, haklıyız, kazanacağız” şeklinde sloganlar attılar.

‘BİRLİK OLURSAK KAZANIRIZ’

Eylemin açılış konuşmasını yapan DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı, “Bu ülkenin emekçileri, EYT’lileri, emeklileri, işsizleri, emekçiler, emekçiler meydanlardan haykırıyoruz. Haklarımız için haykırıyoruz. Biz birlikte olursak kazanırız” dedi. TMMOB İKK Sekreteri Aykut Akdemir ise Gezi davası tutukluları; Can Atalay ve Mücella Yapıcı’nın gönderdiği mesajı alandaki emekçilere okudu. Akdemir, “Gezi tutuklusu arkadaşlarımızdan mesaj var; ‘Zulme karşı direneceğiz. Birlikte mücadele edeceğiz ve birlikte kazanacağız. Bakırköy ve Silivri’den selamlar” sözlerini kaydetti.

‘SÖMÜRÜ DERİNLEŞİYOR’

Türk İş İzmir Bölge Temsilcisi Hayrettin Çakmak, “Bayramımız kutlu olsun. Bugün, birlik, mücadele ve dayanışma günü… Dünyanın her yerinde sömürü, adaletsizlik, eşitsizlik derinleşiyor. Pandemi derinleşti, ekonomik krizin boyutları büyüdü. Bunca insan yoksullukla boğuşurken servet sahipleri servetlerini büyütüyor. Emekçinin satın alım gücü giderek eridi. Fabrikalar özelleşti, fiyatlar uçtu, yoksullaştırıldık. Yaşasın emekçilerin mücadelesi, yaşasın 1 Mayıs” diye konuştu.

‘SUSMUYORUZ, KORKMUYORUZ’

KESK İzmir Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Necip Vardal, Gezi Davası kararlarına tepki göstererek, “Geçtiğimiz günlerde verilen kararla, bu ülkenin en onurlu, en haklı direnişi olan Gezi isyanını engelleyebileceklerini düşündüler. Susmuyoruz, korkmuyoruz. Gezinin de tutuklanan arkadaşlarımızın da arkasındayız. İşte bugün, 1 Mayıs’ta Gündoğdu Meydanı’nda bir aradayız. Ne mutlu ki biz Gezi’ciyiz. Bu karanlığı yaratanları göndereceğiz. Üreten biziz, yöneten de biz olacağız” ifadelerini kullandı.

DEĞİŞTİREBİLİRİZ

Konuşmaların ardından 1 Mayıs Tertip Komitesi’nin ortak açıklamasında şu noktalara değinildi: “Ülkemizi sermaye için ucuz iş gücü cennetine çevirmeye yönelik politikalar, güvencesizlik, düşük ücretle uzun saatler çalıştırmanın yaygınlaşması, işçi sağlığı ve iş güvenliğinin sağlanması için gerekli önlemlerin maliyet gibi görülüp bunlardan kaçınılması işçilerin, emekçilerin hayatını yok etmeye, tüketmeye devam ediyor. Dünyanın büyük bölümünde emekçiler 1 Mayıs’ı pandeminin derinleştirdiği eşitsizliklerle, sömürüyle, ağırlaşan sorunlarla mücadele ederek karşılıyor. Toplumun tamamının dinselleştirme politikalarıyla gidişatı değiştiremeyeceklerine inandırılıp umutsuz bırakmak istiyorlar. Eğitimi kuşatıyorlar, özelleştiriyorlar, parası olanın satın alabileceği bir meta durumuna getiriyorlar ki yaşadığımız sömürünün, eşitsizliklerin doğal olduğuna, değiştirilemeyeceğine inandırabilsinler; umudumuzu çalabilsinler. Oysa umut Gezi ruhuyla dimdik ayakta, bu meydanda, ülkenin tüm meydanlarında… Kuryelerin, enerji işçilerinin, sendikalaştığı için işinden atılan, hakları için direnen işçilerin mücadelesinde, fabrikaları işgal edip, üretimden gelen gücünü kullanarak haklarını söke söke alan işçilerin mahir ellerinde umut! Değiştirebiliriz, biliyoruz. Emekçilerin bir gün dahi sandığı bekleyecek sabrı da lüksü de yok! Sermayeye köle, iktidara kul olmaya asla razı gelmeyeceğiz. Herkes  için güvenceli iş, insanca yaşanacak bir ücret, insanca çalışma koşulları, sendikal hak ve özgürlüklerin, hak arama yollarının önünün açıldığı, grev ve toplu pazarlık hakkının tanındığı bir emek düzeni, cinsiyetinden, cinsel yöneliminden, etnik kimliğinden, inancından dolayı kimsenin ayrımcılığa uğramadığı eşit yurttaşlık, eğitim, sağlık, ulaşım, barınma, enerji, iletişim gibi temel hizmetlere herkesin eşit bir şekilde ulaşabildiği kamucu politikaları, işçi sınıfının değiştirme gücünü kuvveden fiile çıkarmak, eşit özneler olmak, üretenler olarak yönetenler de olmak için laikliği, emperyalizme, savaşa, halkları birbirine düşman eden politikalara karşı bağımsızlığı ve barışı kazanmak için bir adım geri atmadan mücadeleye devam edeceğiz. Emeğin suretinde bir dünyayı ve ülkeyi birlikte, kendi ellerimizle kuracağız. Yaşasın işçilerin enternasyonal dayanışması, yaşasın mücadelemiz.”

SOYER: EY MUKTEDİRLER BİZDEN KORKUN!

İşçi Bayramı kutlamalarına katılan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, “Ey kendini hükümdar sananlar; Mumcu’lardan, Deniz’lerden, Ali İsmail Korkmaz’lardan korkun, ağaçlardan korkun, Gezi’den korkun! 1 Mayıs’tan korkun! Bizi her gün gömmeye çalışıyorsunuz ama unuttuğunuz bir şey var; bizler tohumuz, gömüldükçe çoğalıp geliyoruz. Kapınızdayız, yakanızdayız!” dedi. Soyer, “Burası özgürlük ve demokrasiyi inşa ettiğimiz meydandır. Bugün saraylardan bizi seyredenlere bu meydandan onların en çok korktukları cümleyle sesleniyoruz; ya hep beraber ya hiçbirimiz! Bu cümle, hak ettiğimiz refahın anahtarıdır, gün gün büyüyen özgürlük mücadelemizin anahtarıdır. Bu dünyayı var eden bizleriz. Bugün yine meydanlarda omuz omuza, kol kola, yan yanayız. Buraya, halkayı büyütmeye, hakkımızı istemeye geldik. Ey muktedirler; korkun bizden! Haklılığımızdan, dürüstlüğümüzden, aklımızdan korkun, büyüyen dayanışmamızdan korkun… Ey kendini hükümdar sananlar; Mumcu’lardan, Deniz’lerden, Ali İsmail Korkmaz’lardan korkun, ağaçlardan korkun, Gezi’den korkun! 1 Mayıs’tan korkun! Bizi her gün gömmeye çalışıyorsunuz ama unuttuğunuz bir şey var; bizler tohumuz, gömüldükçe çoğalıp geliyoruz. Bir gidip bin gelen bizden korkun! Kapınızdayız, yakanızdayız! Bu düzeni topla tüfekle değil, aklımızla, vicdanımızla yıkacağız. Sizi kin ve nefretle değil, barış ve kardeşliğimizle yeneceğiz. Güçlüyüz, kazanacağız. 1 Mayıs şerefimizdir, 1 Mayıs kardeşliğimizdir. Ya hep beraber ya hiçbirimiz!” sözlerini kaydetti.

FERMAN PADİŞAHINSA GEZİ HALKINDIR

Gündoğdu’daki 1 Mayıs kutlamalarında sahne alan Edip Akbayram, Gezi Davası kararlarını eleştirdi. Akbayram, “Bugün bana göre bayramların en onurlusu… Ben 50 yıldır emekçiler sayesinde sanatımı icra etmeye çalışıyorum. Gezi davasında adaletin hukukun olmadığı kararlar alındı. Ben de Gezi’deydim. Hiçbir ağacın kesilmesine taraftar değilim. Biz yıllarca şarkılarımızda; sevgi, barış, kardeşlik, doğa dedik. Gezi onurumuzdur, direnişimizdir. Ferman padişahınsa gezi halkımızındır” dedi.